Krizden En Çok Etkilenen Ülkeler

“Krizden en az etkilenen ülke biz olduk.” Başbakan israr ederken, on iki kriz ayı (Ekim 2008-Eylül 2009) boyunca ekonominin yüzde 7.8 oranında küçüldüğü belirleniverdi. Böylece 2008-2009’da Türkiye’nin 1994 ve 2001’e göre daha ağır bir bunalımdan geçtiği de anlaşılmış oldu.

Biraz da diğer ülkelere bakalım. IMF’nin bu hafta yayımlanan Dünya Ekonomik Raporu’nun verilerini kullanalım ve milli gelir hareketleri bakımından krizden en çok etkilenen çevre ekonomilerini ve Türkiye’nin durumunu mercek altına alalım.

IMF’nin kapsadığı 145 çevre ekonomisini şimdilik bir kenara bırakalım ve Türkiye ekonomisiyle benzerlik taşıyan daha sınırlı bir gruplaşmadan, Institute of International Finance’in “yükselen piyasa ekonomileri” olarak tanımladığı 28 ülkelik bir listeden hareket edelim. Bu grup içinde de petrol ihracatçısı olmayan en büyük yirmi ekonomi arasında bir karşılaştırma yapalım. Bu ülkeler Afrika’dan Güney Afrika ve Mısır Avrupa’dan Macaristan, Polonya, Romanya ve Türkiye Asya’dan Çin, Hindistan, Endonezya, Filipinler, Malezya ve Tayland Latin Amerika’dan Arjantin, Brezilya, Şili, Kolombiya, Meksika ve Peru’dur.

Krizin etkilerini, milli gelir hareketlerini esas alan üç farklı ölçümle karşılaştıracağız. Bunu, üç ayrı tabloda, krizden en çok etkilenen beşer ülke üzerinde odaklaşarak ve diğerlerine de kısaca değinerek yapacağız.

***

İlk tablo, krizin iki yılında (2008-2009’da) ortalama büyüme hızları bakımından en olumsuz etkilenen beş ülkeyi veriyor.

Kriz, çevre ülkelerini 2008’in sonlarına doğru etkiledi bu nedenle o yıl küçülen değil, büyüme hızı düşen ekonomiler söz konusu oldu. Türkiye’nin yüzde birin altındaki (%0.7) büyüme hızını hatırlatalım. 2009’da ise kapsanan ülkelerden onunda (örneğin Türkiye’de yüzde 4.7 oranında) küçülme diğerlerinde ise yavaşlama (aşağı çekilen büyüme oranı) gözlenmişir. Tablo bu ölçüte göre 2008-2009’da krizden en çok etkilenen beş ülkeyi veriyor. İki yıl ortalaması dördünde negatif büyümedir yani, “küçülme”dir ve Türkiye yirmi ülkenin içinde krizden en çok etkilenen üçüncü ülkedir.

2008-2009 büyüme hızları sıralamasının diğer (yani “en az etkilenenler”) ucundaki beş ülke ise (yüzde 5’i aşan ortalama büyüme ile) Çin, Hindistan, Mısır, Peru ve Endonezya’dır.

***

İkinci olarak, krizin ekonomiye taşıdığı şoku (küçülmeyi, yavaşlamayı) kriz öncesindeki büyüme hızıyla karşılaştırıyoruz. Bunun için 2008-2009’daki ortalama büyüme hızını, 2007’deki büyüme oranından çıkarıyoruz. Aşağıdaki tablo bir önceki yıla (2007’ye) göre büyüme farkları bakımından krizden en çok etkilenen beş ülkeyi veriyor.

Bu ölçüte göre, 2007’deki yüzde 4.7 oranındaki büyümeden 2008-2009’da ortalama yüzde 2 oranında küçülmeye geçen Türkiye, 6.7’lik puan kaybı ile krizden en çok etkilenen ülkeler sıralamasında (Çek Cumhuriyeti’nin ardından ) ikinci geliyor. Sıralamanın diğer (yani “en az etkilenenler”) ucundaki beş ülke ise (eksi 1.2 ile eksi 3.5 arasında değişen “büyüme hızı farkları” ile) Endonezya, Mısır, Hindistan, Polonya ve Şili’dir. 2007’deki yüzde 13’lük büyüme hızı, 2008-2009’da yüzde 9.1’e düşen Çin 3.9’luk “puan kaybı” ile ortalarda yer alıyor.

***

Son olarak kriz ile kriz öncesi arasındaki farkı, “bir önceki yıl” yerine, 2002-2007’nin ortalama büyüme hızlarını kullanarak belirliyoruz. 2002-2007, dünya ekonomisinin canlılık dönemidir ve kriz yıllarıyla yapılacak bir karşılaştırmada 2007 yerine dönem ortalamasının kullanılması daha anlamlı olabilir. Aşağıdaki tablo bu ölçüte göre krizden en çok etkilenen beş ülkeyi veriyor.

Türkiye, 2008-2009’da yüzde 2 küçülmüş önceki altı yıl içinde ortalama yüzde 7.1 oranındaki büyümüştür. Bu iki oran arasındaki fark bakımından (-9.1 ile) Türkiye, kapsanan yirmi çevre ekonomisi içinde krizden en çok etkilenen ülke olmaktadır. Bu ölçüte göre “en az etkilenen ülkeler” sıralaması ise, Mısır, Endonezya, Peru, Polonya ve Brezilya ile başlamaktadır. 2002-2007’de çok hızlı büyümüş olmalarına rağmen krizdeki yavaşlama tempolarını sınırlayabilen Çin ve Hindistan (büyüme farkı bakımından) bunların hemen ardında yer almaktadırlar.

***

Milli gelir hareketlerini kullanan üç karşılaştırmanın hepsinde Türkiye, en çok etkilenen beş ülkeden biri olarak (Çek Cumhuriyeti ve Macaristan’la birlikte) yer alıyor. Karşılaştırmanın kapsamını genişletelim ve IMF’nin “gelişmekte olan, yükselen, yeni sanayileşen” nitelemesine giren 145 ülke üzerinde hızlı bir tarama yapalım. 2008-2009 büyüme ortalaması bakımından Türkiye’den “daha kötü” durumda olan sadece on dört ülke belirleniyor. Üç Baltık ülkesi, Ukrayna, Ermenistan ve ilk tabloda yer alan Macaristan ve Meksika dışındakiler Grenada, Bahama’lar gibi “minicik” veya Zimbabwe gibi istisnaî ülkelerden oluşuyor.

“Teğet geçti” savının saçmalığını böylece bir kez daha göstermiş oluyoruz.