Huzurun ve Turizmin Bedeli

Ofer, canından çok sevdiği Liman-AVM'nin yıkımını, Aydın İdare Mahkemesi'nden çıkarttığı yürütmeyi durdurma kararıyla şimdilik engelledi. Akabinde de, zafer sarhoşluğuyla "Türk Arap'sız, liman AVM'siz yaşayamaz" mealinde bir basın açıklaması yayınladı. Orijinal basın açıklamasını büyük italik harflerle tırnak içerisinde, açıklamanın açıklamasını ise parantezlerde iletiyorum:

"KUŞADASI BELEDİYESİ, KUŞADASI LİMAN İMAR PLANI'NA İLİŞKİN YARGI SÜRECİ DEVAM EDERKEN LİMAN SAHASI İÇERİSİNDE BULUNAN TÜM ÜST YAPILARA İLİŞKİN OLARAK 18.06.2010 TARİHİNDE YAPI TATİL ZAPTI DÜZENLEDİ." (AKP'nin referandum kitapçığında “kanuni formalitelerin ve keyfi kararların, zenginlik ve refahı artıracak ekonomik kararları boğmasına mani olmak için evet" deniyor nitekim limandaki kaçak AVM de Ofer'in "zenginlik ve refahı[nı] artıracak" ama ah şu belediyenin "keyfi kararları" kendisini "boğma"sa! Yahu duyan da, belediye zabıtasının kafayı çekip gariban Sami Amca'nın 1+1 zemin kat meskenine daldığını falan zanneder. Oysa Türkiye'de Danıştay kararlarının uygulanması için temyizi -yargı sürecinin sonlanmasını- beklemek hiç mi hiç gerekmiyor: İYUK md.52-1.)

"TURİZM SEZONUNUN TAM ORTASINDA TUTULAN YAPI TATİL ZAPTI ÇERÇEVESİNDE..."
(Acaba referandumda, Hintlilerin kutsal inekleri gibi, İsrailli yatırımcılara da -mübarek turistik üçaylar boyunca- neremize isterlerse oramıza şeyetme hakkı tanıyan bir maddeyi de mi oylayacağız? Yoksa yıkım dozerleri "TURİZM SEZONUNUN TAM ORTASINDA" çalışırsa turist adlı kıymetli varlıkların gözüne hafriyat tozu kaçar diye mi kaygılanacağız?)

"...SADECE LİMAN İÇİNDEKİ AVM'NİN MÜHÜRLENECEĞİ YÖNÜNDE AÇIKLAMA YAPAN KUŞADASI BELEDİYESİ, ASLINDA LİMAN SAHASINDA BULUNAN YOLCU TERMİNALİ DAHİL TÜM YAPILARI KAPSAYAN BİR İŞLEM YAPMIŞTI."
(Terminali yıkacağımıza Ofer-Beton-Eser-Müzesi'ne falan dönüştürüp dükkancıklarımızı da şimdilik oraya taşıyalım demek istiyor herhalde. Belediye öyle bir açıklama yapmadı, yapamaz zira yolcu terminali de İmar Planı'nın temel bileşenlerinden biri. Kaldı ki, o terminalin üzerine kondurulduğu arsa var ya, orası Ofer'den önce arsa bile değil, deniz idi, evet masmavi bildiğiniz deniz idi, nasıl unutabiliriz? O gudubet terminal bloğunun suni arsası mavi sularımızın üzerine beton dolgu dökülerek hunharca elde edildi, nasıl hoşgörebiliriz? O binanın "da" değil, özellikle ve öncelikle o binanın yıkılması gerekiyor. Ama yetmez, sadece binayı yıkmak yetmez, binanın altındaki dolgunun da kazılıp atılması, o alanın Ofer öncesindeki gibi, hem imar planlarında, hem de haritalarda yeniden "deniz" olarak gösterilmesi gerekiyor. Mavi renkle yani.)

