Nadejda’nın yoksulluğu

Rusya’da yeni bir düzenleme ile bu yıl 1 Mayıs’tan itibaren geçerli olmak üzere asgari ücret 2.000 rubleden az bir artışla 11.163 ruble oldu. 190 dolar civarı bir para ediyor.

Hükümet geçmişten farklı olarak ilk kez asgari ücreti asgari geçim seviyesine eşitlediği için böbürleniyor.

Ancak değişen bir şey yok. Beslenme, barınma, giyim, eğitim, sağlık akla gelen her türlü temel ihtiyacın ateş pahası olduğu bu ülkede kira vermeden başınızı sokacak bir yeriniz varsa asgari ücretle yalnızca açlıktan ölmemeyi başarabilirsiniz. Asgari ücretle hem kira karşılığı barınmanız hem de karnınızı doyurmanız imkansız. (*)

2019 başında yapılması planlanan yeni asgari ücret düzenlemesinin bugünlerde gerçekleşmesi ise Putin seçim yatırımı yapıyor yorumlarına neden oldu. Putin zaten kazanacak ama kazanmakla kalmayıp silip süpürmek istiyor anlaşılan.

Tabii herkesi aynı anda mutlu etmek mümkün değil. Nitekim Rus basını kamuda ve özel sektörde çalışan 4 milyon insanı etkileyecek bu artışın anlamlı bir artış olup olmadığı tartışmasından çok patronların ve yerel yöneticilerin yakınmalarına, hükümetin onları rahatlatma çabalarına yer veriyor. Kimi ekonomiye ek yük yaratan bu artışın kayıt dışı sektörü (**) güçlendireceğini iddia etmiş, kimi işsizlik oranını yükselteceğini.

Rusya’da en zengin yüzde 10 ülke zenginliğinin yaklaşık yüzde 90’ını elinde tutuyor. 22 milyon insan ise yoksulluk sınırının altında yaşıyor: Nüfusun yüzde 15’i...

Onlardan biri, ülkenin batısında İdil nehrinin kıyısında şirin bir kent olan Balakovo’da yaşayan Nadejda Poznyakova, geçtiğimiz yıl Temmuz ayında Novaya Gazeta’ya verdiği röportajda “insan eğer kibirli değilse asgari ücretle yaşayabilir” diyordu.

Bir devlet kurumunda temizlikçi olarak çalışan Nadejda kış aylarında 28 rubleye makarna ya da 12 rubleye yulaf ezmesi yiyormuş. Yazın satın alınabilecek sebzeler var, örneğin salatalık, pazarda kilosu 5 ruble. Arada dükkanlardan değil ama sokak tezgahlarından 150 rubleye uskumru balığı da satın alabildiğini aktarıyor. En son dört ay önce et yemiş. Ekmek pahalı olduğundan kendisi blini (***) yapıyormuş. Bunun için pazarda tanesi 2 rubleden satılan kırık yumurta, 36 liraya da 2 kilo un almak yeterli. Gerisi su. Ancak tabi kızartmak için yağ gerekli, ki yağı bir süre önce tükenmiş. Son zamanlarda kabakla beslenen Nadejda kabağı nasıl hazırladığını tarif ederken sakin ancak sonunda gözyaşlarını tutamıyor.

1990’lara kadar büyük bir inşaat şirketinde çalışıyormuş. İşsiz kaldıktan sonra sokak satıcılığına başlamış. İç çamaşırı, ev araç gereçleri. Ancak sokakta yazın işler kesat, kışın dondurucu soğuğa direnmek imkansız. 2013’te bu işe son vermiş.

Poznyakova geçen sene 1 Mayıs’ta kentin en büyük parkında üzerine aylık gelirini ve Başbakan Dmitri Medvedev’in yetersiz kazanç ile ilgili sözünü yazdığı bir pankartla sessiz protesto gerçekleştirmiş. Bu nedenle yerel yönetimin hışmına uğramış, yerel basında aklı başında kimsenin böyle duygu sömürülerine prim vermeyeceği belirtilmiş.

Sonuç olarak Nadejda “Az parayla geçinebilirim. Çocuklarım yok, ilaç almaya da ihtiyacım yok” noktasına gelmiş. Kendine giysi almıyormuş. Telefonunu ve internetini arkadaşları ödüyormuş. Nadejda’nın neyse ki başını sokacağı bir evi var. Yine de kış aylarında gelirinin yarısına yakınını ev giderlerine, bin rublesini işe gitmek için kullandığı ulaşım araçlarına harcıyor. Kendisine günlük 100 ruble kalıyor (1,7 dolar).

Nadejda “Vah vah demeyin” diyor, benim durumum sıradan... Hastanelerde kan, idrar ve cerahat ortasında perişan vaziyetteki hastalarla uğraşan hemşireler 8.000 ruble kazanıyor. Tabii ben de erkek tuvaleti temizliyorum ama bir kovadan daha ağır bir şey kaldırmıyorum...


(*) Rusya’da 2017’de en ucuz ev kirası 87 dolar olarak tespit edilmiş. Muhtemelen burası bir göz odadır.

(**) Rusya’da her beş işçiden biri yani toplam 15 milyon işçi kayıt dışı sektörde çalışıyor. Bunların önemli bir bölümünü Orta Asya ülkelerinden gelmiş göçmenler oluşturuyor.

(***) Rusların krepi.