Yüzde 96 engelli raporuna rağmen cezaevinde bulunan tutuklu ölüme terk edildi

Muş Devlet Hastanesi’nin verdiği "Yüzde 96 engellidir" raporuna rağmen tutuklanarak cezaevine konulan diyaliz hastası Celal Şeker için yapılan "infaz ara verme" başvurusu Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından reddedildi.

Kapatılan Demokratik Toplum Partisi’nde (DTP) çalıştığı için hakkında 2008 yılında Van 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde örgüt üyeliği suçlamasıyla dava açılan Celal Şeker, hastaneden gözaltına alınarak cezaevine götürülmüştü. "Yüzde 96 engellidir raporu" olan ve günde dört defa diyalize girmesi gereken şeker tutuklu bulunduğu cezaevinde ölüme terk edildi.

Diken'den Can Bursalı'nın haberine göre, Şeker’in dosyasına bakan İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi avukatlarının yaptığı infaz ara verme başvurusunu reddeden Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, kararını İstanbul Adli Tıp Kurumu 3’üncü Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun raporuna dayandırdı.

İHD Diyarbakır Şubesi’nden avukat Muhterem Süren, 18 Temmuz 2014 tarihinde Muş Devlet Hastanesi’nin verdiği raporda “Başkasının yardım ve desteği olmadan hayatını idame ettiremez” denilen Şeker hakkında, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun "cezaevinde koşullarında yaşayabileceği" yönünde görüş belirtmesini Diken’e değerlendirdi.

ADLİ TIP OBJEKTİF DAVRANMIYOR
“Adli Tıp Kurumu politik hasta mahpuslara karşı objektif olmayan bir tavır içinde” diyen Süren, “Celal Şeker örneğinde olduğu gibi bir çok hasta mahpus ‘yaşamını tek başına idame ettiremez’ şeklinde rapor almasına karşın Adli Tıp bunu dikkate almıyor” ifadelerini kullandı.

Hükümetin çözüm sürecinde hasta mahpusları bir pazarlık malzemesi olarak gördüğünü savunan Süren, “Hasta mahpuslar sorununa samimi yaklaşılmıyor. Bir an önce çözüme yönelik yasal değişiklikler yapılmalı” dedi.