Sıradan bir yaz günü yazısı

Gazeteciliğin ustaları, yaz sıcağında okunmak üzere, “kısa ve hafif” yazılar yazmayı öğütlerdi bize. Bana yerinde gözüken bu öğüte uyan bir yazı sunmak istiyorum okurlarıma.

Konu, popüler müzik…

Onca müzik kitabı, müzik yazısı yazdığım halde, popüler müzik türü üzerine pek az eğildim. Bu benim dar görüşlü olduğumdan değil, Türkiye’de popüler müziğin yetersizliğinden kaynaklanıyor. Hayata sevgiyle bakan bir insan, tabii ki düzeyli popüler müzik parçalarını da severek dinler. Bana soracak olursanız popüler türün en değerli uluslararası çeşidi caz sanatıdır. Fırsat buldukça caz müziği dinlediğimi söyleyebilirim.

Her şeyin bir yeri var. Sabahtan akşama kadar Bach dinleyen birinin ruhsal sağlığından kuşku duyarım. Çünkü o, hayatı ve insanı anlatan müzik sanatının çağlar içinde gelişen nasıl bir anlatım gücü  taşıdığını sezememiş, kendini tekdüze bir hayata mahkûm etmiş demektir

Buradan yola çıkarak okurlarıma, müzik türleri üzerine temel bir ilkeyi belirtmek istiyorum:

“Şu tür müzik, bu tür müzik yoktur; iyi müzik, kötü müzik vardır.”

Hangi türde olursa olsun iyi müzik, insanı saran, insanın yüreğine seslenen müziktir. Mozart’ın müziğinde de bulabilirsiniz bunu, türkülerimizde de, Bessie Smith’in söylediği caz şarkılarında da…

Ben, saz şairlerimizin nice parçasını böyle dokunaklı bulurum, onları dinlerken içim titrer. Herhalde sözleri ve ezgilerinde, insanın yüreğine seslenen ılık bir şeyler vardır bu parçalarda.

Popüler müziğimizin günümüz örneklerinde, uyumu ve içtenliği zor buluyoruz. Sözlerinin güzelliğine, sadeliğe, yumuşak bir söyleyişe önem vererek derinlik kazanan popüler şarkıların üretimi giderek azalıyor. Peki dünyada? Günümüz dünyasında sanayi haline gelmiş olan popüler müzik parçalarının üretimi, her yıl binlerce şarkıyı kapsadığı halde, onların içinde yüreğimize kadar uzanan parçalar çok az. Ama kimi şarkılar da “unutulmayanlar” arasına girer: Batının tanınmış klasik müzik eleştirmenleri, Beatles’ın ünlü şarkısı “Yesterday”in melodik düzeyini, Robert Schumann’ın “Sanatsal şarkı” anlamına gelen “Lied”leriyle karşılaştırmıştı. Bu değerlendirmeyi, “Yesterday” parçasını her duyduğumda hatırlarım.

Yazıyı uzatmak istemiyorum. Okurlarım bakalım ne diyecek bu “sıradan bir yaz günü yazısı”na?

[email protected]