Yak yık yut unut...

Erbil Tuşalp'in “Yak yık yut unut...” başlıklı yazısı 11 Haziran 2013 Salı tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

KİN ÖFKE İNTİKAM: Otobüsün üstünden söylediği gibi ”yakan, yıkan, saldıran” çapulcu ise ya da sözlükte yazdığı gibi “talancı’ya, yağmacı’ya” çapulcu deniyorsa durum vahim.

“Yakan” sözcüğünü duyunca Sivas’ta diri diri yakılan insanların alevinde yeniden yanan milyonlar yaşıyor Türkiye’de. Kin yaktırıyor.

”Yıkan” sözcüğü gece yarısı elde kazma Karacaahmet Cemevi’nin önündeki belediye başkanını çağrıştırıyor. Öfke yıktırıyor.

“Saldırı’nın” karşılığında yakın tarih var. Maraş’ın Yörükselim’inden Çorum’un Milönü’ne gelip İstanbul’da Pangaltı, Beyoğlu ve Levent’e uğrayıp Cilvegözü’ne Reyhanlı’ya uzanıyor. İntikam unutturuyor.

Her yer talan, her yer yağma olduğu için “talancı ve yağmacı” listesi “itelenen ötelenen muhasebesi” yapmaya yer ve zaman yetmiyor.

Çapulcu sözcüğünün faturasının ne olacağını bilmeden 12 saate 6 kez esip üfürüyorsa “toplum sağlığı” açısından siyasetin, “kişisel sağlık” açısından Başbakan’ın durumu gerçekten vahim.

Yazının tamamını soL Gazetesi'nde okuyabilirsiniz...