Bataklıktaki İtalya

İtalyanlar dört gözle Matteo Renzi’nin başbakan olmasını bekliyor. Renzi’nin, Çizme’yi içine düştüğü bataklıktan çıkarabileceğine inanıyorlar. Başbakan koltuğuna oturmaya hazırlanan Demokrat partinin genç genel sekreteri Matteo Renzi ile İtalya, imajını yenileme çabasında. Vatandaşa, “Çizme’de yeni bir sayfa açılıyor” mesajı veriliyor.

Floransa’nın belediye başkanlığından ülkenin dümenine geçmeye hazırlanan Matteo Renzi, iş dünyası ve uluslararası lobilerin prensi. Gençliği, enerjisi, kendine güvenli görüntüsüyle İtalya’da önemli değişimlere yol açacağı imajı verse de madalyonun öteki yüzü başka gerçekler fısıldıyor. Hızlı hareket eden ve bir dizi reformu hayata geçireceği sözü veren Matteo, İtalya’daki sorunların özünü kavramaya çalışmadan sosyal hakları silen tez kararlar . alıyor. Temel özgürlüklerin güvencesi anayasa ve kurumlar pek umurunda değil. Esprili konuşmalarıyla masallar anlatmakta usta.

Sosyal düzeyde önemli adımlar atacaklarını duyururken, İtalya’da bakımsız eğitim kurumlarının başlatılan birkaç restorasyonla göz boyamaya çalışıyor. Öte yandan eğitimin can damarı öğretmen kadroları ile teknik personelde kaygı uyandıran kesintiler yapıyor..

Matteo Renzi de son yetmiş yılın siyasetçilerinin izinden giderek “İtalya’yı yeniden harekete geçireceğini” dile getiriyor. Bu yönde geçmiş hükümetlerin yıllanan politikalarından ayrılan, özgün bir siyasi program sunmuyor.

Sözün kısası İtalya, son yirmi yılın en büyük siyasi kriziyle karşı karşıya. Avrupa Birliği’nin önerileri çizgisinde görev yapan teknik Mario Monti ve seçim dışı yetkiyle görev üstlenen Enrico Letta hükümetlerinin ardından İtalya’yı yönetmesi beklenen Matteo Renzi, gerek iş dünyası, gerekse ulusal ve uluslararası yatırımcıların desteklediği bir isim.

Genç Matteo anayasadan başlayarak İtalya’yı değiştirmeyi planlıyor. Uzun ve karmaşık bir liste var elinde. Sosyal güvenceler ve özgürlüklerin tırpalandığı, İtalya’yı küresel düzeyde dışa bağımlı kılacak, demokrasiyi tehdit eden tehlikeli bir reform paketi öngörüyor Renzi. Bu riskli program, “İtalya bataklığa saplandı” korkusuyla uygulanmaya çalışılıyor. Sendikal, sosyal ve sivil hakların yok edildiği bir siyasetle tanışacak İtalyanlar. Özetle son birkaç yıldır özelleştirme politikalarının aşamalı uygulandığı İtalya’yı güç günler bekliyor.

Renzi hükümeti “reformlar hükümeti” diye tanıtılıyor vatandaşa. Her türden tartışma, düşünce alışverişi ve anayasal engellere kapalı küstah bir hükümet iş başı yapmaya hazırlanıyor İtalya’da. Geçtiğimiz günlerde ülkede hayata geçirilmeye çalışılan politikalara karşı başkent Roma ve Napoli’de düzenlenen protestolarda yaşanan tutuklamalar ve polisin sert tavrı, Renzi’nin savunduğu baskıcı politikanın ilk yansımasıydı. İtalya bataklıktan çıkabilecek mi göreceğiz.