Samsun’da Patronların Ensesindeyiz dayanışma ağı ilk işçi toplantısını yaptı ve bir basın açıklamasıyla çağrıda bulundu. Çağrıya kentin farklı sektörlerinden emekçiler ve Makro Market direnişçileri katıldılar.
Hafta içi gerçekleşen ilk işçi toplantısı Patronların Ensesindeyiz bülteninde duyuruldu. Toplantıya sanayi, ulaşım, tarım, iletişim, hizmet sektörlerinden işçilerle eğitim, sağlık, gıda alanlarından kamu emekçileri katıldılar. Herkesin kendi deneyimlerini aktardığı toplantıda işten çıkarılan Makro işçileri de söz aldılar. Samsun’da daha önce A101’de yaşanan mücadele deneyimi Makro işçileriyle paylaşıldı. Makro/Taze mağduru olan işçiler, tüm emekçilerin birlikte hareket etmesi, hileli iflasla Samsun'dan 380 işçiyi işten çıkaran marketten alışveriş yapılmaması çağrısında bulundular.
SAMSUN'DA YOLSUZLUK, SÖMÜRÜ VE İŞÇİLEŞME
Önceki yıllarda Boyun Eğmeyen İşçiler adıyla Samsun’da zorunlu bireysel emekliliğe karşı yapılan çalışmalar anlatıldı. Çok daha geniş bir birliktelik içinde yeni dayatmalarla mücadele edileceği duyuruldu. Toplantıda SAMULAŞ’ta yapılan yolsuzluklar, Telekom’ta özelleştirme ve taşeronlaşma gündem edildi. Sanayide dövize endeksli olan filtre sektörünün diken üstünde olduğu, hırdavat sektöründe maaşların gecikmeli yatırıldığından bahsedildi. Çalışma saatlerinin çok uzun, ücretlerin çok düşük olduğu Samsun limanı ve kafe-barlar gibi çok farklı alanlardaki sömürünün yoğunluğu üzerinde duruldu.
Toplantıda farklı sektörlerdeki işçileşmeden de örnekler verildi. Tarım alanında faaliyet yürüten küçük esnafın yeni hal yasasıyla yeni sömürü koşullarıyla karşılaşacağı, bir kısmı borçla ayakta kalmaya çalışırken bir kısmının sistemden yana tavır aldığı anlatıldı. Öğrenimini sürdürürken çalışmak zorunda kalan öğrenci-işçiler, öğrenim kredisi kullanırken kayıtsız çalışmaya mecbur kaldıkları, mezuniyet sonrası kredi borcunun yükü altında kötü koşullarda mahkum edildiklerini ifade ettiler. Kamu emekçileri adına yapılan konuşmalarda, AKP iktidarının toplu görüşme yılı olan 2019’da 657’yi tasfiye etmek ve özel sektör koşullarını dayatmak istediği paylaşıldı.
Toplantı sonunda işçiler, tamamen tasfiye edilmek istenen Makro/Taze Market mağazaları başta olmak üzere market zincirlerine dönük çalışma yapılması ve Patronların Ensesindeyiz ağının bir basın toplantısıyla duyurulması kararı aldılar. Samsun'da geçmişte Tekel işçileri, sağlık emekçileri, belediye işçilerinin özelleştirmelere, güvencesizliğe karşı mücadeleleri hatırlatılarak dayanışma ağı için basına çağrı yapıldı. Basın toplantısı 10 Kasım Cumartesi Eğitim-İş salonunda geniş bir katılımla gerçekleşti.
'SAMSUN'UN EMEKÇİ HALKI, EMEKTEN YANA AVUKATLARI, İŞÇİLERLE GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRSİN'
Basın toplantısında işçiler adına Belma Nur Kartal, Patronların Ensesindeyiz (PE) haberleşme, dayanışma ve mücadele ağının çağrı metnini okudu. Çağrıda, Samsun'da işçilerin patronların haksızlıklarını PE iletişim ağına bildirmeleri, güçlerini birleştirenlerin nasıl kazandıklarını haftalık PE bültenine aktarmaları istendi. 'Samsun’un emekçi halkı, Samsun’un emekten yana avukatları, işçilerle güçlerini birleştirsin' denilen açıklamada, mahallelerde işsizliğe ve pahalılığa karşı emekçi halk yan yana gelmeye davet edildi.
Basın açıklamasında şunlar söylendi:
Samsun’da Ekim başı itibariyle onlarca büyük firma konkordato ilan etti. Buralarda çalışan işçi arkadaşlarımızın hakkının yenmesine izin vermeyeceğiz. Konkordatolarla, sahte iflaslarla mağdur edilen arkadaşlarımızı Patronların Ensesindeyiz ağına ulaşmaya, birleşmeye çağırıyoruz. Temmuz ayında kapı önüne konan ve birlik olup tazminat haklarını talep eden 380 Makro/Taze mağduru işçi kardeşimizin yanındayız. Birlikte mücadele eden Makro işçileri Samsun’da örnektir, Samsun halkı onların mücadelesine sahip çıkmalıdır. Makro’suyla, Taze’siyle, A101’iyle, Şok’uyla krizi bahane edilip kapı önüne konmak istenen bütün market işçileri için Patronların Ensesindeyiz!
