Bu düzen değişmelidir...

Susalım öyle mi, birileri çıksın bu çürümüş düzenin sürdürülmesi için pazarlıklar yapsın ama bu ülkenin işçileri, emekçileri, ezilenleri, aydınları sussun.

Aman ha sakın katilden, hırsızdan, talancıdan, yalancıdan, düzenbazdan, din tüccarından, savaş seviciden, tecavüzcüden, işçi, öğrenci, kadın, çocuk, sanat, sanatçı düşmanından, bahsedilirse “ayrışırız” öyle mi?

Ayrışın o zaman tez elden ayrışın.

Çünkü susmayacağız.

Katile katil, hırsıza hırsız, din tüccarına madrabaz, düşmana düşman diyeceğiz.

Ne bu soysuzlukla, ne de onları onaylayanlarla, çanaklarından beslenenlerle işimiz olmadı, olmayacak.

İşe bak kardeşim!

16 yıldır memlekette taş taş üstünde kalmamış, varı yoğu iç edilmiş, peşkeş çekilmiş, insanlık zulüm altında inim inim inletilmiş; içeride akademisyenler, gazeteciler, öğrenciler, bebekler var, her gün bu iğrenç düzen sürsün diye işçiler ölüyor ama “aman susun bir indirelim gerisi kolay” diyorlar.

Nasıl olacak?

Elin, kolun kilitlenmiş, OHAL ile seçime gidiyorsun KHK'lar ile yönetiliyorsun, üyesi olduğun parlamentonun perdesini indirdiler, Yüksek Seçim Kurulu’nun Anayasaya aykırı olduğunu söylediğin kararlarına bile direnemiyorsun.

Dünya bağırıyor “seçim güvenliği yok” diye neyine güveniyorsun?

Hangi dipsiz kuyuya taş atıyorsunuz da vaatler üstüne vaatler yağdırıyorsunuz?

İnsanlığa umut yağdırıp boşa çıkardığınız daha kaç seçim zulmü yaşatacaksınız?

Referandum süreci daha dün gibi değil mi?

Ne oldu oylamanın sonucu, kim kazandı, kim kaybetti belli değil miydi, ee ne yaptınız, yurttaşlara "Sokağa çıkın oylarınız çalındı" bile diyemediniz, teslim oldunuz.

Şimdi çıkmış “Ben yapacağım” diye o eski şarkıyı mırıldanıyorsunuz.

Fabrikaların, tarlaların, nehirlerin, derelerin, ormanların, dağların, ovaların, tüm kültürel varlıkların, kentlerin işgal edildi, işgal.

Sen seyrederken haramiler saltanat kurdular, yetmiyormuş gibi hepsinin kılıfı yasal.

Kaç kez sokağa çıkıp hak arayanlara yoldaş oldunuz, adliye koridorlarında insanlığa kıyılıyor ne yapabildin, laiklik eğitim sisteminin avlusunda paspas yapılmış, ülke işsizlik ve yoksullukla can çekişiyor, tüm hak arama yolları kapatılmış, esir edilmiş esir.

Direndiniz mi, hayır.

Bu düzende sürdürülebilir ne kaldı, bir tek örnek verebilir misiniz, bir tek?

Şimdi her şeyi seçimlere havale edip “Ülkeyi düzlüğe çıkarmayı vaat” ediyorsunuz.

Dünyanın hangi ülkesinde ya da insanlık tarihinin neresinde faşizm sandıkta yenilmiş yerine eşit özgür bir ülke yaratılabilmiştir?

Hepsini geçtim.

Referandum öncesi de bağırmıştım.

Şimdi de bağırayım belki duyanınız olur, OHAL ile gidilen her seçim kaybedilmiş seçimdir.

Duymayın, dinlemeyin, çıkın meydanlara bitirilmiş bir düzeni seçimle düzelteceğinizi söyleyin.

Size umut bağlayan binlerce insanı inandırabilirsiniz ta ki seçim gecesine kadar.

Ya sonra?

[email protected]