Peki komünistler Taksim'e nasıl çıktı?

1 Mayıs nedeniyle yoğun güvenlik önlemi alınarak giriş çıkışın imkansız hale getirildiği Taksim Meydanı'na Komünist Parti üyelerinin girmesi gün boyunca çok tartışıldı. Peki bu eylem nasıl yapıldı? Taksim'deki polis ablukasını delen KP'lilerle konuştuk.

Haber Merkezi

Medyada yer alan değerlendirmelerden biri eylemcilerin meydandaki otellerin birinden çıktığıydı. Eyleme katılanlara "otelde mi kaldınız?" sorusunu yönelttiğimizde şu yanıtı aldık: 

(Gülerek) Biz Genç Sivil miyiz ki o otelde geceleyip sabah eylem yapalım?! Medyanın otel vurgusu iki sebepten kaynaklanıyor: Birincisi, eylemimizin emekçi karakterine dair bir yanılsama yaratma gayreti. 1 Mayıs'ta sokağa çıkmayın diyen medyanın eylemi bu şekilde haberleştirmesi şaşırtıcı değil. Diğer kısmı ise, medyanın hazırcılığı ve bizim kadar yaratıcı olamaması. İlk akıllarına geleni yazıyorlar.

İşin aslını ve oldukça detaylı planı ise şu şekilde anlatıyorlar: 

Taksim konusunda AKP'nin yine emekçilerle inatlaşacağı belli olduktan sonra bir "B planı" ihtiyacımız olacağını düşünerek bir dizi plan yaptık. Bu planlar arasında Taksim'de oldukça kısa süreliğine bir daire tutulması da vardı. Uzun süre uygun bir yer aradık ve nihayet bugün pankart da astığımız işhanındaki ofisi tuttuk. Binanın kaldığımız bölgesindeki camlarını içeriyi göstermeyecek şekilde yeniden düzenledik. Bütün bunları yaparken Fethullahçıların tasfiyesine güvenmedik ve olabildiğince telefon kullanmadık (Gülüyorlar). Bir gün önceden saat 14:00 gibi eyleme katılan yoldaşlarımız binaya girmeye başladı. Toplamda 80 kişi civarındaydık. 50-60 metrekarelik bir alanda bir tam gün geçirdik. Bizim açımızdan da gayet iyi oldu. Yoldaşlarımızla yakın ve yoğun bir mesai geçirmiş olduk. Şaka bir yana. Fiziki olarak zorlu bir deneyimdi. Alan çok dar olduğu için ve pencereleri açamadığımızdan havasızlık en büyük sorunumuz oldu. Hatta kimi arkadaşlarımız bayıldı ancak kimse eylemden vazgeçmedi. Uygun anda son düzenlemeler yapılarak dışarı çıkıldı.

Sonrasını zaten siz de gördünüz. Kararlılığımız karşısında barikatlar birer birer yıkıldı. Bir yandan barikatları aşıyor bir yandan da polislerin tuttuğu yoldaşlarımızı ellerinden alıyorduk. Polisin saldırganlık düzeyi öngörülebilecek düzeyde değildi. Sonunda anıta vardık. 

Bu eylemin kazanımının ne olduğunu sorduğumuzda verilen yanıt ise şuydu:  

Solcuları, emekçileri istediği zaman dövebileceğini, keyfince kentteki hayatı kilitleyebileceğini düşünen AKP'ye, polisine ve diktatöre net bir yanıt vermiş olduk. 34 yoldaşımız gözaltına alındı ancak diktatörün ve AKP'nin karizması sıfırlandı. Tabii bu oldukça sembolik bir eylem. Mücadele ise uzun soluklu. Bunu biliyoruz. Bu nedenle bizim gibi  Türkiye'nin her yerinde diktatöre karşı sokağa çıkan emekçilere teşekkür ediyor, hepsinin 1 Mayıslarını yeniden kutluyoruz.  

Eylemcilere eylem sonrasında ne yaptıklarını da sorduk. Aldığımız yanıt oldukça ilginçti: "Eylemin ardından biraz dinlendikten sonra soL gazetesi satışına çıktık."