Bunlarla mı?

Seçimler yaklaşıyor. Daha tam ayyuka çıkmadı, ama fısıltılar, kulislerde pazarlıklar... 

Aklın bir köşesinde kişisel çıkarlar vızır vızır... Hani hiç olmazsa bir dönemcik de olsa vekilliğin getirileri var. Sakın "maaşı var“ diyerek başlamayın. Maaşmış, emeklilikmiş... Bunlar yan gelir gibi, en sonunda hesaba eklecek kırıntılar. Asıl, eldeki konumdan ve ilişkilerden doğan getiriler var... İşin içine hırsızlık, rüşvet falan da girse dokunulmazlık var... Bunların hesabı yok!

Aklın öteki köşesinde, kim parti merkezine sadık“, kim kimden yana“, kim hangi tarikattan / cemaatten / filan oğulları sülalesinden ne getirir“ hesapları... Listede kaçıncı sıra kavgaları falan... Kapılara, koridorlara birikerek itişmeze başladılar bile.

Yeni değil, Cumhuriyet tarihinin, ayrım gözetmeden tüm seçimleri öncesinde kaynatılan çorba ısınmaya başladı. İnsanı kusturur bunlar! 

Neymiş efendim? AKP iktidarına karşı muhalefet ediyorlarmış... Onun için oy istiyorlarmış. 

Dolandırıcılar böyledir işte. Sıradan ahlak sahibi insanların yüzünü kızartacak, onları yerin dibine sokacak yalanları özgüven tınıltılı bir sesle tekrarlamakta ustadırlar. Suratlarındaki samimi, sempatik, inandırıcı makyaj da hiç silinmez.

Buraya kadarını anlıyorum. Diyorum ya, dolandırıcı bunlar! Ha birine sahte bir mal, ya da aslında varolmayan bir şey satmış, parasını çarpmışlar; ha hiçbir şeyi değiştirmeyeceklerini bile bile "seni bu iktidardan kurtaracağım“ deyip, halkın oyunu kapmışlar.

Anlayamadığım, her seçim öncesi aynı makyajlı suratların, arkası karanlık ağızlarından dökülen aynı yalanları dinledikleri halde, aynı biçimde dolandırılanlar!

Şu soruyu sormak, kimsenin aklına gelmiyor mu?  Bizler, milyonlarca AKP karşıtı 2013 Haziran'ında caddeleri, meydanları doldururken, "AKP istifa!“ sloganlarımız gökyüzünü kaplarken neredeydiniz?

AKP'nin şaibeli seçimlerle doldurduğu, torbalar halinde ülkemizi faşizme doğru sürükleyen yasaları çıkardığı o parlamentoyu o günlerde diş ile tırnak ile savunan siz değil miydiniz? Böylece o günlerde AKP iktidarının ayakta kalmasına payanda olmadınız mı?

Yıllardır AKP'nin belirlediği gündemlerin peşinden sürüklenen, onun kavramlarıyla konuşan, karanlıklar padişahının attığı her adımı, parlamento içindeki oylama oyunlarına katılarak „%50'nin iradesi“, „demokrasinin gereği“ mugalatasına dayandırmasını sağlayan, böylece ona yataklık, yalancı şahitlik yapan sizler değil misiniz?

Anti-sosyal, anti-demokrat, anti-halk partisi mi? AKP'nin şambriyeli patlak stepnesi, faşist-ırkçı-milliyetçi birikinti mi? Irkçı söylemleriyle onun aslî rakibi haline gelen, eski sol yalanı yeni isimle pazarlamaya çalışanlar mı?

Ya Kürt ulusal hareketinin Türkiye solunu %10 argümanıyla abluka altına almasına, dahası şantaja yeltenmesine ne diyeceğimi bilemiyorum. Haziran günlerinde AKP'nin yıkılıp gideceğinden korkuya kapıldıklarını kimse yüzlerine vurmadıysa, ezilen bir ulusa karşı gösterilen hassasiyet ve dikkattendi. Aslında bu konudaki en açık sözü, hareketin tartışılmaz ve eleştirilmez liderinin söylediğini unutup, geçmeyelim, o lafların üstünü örtmeyelim: AKP'yi ben iktidara getirdim demedi mi? AKP'yi 10 yıldır ayakta tutan benim!“ demedi mi?

Bunlar mı seçimlerin sonunda parlamentoya dolarak AKP rejimine son verecekler? Hemen hemen tümüne yakını dönüştürülmüş olan devletin bürokrasi aparatını, adalet mekanizmasını, polis teşkilatını, orduyu falan bunlar mı arıtacaklar? Karşı oy kullanmış olmaları safsatadır. Salt o meclisteki varlıklarıyla faşizme kapı aralayan ve artık tam bir spagetti karmaşasına dönüşmüş yasaları bunlar mı gerisin geriye geçersiz kılacaklar?..

AKP sıradan bir parti değil. Bunu herkes bilmiyor mu? Bilmezler mi? Tabii biliyorlar!

AKP'nin bugüne uzanan iktidarı da, gelmiş geçmiş siyasal partilerin iktidarına benzemiyor.

Bunu da herkes bilmiyor mu? Tabii biliyor, biliyoruz.

Önümüzdeki seçimlerde bizden oy istemeye hazırlananlar da bilmez mi? Onlar da biliyor, ama bilmezden geliyorlar.

Böylesi SIRADIŞI bir iktidarı, I. Cumhuriyet'i çoğu kurumlarıyla birlikte tarihe gömen bir sistemi, yarısının şaibeli olacağı şimdiden bilinen son derece SIRADAN bir seçimle sona erdirme hayalini pompalıyarak kimin değirmenine su taşıyorlar sanıyorsunuz?

Durum bunca dramatik olmasa, „güldürmesinler beni“ diyeceğim ama...

Doğrusunu söyleyeyim:

Lütfen sizler bunlara oy vererek ağlatmayın beni!