Şakanın sonu

Bekir Bozdağ ve Yasin Aktay geçtiğimiz hafta düpedüz yarışıyorlardı. Bozdağ Yunanistan ve Almanya’nın, Fethullahçı terörist olduğu iddia edilen kişileri iade etmemesi üzerine Türkiye’nin de bu iki ülkeye aynı kıstasları uygulayacağını söyledi. Sanki Almanya ve Yunanistan’dan Türkiye’ye sığınmak isteyen varmış gibi…

Aktay hedefe koyduğu ülke itibariyle Bozdağ’ı geride bırakmışa benziyor. O da ABD’nin PYD’yi silahlandırmaya devam etmesini izlemekle kalmayacağımızı, gereğini yapacağımızı ilan etti. Üsleri falan mı kapatacak, NATO’yu mu sorgulayacak, yoksa Kızılderilileri silahlandırmayı mı düşünüyor, bilemeyiz.

Bu iki devlet adamını Abdülhamid’in torunundan daha fazla ciddiye alamayacağımız anlaşılıyor. Medyanın yeni gülü Nilhan Osmanoğlu başlı başına bir şaka. Doğru dürüst cümle kuramayan, her sözünden cehalet akan bu kadın açık, batılı, modern görüntüsüyle AKP’ye hiç de uymuyor. AKP rejimi türbandan çarşaf aşamasına geçerken Nilhan hanım çoktan boşa düşmüş durumda. AKP’nin yeni-Osmanlıcılığı çöktü ve geriye soyut bir geçmişe öykünme kaldı. Lakin öykünülecek görüntü Nilhan hanımda yok!

Liste uzun. Ellerine aldıkları tabancayla resim çekip anayasa oylamasına tehdit sallayan faşolar kimseyi korkutabilirler mi? Aktay ve Bozdağ’la şaka yarışına değil ama Nilhan Osmanoğlu’yla zeka testi karşılaştırmasına sokulmaya uygun olan bu tipleri geçiniz. İyi de evet şarkısıyla sahne alan Nihat Doğan’a ne demeli?

Video zincirini başlatan Rıdvan ve devam ettirenler… Bu oyunun oy arttırmaya yaramaktan ziyade bir aşağılık kompleksini dışa vurduğu hissediliyor. AKP siyasette tekleşme yolunda hayli ileri gitmişken propaganda tekniklerinde birey bazlı bir zenginlik üretemez. AKP tabanı o değil. Bu güruh kıl kavramlaştırmasıyla ifadesini bulmaktadır ve anlayacağı tek propaganda tarzı reisin kürsüden atıp tutmasıdır.

Video çekenlerin kişisel motivasyonu yaranmacılık olmalı. Bir de bu video zinciri hayırcılara kurulmuş bir tuzağa benziyor. Hayırcıları zaten kitlesel olarak var oldukları internet dünyasına hapsetmekse maksat, iyi fikir doğrusu.

Akıl fikir var mı diye tartışmayalım. Ben kendi payıma kaldığından kuşkuluyum. Baksanıza, turizmin çöküşüne çare, yurtdışındaki Türklerin düğünlerini burada yapmaları! Erdoğan’ın benzeri çözümlerinden bugüne kadar bir şey çıkmadı. Ne nüfus sıçradı, ne patronlar yanlarına fazladan bir iki işçi alıp işsizliği aşağı çektiler…

AKP ve akılsızlıklarının doğrudan sonuçları sıfıra sıfırdır. Ne korumaya alacak Yunanlı bulurlar ne Amerikan politikasını etkileyebilirler. Video zincirinin de etkisi olmaz oylar üstünde.

Bilerek veya bilmeyerek ürettikleri diğer sonuçları ve açtıkları tuzakları ise önemsemeliyiz. Milliyetçi demagoji muhalefeti “milli çıkarları asıl ben savunurum” tuzağına çağırmaktadır. Üç beş çocuk diye diye kadın cinayetleri tepe yapmakta ve bu toplumu bir yandan derinlemesine terörize ederken diğer yandan suçu sıradanlaştırmaktadır. Her sıradan erkek kadın cinayeti işleyebilecek kıvama itilmektedir. İşsizliği o yollarla azaltacağını düşünen aptaldır, ama aynı yollar patron sınıfını her derde deva ilan etmiş ve sınırsız bir yağmanın sürmesine hizmet etmektedir… Bunlar çok ağır sonuçlardır.

Özetle bu şakalara gülecek halimiz kalmadı. Bu koşullarda internete video yüklemeyi boş verip sokak sokak, okul okul, fabrika fabrika örgütlenmek gerekir.