Çekirge Sürüleri

KENTİN SESİ - BURSA yazıları

Tarihten birkaç not...

Bursa, 1326'da, Orhan Bey döneminde Osmanlı Beyliği'nin oluyor. 1335 yılında başkent Bursa&acuteya taşınıyor. Kentte büyük bir imar gerçekleştiriliyor Orta Anadolu'dan getirilen Türkmen aileler kente yerleştirilerek şehrin azınlıklara karşı bir denge oluşturacak şekilde nüfus artırılıyor.
Yıldırım Beyazıt'ın Timur'a yenilmesiyle başlayan Fetret Devri'nden sonra, Çelebi Mehmet Osmanlı Devleti'nin birliği yeniden kuruluyor. 1413 yılından itibaren Bursa'da büyük imar faaliyetlerine başlanıyor.
Bursa, ipek (İran) ve baharat (Hindistan-Halep) ticareti sayesinde sosyal ve ekonomik olarak hızla gelişiyor. Avrupa'nın neredeyse tamamına bu iki ürün Bursa'dan temin ediliyor.
Ne var ki bu ticaret, İngiliz ve Hollandalıların Hint Okyanusu'nda hâkimiyeti ele geçirip, baharat ve ipeği Avrupa'ya Ümit Burnu üzerinden direk taşımaya başlamalarıyla giderek önemini kaybediyor.
Bu dönemde Bursa ve çevresi birkaç kez çekirge istilasına uğruyor. Ekili arazilerin nerdeyse tamamı yok oluyor açlık tehlikesi başlıyor eşkıyalık ve cinayetler artıyor.
1750'li yıllarda Anadolu'dan Bursa'ya (aynı zamanda İstanbul ve Edirne gibi kentlere) göç başlıyor buralarda yeni sorunların doğmasına neden oluyor.
Bursa, 19. yüzyılda ekonomik açıdan tekrar önem kazanmaya başlıyor. Osmanlı Bankası, Ziraat Bankası, Deutsche Orient Bank'ın şubeleri kuruluyor.
1841'den sonra, eyalet valileri Bursa'da oturmaya başlıyor.
Bursa'da ilk belediye 1867 yılında kuruluyor.

***

Bu maddeleri sıralamamın nedeni, Bursa'nın tarihindeki dönemlerin ve sosyal olayların nasıl yorumlanması gerektiğine dair bir not düşmektir.

Bursa Osmanlı'dan bu yana, merkezi hükümetin belirleyiciliğiyle ya da uluslararası kapitalist işbölümünün gerekleri ve sonuçlarıyla günümüze değin yaşayan bir kenttir.

Tekrar etmek pahasına... İlkyazımda da "Bursa Türkiye kapitalizmi açısından tamamlayıcı olduğu kadar pilot bir bölgedir" diye belirtmiştim.

***

Seçimler yaklaşırken Bursa'daki projelere tek tek açıklanıyor.

Kovboy filmlerini sevenler hatırlar kasabaya bir sahte doktor gelir. Arabasının etrafına halk doluşur. O da değişik hastalıklara iyi gelen ilaçları verir. Bir iyi örnek mutlaka gösterir. Herkes ilacını alır. Sahtekâr da kasabadan ayrılır.

Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu... Kim kazanır?

Projeleriyle ortaya çıkanları bu sahtekârlara benzetmek mümkün... Gerçekleşmesi mümkün olmayan, olsa bile faydası bir yana, rant ve yolsuzluk kapısı olacak olan projelerle göz boyuyorlar.

Kente, yaşayan bir organizma değil de, boş bir arsa gibi bakmak bunların en karakteristik özelliği. Ağızlarından çıkan sözler "yıkarım", "yaparım."

***

Tarih... Kentin dokusu... İnsan... Gündelik Hayat...

Bunları dikkate alan yok. Alamazlar.

Böylesi bir iç göç yaşanan ülkede, sözü edilen tanımların hiçbir ağırlığı yok.

Göç varsa planlama yoktur.

Bursa, nüfusu açısından kentli değildir. 1990'dan bu yana, her yıl ortalama %40 büyüyen bir kentten ve yığılmadan söz ediyoruz. Emekçilerin ortalama şehirde yaşama süresi epey düşük.

***

Şimdi tarihten ders alma zamanı!

Nasıl ki, İngiliz ve Hollandalıların Hint Okyanusu'nda hâkimiyeti ele geçirip, baharat ve ipeği Avrupa'ya Ümit Burnu üzerinden direk taşımaya başlamalarıyla Osmanlı giderek önemini kaybediyor.

Geçmişte tekstil alanındaki üstünlüğünü "küresel" Denizli'ye kaptıran Bursa, otomotiv sektöründe dünya çapında yaşanan kriz ve dönüşüme ayak uyduramamış durumda.

Bizim ülkemize ait bir otomotiv sektörü yok. Bulunanlar da dünyanın taşeronu olmakla övünüyorlar. Gerekirse her an terk edebilirler.

***

Bursa'da geçmişte yaşanan çekirge istilasından söz etmiştim. Hayvan olanına gerek yok.

Bursa'ya çekirge sürüleri gibi saldırıyorlar. Rantlar planlanmış durumda.

Konuşulan rakam 20 milyar dolar civarında...

Bursa Ovası'nda belki de tek yeşil alan Paşaçiftliği imara açılacak. Eskinin yerine yeni stad yapılacak. Bu ülkenin başbakanı olacak zat, AKP adayı Recep Altepe'yi sunarken, Bursa'daki stad işini çözmesini söylüyor.

Sivas katliamı yapıldığında İçişleri Bakanı olan MHP adayı Mehmet Gazioğlu, iki ilâ üç milyar dolarlık projesiyle bir Disneyland kuracağını söyledi. İş sağlayacakmış(!)

Sizin anlayacağınız hala daha kasabadalar!.. Projelerini satmaya çalışıyorlar.

Kriz... İşsizlik... Projeler... Rantlar... Dinci Gericilik...

Bursa yine tarihi bir dönemecinde sorunlu...

Ancak ülkemiz kurtulursa...

Başka çaresi yok.