Dip köşe..

DAHA GERÇEKÇİ: Tayyip Bey’in Bay Tayyip’e dönüştüğü günün sabahı “tivitır denilen o belanın” göründüğü ışıklı camda “Crime Minister” sözcüklerinin parladığını görünce yumruk yemiş gibi oldum.

Renk vermesem de canım sıkıldı. Oysa Bay Tayyip Crime Minister’dı, Crime Minister da Bay Tayyip. Söz aramızda Crime Minister Bay Tayyip’ten daha somut daha gerçekçi, albenisi var üstelik.

Ama ben hiç olmazsa bir süre daha, bizim kuşağın yerli malı kullanmalı ilkesinden hareketle, kendimden saklanıp Bay Tayyip’i kullanacağım.

Aklım tivitır’da kaldı ya, Crime Minster’i kıskandım ya, daktilomun tuşları kanatlanıp eski günlere uçtu ya..

Kendimi tanırım bundan sonrası işim zor olacaktır, bilirim.

Canım can sıkıntılarım benim, arada bir belleğimi dip köşe karıştırıp eskileri çağırır, olduk olmadık zamanda, olduk olmadık şeyleri anımsatır.

Karşınızda Bay Tayyip’in “atmayın kullanın” diyen başdanışmanı Cüneyt Zapsu.

***

KAYNAĞI BELİRSİZ: Bay Tayyip’in beyninin yarısı olan Cüneyt Zapsu’yu siyaset dünyasına Korku Özal iteledi.

Başbakan’ın “veri koordinatörü” olmadan önce Türk Amerikan İş Konseyi, Dünya Ekonomik Forumu, ABD Fındık Konseyi, Uluslararası Kabuklu Yemiş Konseyi üyesi ve de Türkiye Fındık İhracatçıları Birliği’nin de Başkanı’ydı.

Seçilmeden önce Erdoğan’a “Amerika gezisi ayarlayan” da, onu El Kaide’nin para babası “Yasin El Kadı ile tanıştıran” da oydu.

Zapsu’nun BİM mağazalarındaki ortağı olan El Kadı ile ilişkisi Mali Suçlar Araştırma Kurulu’nun (MASAK) soruşturmasına takıldı. MASAK Başbakan Başdanışmanı Cüneyt Zapsu’nun 60 bin, annesi Gaye Zapsu’nun 250 bin dolar tutarındaki parayı El Kadı hesabına gönderdiklerini saptadı. (23 Haziran 2006) Maliye Bakanım Kemal Unakıtan MASAK raporunun “sümen altı edildiği” savına karşılık “rapor savcılığa gönderildi” dedi.

El Kaide’ye parasal kaynak sağlayan Yasin el Kadı’nın sahibi olduğu şirketlerin 6 yıl boyunca zarar etmesine karşın, şirket hesaplarında 15 trilyon dolayında paranın işlem gördüğü saptandı. Kadı’nın yüzde 95’ine sahip olduğu Caravan şirketinin hesabına 11,3 trilyon lira yatırılırken şirketin aynı dönemdeki cirosu toplamının 658 milyar olduğuna işaret edildi. Maliye Müfettişliği’nce düzenlenen raporda, ‘‘Bu durumun kaynağı belli olmayan paraların şirket hesapları kullanılarak yasal mali sisteme sokulduğunu göstermektedir’’ denildi.(İlhan Taşcı, Cumhuriyet, 28 Haziran 2006)
Aynı günlerde Yasin El Kadı’nın hesaplarını tutan özel finans kuruluşu AlbarakaTürk’ün El Kaide’ye 410 bin dolar aktardığı ortaya çıktı (Nedim Şener). MASAK raporunda paranın El Kadı’nın başkanı olduğu Muvaffak Vakfı tarafından Usame Bin Ladin’e yakın isimlerden biri olan Wa’el H.Jelaidan’a gönderildiğini belgelendi.Jelaidan İslami terör örgütlerinden Rabıta Turst’un genel sekreteriydi.

KİM BU ADAM: Başkan Busch, Dick Cheney, Nancy Pelosi, Richard Holbrook, Marc Grossman, Paul Wolfowitz, Alvora De Soto gibi dünya siyasetine yön veren insanlarla çat kapı ilişkisi akepe’lilerce de kuşkuyla karşılandı. Kim bu adam sorusu İstanbul Belediye Başkanı olmasını engelledi.Kıbrıs ve Ege anlaşmazlıkları, Kürt sorunu, Ermeni soykırımı ve de türban sorunları başta olmak üzere, her sorunla ilgilenen Zapsu kendi sonunu kendi diliyle hazırlayacaktı.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’yle birlikte American Enterprise Institute katıldığı bir toplantıda Başbakan Erdoğan’ın “delikten aşağı süpürülmemesini, kullanılmasını” istedi. (7Nisan 2007)

Bu ölçüsüzlük ABD Büyükelçisi ile 52, İngiltere Büyükelçisi ile de 48 kez görüştüğünü belirten Zapsu’yu kurtaramayacaktı. Ölçüsüzlüğü zaman zaman terbiye sınırlarını zorladı.

“Türbanını çıkar demek, sokaktaki bir kadına ‘donunu çıkar’ demekten farksızdır” dedi. (6 Mart 2008)

***

EDEP YAHU: Aslında bunları yazmayacaktım. Bay Tayyip’e kendi deyişiyle “edep yahu” diyecek, kendisine ve değerli arkadaşlarına “terbiye” çağrısı yapacaktım.

Karşıtlarına “mayası bozuk” diyen Bay Tayyip’in siyasetin mayasını kimlerle bozduğunu anlatacaktım. Bay Tayyip’in Crime Minister’e geçişine değinecektim.

Olmadı ama olacak, güzel günler gelecek, hesap sorulacak.