Akil insanlar heyetinin işlevi

Kemal Okuyan'ın “Akil insanlar heyetinin işlevi” başlıklı yazısı 25 Nisan 2013 Perşembe tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

Akil İnsanlar başından beri eleştiriliyor. Fikre peşin itiraz etmek elbette mümkün değil. Toplumda etnik farklılıklara ilişkin önyargılar gram azalacaksa, Türk’ün Kürt’e, Kürt’ün Türk’e bakışına akıl ve duygu eklenecekse, birileri dolaşsın ve…

Irkçılığın ne kadar kötü bir şey olduğunu anlatsın…

Ama orada dursun!

Çünkü gerisi siyasetin alanı. Siyaset ise doğrultu ve hedef ister. Akil İnsanlar heyetinin doğrultusu az çok belli belki ama ellerinde bir program yok. Daha çok şaşkın insanlar gibi dolanıyorlar ortalıkta.

Buna rağmen, giderek bir işlev kazanıyorlar.

Akil İnsanlar, Kürt sorununun çözümünde dinin rolünü bir yandan kavratmak bir yandan da kavramak için görüşme yapıyorlar.

AKP’nin heyetin bileşimi ve çalışma tarzı konusundaki tercihleri de şimdi daha iyi anlaşılıyor. Bu heyet ne yol haritası konusunda fikir almak ne milliyetçi önyargıları kırmak için kuruldu. Akil İnsanlar, çözüme giden yolun dinselleşmeden geçtiğini kanıtlamak ve toplumu buna hazırlamak için harekete geçirildi.

Ellerinde bundan ve “piyasa coşacak” temasından başka bir şey yok çünkü. Akil Çalışlar “Türkiye kanatlanacak” filan gibi bir laf etmiş örneğin. Ülkeyi piyasa tanrısı mı uçuracak yoksa savaş tanrısı mı sınırötesine taşıyacak tam anlamadım. Ama şurası açık ki, iktidar hem sermayeyi hem de inancı cepheye sürmeye kararlı.

Akil İnsanlar’ın görüşmelerinde de bu iki unsur göze batıyor. Yerel sermaye örgütleri ve dini kişi ya da gruplar ziyaret edilenler listesinin hep en başında.

Yani…

Milliyetçiliği toplumu dinselleştirerek öldürecekler!

Kürt siyaseti “ben buna da varım” demiş durumda. Dinselleştirilmiş Türkiye’ye de uyum sağlayabileceklerini, sağladıklarını gösteren sayısız veri ortaya çıktı son dönemde.

Peki sol ne yapacak?

Solda bir kesim, Kürt sorununun çözümünün her şeye değeceğini düşünüyor. Bu açıdan dinselleşmeyi de, “sermayenin kanatlanması”nı da önemsemiyorlar. Önemseyenlerin bir bölümüyse hiç inanmadıkları ve başarısızlığa uğrayacağını düşündükleri bir sürece Kürt siyasetiyle mesafeyi açmamak adına karşı çıkmıyor.

Ne öyle ne böyle gidiyor işler bir kez daha…

Ne öyle ne böyle gidince işler, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, kendi örgütünden gelen onca eleştiriye karşın, medrese ziyaretlerinde mollalarla “çözüm”e katkı sunuyor.

Hayırlara vesile olur inşallah...