Samsun’da giyim ve aksesuar mağazalarında çalışanların baskı altına alındığını biliyoruz. Haklarını arayan Madame Coco işçileri başta olmak üzere, mağazalarda mobbing ve baskı altında uzun saatler çalıştırılan, molalarını kullanamayan, asgari ücretin altında çalıştırılan emekçileri birleşmeye çağırıyoruz. Tüm AVM işçileri için Patronların Ensesindeyiz! Her işyeri içinde işçiler kendi patronuna karşı birlik olmalı. Farklı işyerleri arasında işçiler patronlara karşı dayanışmalı. Gücümüzü birleştireceğiz. Patronlara boyun eğmeyeceğiz. Sömürücülere göz açtırmayacağız. Emekçiyi yalnız görüp, niyeti bozan olursa bilecek: Patronların Ensesindeyiz.
‘BİZ ÇİN MALI FİLİKALARDAYIZ, ONLAR BATMAYAN TİTANİKLERDE..’
Basın toplantısına katılan Makro Market işçileri yaşadıkları süreci paylaşarak dayanışmanın önemine vurgu yaptılar. Kriz bahane edilerek Makro Market’in elindeki taşınmaz malları kaçırmak amacıyla iflas ertelemeye başvurduğunu anlatan işçiler, başka şirketlere başvurduklarında ‘Makro Market personeli yıpranmıştır bizim işimize gelmez’ denildiğini ifade ettiler. ‘Patronlar karşısında güçlüyüz, tek yumruk olursak kazanırız’ diyen bir işçi, ‘Biz öncelikle Makro Market şirketinde 1 liramızı dahi bırakmayacağız, sonra diğer işçi arkadaşlarımızın direnişlerine katılacağız’ şeklinde konuştu.
Aynı gemideyiz sözünün doğru olmadığını söyleyen bir başka Makro işçisi, ‘Biz Çin malı filikalara biniyoruz, onlar batmayan titaniklerde, yatlarda yollarına devam ediyorlar. Ailesi olan 6500 çalışanı düşünün, bir adet patronu düşünün’ dedi. Devletin küçük bir işsizlik maaşı verdiğini ancak hakları olan tazminatı işverenden alabilmek için işsizlik maaşını avukata vermek zorunda kaldıklarını anlattı. Bir kadın işçi, doğum yaptıktan sonra süt izni kullandığı sırada gece çalışmaması gerektiği halde gece sayımlara kaldığını anlattı. ‘Sabah 10’da işe girdim, ertesi sabah 10’da çıktım, çocuğumu işyerine getiriyorlardı ve orada emziriyordum’ diyen kadın işçi, ‘Ben doğum iznindeyken bile beni yalvar yakar işyerine getirip bana reyon düzelttirdiler. Ben çocuğumun hakkını istiyorum’ şeklinde konuştu. Makro Market işçileri, özel sektöde çalışan herkesin yarın potansiyel bir işsiz olduğunu hatırlatarak emekçileri dayanışmaya çağırdılar. Pazar günü saat 16’da Süleymaniye geçidinden başlatacakları yürüyüşe ve Perşembe gününden itibaren açacakları standa Samsun halkını davet ettiler.
‘İŞ ARKADAŞLARI BİR ARAYA GELSİN, PATRONLAR KORKSUN’
Atakum Belediyesinin eski bir çalışanı, dün kendi başlarına gelenin şimdi Makro işçilerinin başına geldiğini söyledi. 2014 yerel seçimlerinde kendisi gibi 60'a yakın belediye işçisinin işten çıkarıldığını, tazminat haklarını ödememek için kendilerine yapamaycakları görevler verilerek ayrılmaya zorlandıklarını anlattı. 'Arkadaşlarımızla iyi günde birbirimizin yanındaydık, kötü günümüzde daha sıkı kenetlendik, örgütlendik ve mücadele etmeye başladık. Atakum Belediyesi önünde günlerce oturma eylemi yaptık, basın açıklamalarıyla kitlelelere sesimizi duyurduk. Zaman içinde tazminatlarımızı teker teker aldık. İş arkadaşlarının bir arada güçlü olduğunu bilmelerini istiyorum, bir arada olduğumuz sürece yapamayacağımız hiçbir şey yok’ diyen eski belediye işçisi, Makro işçilerinin mücadelesini selamladığını söyleyerek ‘Patronlara da işçiden korkun diyorum' dedi.
Hukuk fakültesi son sınıftan bir öğrenci ise bir işçi avukat adayı olduğunu söyleyerek, ‘Okul bittiğinde, seneye, büro açacak bir birikimim olmadığı için asgari ücretin çok altında bir ücretle bir işçi-avukat olarak çalışmaya başlayacağım. Bu düzen avukatların patronların yanında durmasını, parasını alıp yoluna bakmasını istiyor. Ama biz halihazırda bir patronun yanında çalışan işçi-avukatlar işçilerin yanında durmak ve onların mücadelesini ileri taşımak zorundayız. Sokakta halk, fabrikada işçiler, mahkemede avukatlar güçlerini birleştirerek patronların ensesinde olduğumuzu bir kez daha haykırmalıyız’ dedi.