"BU KARARIN UYGULANMASI HALİNDE İSE YILDA 700 BİN TURİSTİN GİRİŞ YAPTIĞI KUŞADASI LİMANI'NIN..."
(AKP'nin referandum kitapçığında "daha çok uluslararası sermaye girişi [için] evet" yazıyor Ofer de yılda 700 bin uluslararası "sermaye" yağdıran kardeşinize böyle kelek yapılır mı demeye getiriyor. İyi de, kıyı işgaliyle turist sayısının ne alakası var şimdi koskoca Danıştay "tenha limanlarda inşaat yasak, ama kalabalık limanlara gökdelen bile dikilebilir" türünden komik tasniflerle uğraşacak değil herhalde. Ha eğer maksat 700 bin rakamıyla hava basmak ise: O istatistik geçen yıla ait, 2010'da maksimum 600 bin bekleniyor ki, özelleştirmeden önceki yolcu sayısı da buna çok yakın, 560 bin idi zaten.)

"...FAALİYETİ VE BÖLGE EKONOMİSİ SEKTEYE UĞRAYACAKTI." (AKP'nin referandum kitapçığında "AKP'ye açılan kapatma davasının maliyeti 20 milyar dolar, TCDD özelleştirmelerindeki gecikmenin faturası ise 2.8 milyar dolar" gibi desteksiz sallamalar yer alıyor Ofer de kafamı bozarsanız limanı toptan kapatırım, bölgenizi de, ekonominizi de, yedi sülalenizi de sekteye uğratırım diyor. ABD elçisi Eisenhower uçak gemisinin "Antalya'daki huzurun bedeli" olduğunu söylemişti, Ofer de kaçak dükkanlarını "turizmin bedeli" kaleminden Kuşadası'na ve "bölge"ye fatura ediyor.)

"KUŞADASI VE YAKIN BÖLGESİNİN EKONOMİK OLARAK ZARAR GÖRECEK OLMASI SEBEBİ İLE..."
(Ofer'in yerel ekonomi zarar görecek diye gözyaşı dökmesi, BP'nin reklamlarında hiç utanmadan ne kadar çevreci olduğunu anlatmasına benziyor. Neyse yuttuk diyelim de, bu zarar, ne anlamda zarar? AVM'siz limana turist gelmez demek istiyor ise, bu deli saçmasına yanıt veremem doğrusu. Yok eğer, terminal yıkılınca turistler giriş yapamaz demek istiyorsa: İnsaf artık, terminal istemezük diyen yok ki, yalnızca mevcut binanın yasadışılığından söz ediliyor limanın başka bir noktasına, iki üç günde prefabrik ve adam gibi bir yeni terminal ofisi konduruverirsiniz, olur biter. Ayrıyeten, gemilerin çoğu Ofer'e ait olduğundan, terminal de olmasa, hatta su-elektrik ve hatta yeterli oksijen bile olmasa -öz babalarının limanına- hürmet icabı gelecekler zaten.)

"...İŞLETMEMİZ ANINDA AYDIN İDARE MAHKEMESİ'NE KARARIN İPTALİ İÇİN BAŞVURMUŞ VE AYDIN İDARE MAHKEME HEYETİ BELEDİYENİN YIKIM KARARINI DURDURMUŞTUR." (Paçayı sıyırdım, 13 Eylül sabahı yargının ipleri de our-boys'a geçecek nasıl olsa demek istiyor. Haksız sayılmaz: Yerel basının yazdığına göre, Aydın İdare Mahkemesi -henüz tebliğ edilmemiş kararıyla- limanın özelleştirme ihalesini de iptal etmiş durumda, ancak sevinmek zor, zira hem "mahkemeler yerindelik denetimi yapamaz" maddesinin Anayasa'ya girmesi, hem de iktidarın yargı üzerinde salladığı kızılcık sopasının epey kalınlaşması sebebiyle, bu "kanuni formalite"nin de tek celsede halledileceği açık.)