Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin resmi sonuçlarının Resmi Gazete'de yayınlanmayarak sansürlendiğine tanık olduk. Sansürün elbette açık bir nedeni var. Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı görevini devralana kadar Başbakanlık yetkilerini ve bu makamın ona yasalar karşısında verdiği zırhı kaybetmek istemiyor.
Bu nedenle Resmi Gazete'nin adeta genel yayın yönetmenliğine soyunuyor.
15 Ağustos'ta YSK tarafından açıklanan resmi seçim sonuçlarının Resmi Gazete'de yayınlanmasını bekleyenler, 16 Ağustos 2014 tarihli sayısında bir Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararı ile karşılaştılar.
Yayınlanan kararla Yatağan Termik Santrali'nin özelleştirme ihalesi onaylanıyordu. ÖYK kararının altında Başbakan'ın imzası vardı. Söz konusu ÖYK kararının tarihi ise 7 Ağustos 2014 idi.
Yani Başbakan Erdoğan seçim çalışmalarının en yoğun döneminde, son bir yılda Yatağan işçilerinin onurlu direnişi sayesinde tüm Türkiye'nin gündemine giren Yatağan Termik Santrali'nin satışını onaylamıştı.
12 yıllık iktidarında sermayenin programından milim sapmayan Başbakan Erdoğan, özelleştirme prosedürlerinde bir gecikmeye izin vermeyerek “hizmet anlayışı”nı ortaya koydu.
Hoş, Türkiye geriye doğru alınan ÖYK kararları ile AKP iktidarı sırasında tanışmıştı. Tüpraş'ın o meşhur yüzde 14,76'lık hisse satışı sürecinde Resmi Gazete'de yayınlanmayan ÖYK kararları, iptal davası duruşmaları sırasında piyasaya çıkarılmıştı.
Biz, bu tür bir katakulliye ihtimal vermiyor ve Başbakan Erdoğan'ın 7 Ağustos'ta Malatya Mitingi'nin öncesinde ya da sonrasında bu kararı imzaladığını düşünmek istiyoruz. Kararın yürürlük tarihinin 16 Ağustos olması ise bir ileri görüşlülüğe işaret ediyor. “Yeni Türkiye”nin ilan edileceği Cumhurbaşkanlığı seçimi ile bu görevin devralınması tarihleri arasında Türkiye “hizmet”ten mahrum bırakılmıyor. Seçim öncesi, o yoğun miting trafiğine rağmen, önemli icraatlara imza atılıyor, araf döneminde Resmi Gazete'de bu kararlar birer birer yayınlanıyor.
Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında, Orhaneli ve Tunçbilek termik santrallerinin yine 7 Ağustos tarihli bir başka kararla özelleştirme kapsamına alındığı görülüyor. Kamuoyu tepkisinden çekinilmiş olsa gerek, Soma Termik Santrali ise kapsamdan çıkarılıyor.
Demek ki, 7 Ağustos'ta Başbakan kendini özelleştirmeye vermiş... İnce ince düşünmüş...
Resmi Gazete, özelleştirme bültenine dönmüş.
***
Özelleştirmeye karşı direnen Yatağan işçisinin aynı zamanda hukuki bir mücadele vereceğini ve satış ihalesini onaylayan ÖYK kararının iptalini isteyeceğini biliyoruz.
Ama yargı sürecini beklemeyeceklerini de...
Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri ve bağlı kömür sahalarında çalışan işçiler, ÖYK kararına rağmen işverenleri santrallere sokmayacaklarını duyurdular.
Yatağan işçisi özelleştirmeye karşı ördüğü barikatı, şimdi ihaleyi kazanan patronlara karşı yükseltiyor.
Özelleştirme ihalesinin sonuçlanmasıyla Yatağan'da mücadelenin sona ereceğini düşünenler ve buna göre hesap yapanlar yanılıyor. Cumartesi günü termik santral önünde, mücadelenin aslında yeni başladığını açıklayarak, “bu daha başlangıç, mücadeleye devam” sloganları attılar.
Bu slogan size tanıdık geliyor mu?
Evet, “Yeni Türkiye”nin önüne ilk barikatı Yatağan işçisi kuracak. Barikat buradan, sınıf mücadelesinden yükselecek...