Selahattin Demirtaş: Başımıza bir iş gelirse gemiyi limana götürün

HDP Genel Merkezi'nde düzenlenen il eş başkanları toplantısı partililere seslenen Selahattin Demirtaş, "Bu gemi limana götürülecek, sizlere emanettir. Şu veya bu şekilde bu özgürlük gemisi, limana ulaştırılacak” dedi.

Parti genel merkezinde düzenlenen il eş başkanları toplantısı öncesi soruları yanıtlayan, ardından partililere seslenen Selahattin Demirtaş'ın sözlerinin satır başları şu şekilde:

"Bizim ne Sayın Öcalan’la ne Kandil’le Çözüm Süreci, barış süreci konusunda bir ayrılığımız, gayrılığımız yok. Silahların bırakılması lazım. Bu konuda hemfikiriz. İktidar oy kaybı yaşadıkça, koltuğun, saltanatın elden gitme ihtimali güçlendikçe, her türlü çılgınlığı yapabilirler. İnanın ki ülkenin barışı, demokrasisi asla umurlarında değil ve olmayacak. Bu nedenle sizlere çok büyük görevler, işler düşüyor. Ne yaparlarsa yapsınlar, ne tür provokatif girişimlerde bulunurlarsa bulunsunlar, son derece sağduyulu davranmamız lazım.Demokratik, eşit bir yarış olmadığının farkındayız ama yine de en nihayetinde bir seçim yarışıdır. Savaşa girmiyoruz. Düşmanlarımız ile çatışmıyoruz. Ortada düşman yoktur. Bu şekilde algı yaratmaya çalışacaklar. Bu konuda mutlaka dikkatli, duyarlı olmamız lazım. Hiçbir partinin çalışanı, adayı, hiçbir partinin sempatizanı, oy vereni, düşman değildir, bizim açımızdan siyasi rakiptir, o kadar. Onun dışında asla bir bakış açımız olamaz."

"AMAN ERDOĞAN'I ELEŞTİRMEYİN!"
Patronunuzdan bu kadar korkmayacaktınız. O sizin patronunuz, bizim değil. Sizin genel başkanınız, bizim değil. ‘Aman, Sayın Erdoğan’ı eleştirmeyin, öfkeleniyor, öfkelenince Çözüm Süreci anında duruveriyor, atılması gereken bütün adımlar da geri plana itiliyor’ diyorlar. Düşünün ki bir ülkenin barışı, bir tek insanın, bir tek adamın psikolojisine, ruh haline bağlı duruma gelmiş. Vay halimize. Evlatlarınızın ölüp ölmeyeceğine Bay Cumhurbaşkanı’nın psikolojik durumu, ruh hali karar veriyor.

TEK KİŞİLİK DEVLET KURDU 
Devletin içinde tek kişilik ayrı bir devlet kurmuş durumda. Çünkü seçim sonuçlarından şimdiden kaygılanmaya başladılar. Ola ki iktidarı kaybederlerse parlamentoya bağlı olmayan, hesap vermeyen, denetlenemeyecek bir liderlik, bir dikta yönetimi oluşturmak istiyorlar.”