Simit sat onurlu yaşa…

İşgal kuvvetleri gibi Gezi Parkına girdiniz, halkın içini dışına çıkardınız, günlerdir tüm Beyoğlu ve çevresine ve haklarını haykırmak için ortaya çıkan ülkenin her yanındaki insanlığa kan kusturuyorsunuz.

Biri başını kaldırmaya görsün hemen ortalığa saçılıp yeri göğü gaza-suya boğuyorsunuz.

Halkı kendi yaşam alanlarında püskürtmek, demokratik haklarını kullanmasını engellemek için ne gerekiyorsa yapıyorsunuz.

Anladık işiniz bu.

İnsan ölümleri yaralamalar, sakatlamalar bile umurunuzda değil.

Emir kulusunuz bunu biliyoruz da peki ya insan değil misiniz be kardeşim?

Böyle bir hayat yaşanır mı?

Evinizde çocuklarınız anne-babalarınız yok mu?

Nasıl bakıyorsunuz onların yüzüne.

Bebek arabalarındaki çocuklara gaz yağdırırken kendi çocuklarınızı hangi vicdanla kucağınıza alıp sevebiliyorsunuz?

Kuşları-kedileri-köpekleri gaza boğarken hangi hayvan-doğa sevgisine sahipsiniz?

İnsan olan insanlığından utanır.

İçinizde emir kulluğunda sınır tanımayanlarınız çoğunlukta!

İnsan öldürmeyi polislik sayanlarınız ellerindeki silahları çocuklarımızın bedenlerini hedef alarak kullanıyorlar.

Ethem kardeşimizi vuran katil meslektaşınız gibileri birer cani değil ise nedir?

Biber gazından etkilenmiş yerde yatan insanlara bile tekmeler savuran, 10 metreden hedef alarak gaz, plastik mermi kullananlarınız var.

Artık hiçbir şey gizli kalmıyor görüyorsunuzdur, her saldırınızın görüntüleri var.

Halk ile esnafı karşı karşıya getirmek için emir mi aldınız?

Dükkânları hedef alıyor, insanların iş yerlerini gaza boğuyor, şiddetinizden kaçıp sığınılan her mekân sahibini tehdit ediyor kapılarını, kepenklerini, camlarını parçalıyorsunuz.

Gazetecilere saldırıyorsunuz, kafa-kol-kamera parçalıyorsunuz bunu da mı emir alarak yapıyorsunuz?

Yabancı basın emekçilerine karşı kullandığınız şiddeti dünya insanlığı ile birlikte izledik.

Bütün bunlar işinizin gereği!

Peki, TOMA denen ve sizin bir eğlence oyuncağınız olduğu belli olan, o gudubet aletlerin içindeki suya karıştırdığınız kimyasallar neyin nesidir?

Sormuyor musunuz amirlerinize, emredenlerinize?

İnsanların bedenlerini kavurmak, kimlerin hangi yüksek çıkarını korumaktır?

Ya içi bilyeler dolu mermilere ne demeli, bunlarda mı oyunun bir parçası, o silahlar oyuncak mı?

Çocukların gözlerini çıkarıyorsunuz, kafalarını deliyorsunuz.

Halkın size birer katil gözüyle baktığını anlamayacak kadar aptal olamazsınız.

Gencecik insanlarsınız, içinizde eğitim alanlarınız var, dünya da olup bitenleri izliyorsunuzdur kendi halkına düşmanlık etmenin başka adı yok.

Bu arada durumuz da içler acısı!

Belediye otobüslerinde, sokaklarda, parklarda sabahlıyorsunuz.

Yaşamak mı bu?

Kaç gündür uyumadınız, sıcak bir çorbaya, duş almaya yıkanıp paklanmaya muhtaçsınız.

Yedikleriniz, içtikleriniz size reva görülen olsa gerek.

Sizi maşa edenlerin size verdikleri değer de bu olsa gerek.

Bütün bunları maaşlarınızı için mi yapıyor, bu onursuzluğu yaşıyorsunuz?

Koca bir fanusun içinde birer deney faresi durumunda olduğunuzu göremeyecek misiniz?

Biliyorum ben buradan boşa ahkâm kesiyorum.

“Polis simit sat onurlu yaşa” diyen yurttaşlar da öyle!

Emir kulu geldiniz, emir kulu gideceksiniz.

Utanmayacaksınız çocuklarınızın gözbebeklerinden ve aramıza karışıp bizimle birlikte yaşama onursuzluğuna devam edeceksiniz.

[email protected]