Plan ve programlar işsizlik fonuyla makyajlanıyor

İşsizlik Fonu, çalışma istek, yetenek, sağlık ve yeterliliğinde olmasına karşın, kasıt ve kusuru olmaksızın işini yitiren sigortalılara işsiz kalmaları nedeniyle uğradıkları gelir kaybını belirli bir süre ve ölçüde karşılamak amacıyla kurulmuştur.

Oysa pek böyle kullanılmamaktadır. Küçük bir tutarı bu amaç için harcandıktan sonra kalanı akla hayale gelmeyecek konularda işe yaramaktadır.

Fonun kaynakları; İşçiden %1, işverenden %2 kesilen primler, %1 Devlet Katkısı ve toplanan paraların işletilmesinden elde edilen gelirlerden oluşmaktadır.

Bugüne değin, 106 milyar lirası prim ve katkı paylarından, 88,5 milyar lirası faizler ile tahvil vb gelirlerden; 4,7 milyar lirası da “diğer” olmak üzere yaklaşık 200 milyar lira gelir elde edilmiş; 74 milyar lirası harcanmıştır.

Fon varlığının 2018 yıl sonunda 127,7 milyar liraya ulaşması öngörülmektedir. 2019 yılı Program hedefi ise 184,5 milyar liradır.

Fondan yararlandırılma koşulları Ülke gerçekleriyle bağdaşmadığı için, az sayıda işsiz, çok kısa sürelerle yararlandırılmaktadır. Bu yüzden de amacının çok üzerinde para birikmiştir.

Ve bu paralar her yıl giderek artan oranlarda patronlara aktarılmaktadır. 

İŞKUR çalışanlarının bir bölümünün aylıkları Fondan ödenmektedir. Geçtiğimiz yıl yapılan bir düzenlemeyle asgari ücret desteği bile işsizlik fonundan karşılanmaya başlanmıştır.

Her yıl elde edilen gelirlerin yaklaşık yarısı kullanılmaktadır: 2016 yılında 10 milyar; 2017’de 13,5 milyar lira pozitif gelir/gider farkı gerçekleşmiştir. 2018 yılında 11 milyar lira tahmin edilmektedir. 2019 program öngörüsü ise 20 milyar 730 milyon liradır.

İşsizlere katkı olsun diye kurulan Fondan yapılan harcamalara baktığımızda, asıl amacının çok gerilerde kaldığı görülmektedir.

23 milyar lirası işsizlere ödenmiş; 51 milyar lirası, aktif işgücü programları ile bir senden bir benden gibi adlar altında patronlara aktarılmış; 2008-2012 yılları arasında GAP Projesine 11 milyar lira, Ekim/2018’de kamu bankalarına 11 milyar lira olmak üzere toplam 22 milyar lira borç verilmiştir.

Borç olarak verilen paraların ne zaman tahsil edileceği, faiz alınıp alınmayacağı, alınacaksa tutarı belirsizdir.

Yukarıda yazılı bilgiler ve Cumhurbaşkanlığı 2019 yılı programındaki verileri birlikte değerlendirdiğimizde, Fonun amacıyla bağdaşmayan işlere yaradığı görülecektir.

1- Devletin düşük getirili fonları satın alınmaktadır

Fonda, Eylül/2018 bültenine göre 125 milyar lira tutarında tahvil ve nakit bulunmaktadır. İşsizlere ödenmek üzere toplanan paralar düşük getirilerle devlete borç verilmiştir.

Fon bülteninde, Ocak-Eylül/2018 arasında %7,35 gelir elde edildiği, oysa aynı dönemde Yurtiçi-ÜFE’nin %38,96 olduğu belirtilmektedir.

2- Kamu Bankalarının bilançoları düzeltilmiştir

AKP baskısıyla bilançoları hasara uğrayan kamu bankalarını biraz olsun rahatlatmak amacıyla Ekim/2018’de gizli bir operasyonla 11 milyar lira aktarılmıştır. Bu paranın ne zaman geri alınacağı, faiz ödenip ödenmeyeceği belirsizdir.

3- GAP Projesinin finansmanında kullanılmaktadır

 2008-2012 yılları arasında GAP Projesinde harcanmak üzere 11,5 milyar lira borç verilmiştir. Bugüne değin tahsil edilememiştir. Nasıl kullanıldığı, ne zaman tahsil edileceği, fona ne tür bir katkısı olacağı bilinememektedir.

4) KKBG tutarının az gösterilmesinde işe yaramaktadır 

Elde edilen gelirlerin yaklaşık yarısı kullanılmadığı için her yıl pozitif gelir gider farkı oluşmaktadır. Bu fark, bir yandan Kamu Kesimi Genel Dengesinde kısmi bir düzenlemeye bir yandan da Kamu Kesimi Borçlanma Gereğinin (KKBG) daha düşük görünmesini sağlamaktadır.Cumhurbaşkanlığı 2019 Yılı Programındaki verilerden derlenen aşağıdaki çizelgede görüleceği üzere, sözgelişi 2018 yılında KKBG, 101 milyar liradır. İşsizlik Fonunun 11 milyar lira katkısıyla 112 milyar lira olması önlenmiştir.

5- Gerçek olmayan abartılmış tutarlar yazılarak ekonomik durum gizlenebilmektedir  

Yukarıdaki çizelgede 2018 yılında pozitif gelir gider farkının 11 milyar lira olacağı tahmin edilmiştir. 2019 programında 20,7 milyar lira öngörülmüştür. Önceki yıllardaki gelişmelere baktığımızda birbirini izleyen iki yılda 10 milyar lira artacağı beklentisinin gerçekçi olmadığı düşünülmektedir. Programda bu konuda açıklamaya da rastlanılamamaktadır. Büyük bir olasılıkla tutarlar, 2019 yılını daha iyi göstermek için abartılmıştır.

Bu kuşkumuzu 20 Eylül günü YEP adıyla tanıtılan Orta Vadeli Plandaki veriler beslemektedir. Daha bir ay önce yayımlanan OVP’de işsizlik fonu pozitif gelir gider hedefi olarak 2019 için 3 milyar lira daha az, 17,8 milyar lira, öngörülmüştür. 

2020 ile 2021 program hedeflerinde de bir gariplik vardır. 2020 yılında 19,6 milyar lira hedefi, 2021 yılında nedense 13,9 milyar liraya düşürülmüştür.

Ne diyelim: vardır bir bildikleri…