Anayasadan tavşan çıkmaz

Alper Birdal'ın “Anayasadan tavşan çıkmaz” başlıklı yazısı 7 Nisan 2013 Pazar tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

“Eğer Türkiye başkanlık modeline geçmezse, koalisyon denilen o meret, Allah’ın baş belası o tablo Türkiye’ye bir daha gelirse, 2023’ü de 2071’i de unutun ve Türkiye bugün Avrupa’da gördüğümüz ekonomik kriz geçiren ülkelerin durumuna düşer.”

Bu sözler Burhan Kuzu’ya ait. Adana’da yandaş Memur-Sen’in düzenlediği “Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi” panelinde söyledi bunları.

Burhan Kuzu bir anayasa profesörü, Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı. Yani herhangi bir AKP’li değil.

Söyledikleri esasen, partisinin dün Meclis Başkanlığı’na sunduğu taslağın özü. AKP anayasasının özü de özeti de bu: başkanlık sistemi.

soL, birkaç gün önce bu konuyu manşetine taşımıştı. AKP Ar-Ge Başkanlığı’nın kendi milletvekillerine dağıttığı başkanlık sistemi kitapçığı, iktidar partisinin anayasa konusunda nasıl bir yol izlemeye karar verdiğinin de ipuçlarını barındırıyordu. soL, Meclis Başkanlığı’na taslak metinler verilmeden önce AKP’nin önceliği başkanlık sistemine vereceğini söyledi okurlarına.

Artık bu taktik daha açık görünüyor. Bizzat iktidar partisi tarafından itibarsızlaştırılan ve aslında hukuken de yok hükmünde olan Uzlaşma Komisyonu’ndan bir şey çıkmayacağı gün gibi ortada. O halde, AKP’nin önerisi Meclis’ten geçirilecek ve referanduma sunulacak. Zaten bunu tekrar edip duruyorlar. Kaldı ki Uzlaşma Komisyonu’nu “uzlaşmak” için değil, AKP’nin tek başına anayasa yapmasını meşrulaştırmak için kurdukları başından beri biliniyordu.

Kuşkusuz bu, iktidar partisinin başka partilerinin tabanına kanca atmaya çalışmadığı anlamına gelmiyor. AKP’nin taslağında, MHP ve CHP’yle sürtünme yaşadıkları kavramlar ve başlıklar konusunda bir hayli dikkatli davranıldığı görülüyor örneğin. “Türk milleti”, laiklik, sosyal devlet... Bu kavramlar üzerinden tartışmaya girmiyorlar.

Tek bir kritik konu dışında: Başkanlık.

Ardından ne olacak?

Bu sistemi kabul ettirebildikleri takdirde, anayasanın tekrar değiştirilmesinin önü açık. Bu nedenle kendi önerdikleri anayasada değiştirelemez hiçbir madde yok. Bu nedenle anayasanın değiştirilmesiyle ilgili hükümlerde kapsamlı bir değişiklik öneriyorlar.

Laiklik mi? Sosyal devlet mi? Hepsi gelip geçici baki olan ise Başkan’ın otoritesi.

Burhan Kuzu, dünkü konuşmasında bunu da söylüyor:

“Başkanlık modeline geçmeyeceksek yeni, sıfır bir anayasa yapmış olsanız bile bu anayasa ülkenin sorunlarını çözmez. Bu benim şahsi kanaatim ve görüşümdür. Partimle alakalı görüş değildir. Bunu yürekten söylüyorum, yüzde yüz bu böyledir. Dolayısıyla buradan muhalefet partilerine sesleniyorum gelin yol yakınken Allah aşkına aklınızı başınıza toplayın şu başkanlık modeline geçelim ki, Türkiye eski süründüğü dönemlere bir daha dönmesin. Sistemi revize etmemiz gerekiyor, yeniden Türkiye’yi dizayn etmemiz gerekiyor. Bunun da çözümünün başkanlık olduğunu söylüyoruz.”

“Şahsi görüşümdür” demesine kulak asmayın. Partisi tam da bunları söyleyen bir kitapçık bile çıkarttı. Bu parti görüşüdür.

Bundan sonra AKP’nin anayasa trenine binenler tek tek ortaya dökülecekler. Liberali, dincisi, akili, sakili hepsi bütün kötülüklerin kaynağının parlamenter sistem olduğunu anlatacak, “istikrar için başkanlık” diye yırtınacak.

Yani “AKP anayasasından tavşan çıktı, kuş çıktı” diyecekler.

Yerseniz.