Davetlisiniz…

27 Mart Pazar günü saat 11.00’da yıkılıp yerine otel yapma düşleri kurulan Muammer Karaca Tiyatrosu önünde buluşuyoruz.

Aynı gün birçok ülkede meslektaşlarımız da sokaklara çıkıyorlar.

Dünyalı yol arkadaşlarımızla birlikte bir kez daha, barışın ve kardeşliğin sesi olarak çoğalacağız.

Adaletsizliğe, hukuksuzluğa, ayrımcılığa, doğa katliamlarına, yoksulluğa-yolsuzluğa, yaşam alanlarımızın talanına, kültürel kalıtların metalaştırılmasına ve savaş çığlıklarına karşı, düşüncelerin özgürce söylendiği, yasakların, sansürün, baskının olmadığı, eşit - özgür bir dünya isteyeceğiz.

Sahnesi olanlar - olmayanlar, salonları kapatılanlar - yıkılanlar -herkes- küresel saldırılarına karşı sözcüklerini ortaklaştırmak için bir arada olacaklar.

27 Mart 2011 günü, Paris-Londra-Amsterdam meydanlarında toplanacak meslektaşlarımız, “Halkların barış içinde bir arada yaşama koşullarını sağlamanın en temel yolunun sanatla olabileceğini, tiyatronun insan hayatını kuşatan büyüsünün önündeki tüm engellerin kaldırılması gerektiğini” söyleyecekler.

Salonlardan, Jessica A. Kaahwa’nın “Dünya Tiyatro Günü’nde sizi umudu çoğaltmaya ve tiyatroyu iletişim, toplumsal değişim ve atılımlar için evrensel bir araç olarak öne çıkarmaya çağırıyorum” çağrısı yankılanacak.

Bizim yüreklerimizde, yaşamlarını tiyatroya adamış usta yaratıcılarımızın - yol arkadaşlarımızın utkuları olacak.

Muhsin Ertuğrul, Muammer Karaca, Haldun Taner, Aziz Nesin, Vasıf Öngören, Nâzım Hikmet, Oktay Arayıcı, Erkan Yücel, Günay Akarsu, Yaman Okay, Yavuzer Çetinkaya, Ayberk Çölok ve daha onlarcası orada bizimle olacaklar.

Yürüyeceğiz.

İçimizde çoğalan özgürlük tutkusunu bastırmak için her tür entrikaya başvuranlara hayır diyerek.

Yürüyeceğiz.

Salonlarımızın kapatılmasına, yıkım kararlarının alınmasına, ona-buna peşkeş çekilmesine karşı.

Yürüyeceğiz.

Özlük haklarımızın gasp edilmesine, meslek onurumuzun ayaklar altına alınmasına karşı.

Yürüyeceğiz.

Setlerde köle gibi çalıştırılmaya, kanunsuzluk ve yasasızlığa mahkûm edilmeye karşı.

Yürüyeceğiz.

Sahne üstündekiler, sahne arkasındakiler, yazarlar, yönetmenler, mimarlar, ressamlar, yontucular, dekor-kostüm-aksesuar-ses-ışık tasarımcıları, teknisyenler, müzisyenler, dansçılar, opera-bale-senfoni yaratıcıları, tiyatro yayıncıları, eleştirmenler ve seyircilerimiz el ele olacağız.

Saat 12.00’da AKP tarafından hayalet bir yapıya dönüştürülen AKM önüne kurduğumuz sahnemizden, Kültür ve Sanat Emekçileri Sendikası, Mimarlar Odası, Nâzım Hikmet Kültür Merkezi, Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği, Tiyatro Eleştirmenleri Birliği, Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği, Özerk Sanat Konseyi, Türkiye Tiyatrolar Birliği, İstanbul Kültür Formu ve DİSK temsilcileri “Yeter Artık Yıkılsın” diye seslenecekler.

Genco Erkal, Ataol Behramoğlu, Opera Korosu, Nejat Yavaşoğulları, Cahit Berkay, Bilgesu Eranus ve Edip Akbayram seslerimize seslerini katacaklar.

Davetlisiniz.

[email protected]