Anti-komünizm faşizmle ele ele gidiyor

Bakanlar Kurulu Genel Sekreteri Panagiotis Baltakos’un faşist Altın Şafak’la yakın ilişkilerinin açığa çıkması istifasına yol açtı. Aynı zamanda bu bataklığa benzeyen burjuva siyasi sisteminin süreci hızlandırmasına katkıda bulundu.

Baltakos’un Altın Şafak’la olan dayanışması birkaç hafta önce anti-komünistliğiyle patlak verdi ve devlet aygıtlarıyla Nazi suç örgütüyle yakın ilişkileri, burjuva siyasi sistemiyle olan akrabalığını ortaya çıkardı. Bunun yanında, ses kaydıyla ortaya çıkan diyaloğun kendisi bile bunu kanıtlıyor. Sadece Baltakos kendini anti-komünizme adamadı. Başkaları da var, ND ve diğer burjuva partileri içinde de varlar.

Sosyal demokrat PASOK ve “solcu” Demokratik sol antikomünistlerle birlikte yönetmekte herhangi bir sorun görmüyorlar. Hatta açıkça siyasi sistem Altın Şafak’a koruma, tolerans ve dolaylı yoldan destek sağlıyor. Ayrıca bu durum iki uçtaki teorinin burjuvazi tarafından desteklenebileceğini göstermesi gibi bir yalanı güçlendiriyor. ND-PASOK Koalisyon hükümetinde bu gelişmelerden her ikisi de sorumlu. Bu da şunu kanıtlıyor, antikomünizm ele ele yürütülüyor.

Aynı zamanda Baltakos’un açıklamalarında Altık Şafak’a yönelik cezai kovuşturmayla yapılan devlet müdahalesinin sadece hükümet partisi olan ND’den oy götüreceği düşüncesi üzerine Altın Şafak’ın faşist suç faaliyetleri göz ardı ediliyor.

Ancak Altın Şafak’ın suç faaliyetleri gerçek ve insanlar buna tepkili. Üyeleri cinayetlere karışıyor, işçilere, sendikalılara ve göçmenlere saldırıyorlar, işverenlerin yandaşları olarak işlev görüyorlar. Bu yüzden toplumsal olarak bu suç faaliyetlerinin araştırılması ve sorumluların cezalandırılması yönünde talepler var.

Bazı partilerin, gazetecilerin, belirli figürlerin Altın şafak’a olan mesafeli duruşu fırsatçı ve seçim hırsıyla ilgili yoksa onlar da Altın Şafak’ı yok etmek istemiyorlar. Bunlar fabrikasyon ve masumiyetten bahsederek Altın Şafak’ın suç faaliyetleriyle ilgili cezai kovuşturma olmamalı diyorlar. Emekçiler ve yoksul halk için zehir olan Altın Şafak tarafından kabul edilen suçlamalar bu partiler tarafından güzelleştiriliyor. Bütün bunlar siyasi sistemi tekrardan yapılandırma için. Bunun gibi pek çok örnek var, Altın Şafak üyelerinin yerel seçimlere partilerinin listesinden katılmaları gibi. Bu onları meşrulaştıran ve düşüncelerini ifade ederken koruma sağlayacak bir şey. Bütün bu ilişkiler burjuva partiler arasındaki iletişimi ortaya çıkartıyor ve gerektiğinde kurulabilecek ittifakları bize gösteriyor.
Halkın geniş kesimi yapım aşamasında olan planlara yönelik tepki göstermeli. Burjuvazi tarafından yürütülen ve halkı tuzağa düşürmek, onları sermayenin araçlarıyla bir yarışa ve yüzleşme içine çekmeye çalışacakları girişimleri göz önünde bulundurarak daha derin düşünmeliler.

Yunanistan Komünist Partisi faşist suç örgütü Altın Şafak’ın sistem tarafından kollandığını daha ilk andan beri söylemiştir. Ayrıca, Altın Şafak’a yönelik uygulanan cezai kovuşturma halk hareketleriyle mücadele etmek için yeterli olmadığına da vurgu yapmıştı. İşçi sınıfının yeniden şekillendirilmesiyle başa çıkmak için halk hareketleri Halkın İttifakı’nı güçlendirerek tekel karşıtı ve antikapitalist bir yönde hareket etmelidir. Altın ŞafaK’ı yenebilmek için, onu yaratan sistemi, kapitalizmi devirmek gerekir.