Öğretmene 'kaos yarattın' soruşturması

Çalıştığı okuldaki kılık-kıyafet uygulamalarını haber yapan öğretmene, kaos ortamı yaratmak suçlaması ile, soruşturma açıldı.

İstanbul Fatih’teki Davutpaşa Anadolu Lisesi’nde matematik öğretmeni olarak çalışan Osman Akyol’un, kendi okulundaki kılık kıyafet uygulamalarını, 18 Şubat 2014 tarihinde “Davutpaşa Anadolu Lisesinde kılık kıyafet terörü!” başlığıyla iki internet sitesinde haber yapması sonucu hakkında soruşturma açıldı.

Okul yönetiminin Akyol’u şikâyetinin ardından Bakanlık, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na muhalefet etmekten öğretmen hakkında soruşturma açtı. Okulların açıldığı hafta okula gelen iki bakanlık müfettişi, yaptıkları bir aylık bir inceleme-soruşturmadan sonra Akyol hakkında rapor tuttular.

'KAOS ORTAMI YARATTI'

Akyol, raporda; “tüm idareci ve öğretmenleri rencide edici, okul yönetimini suçlayıcı, okulun itibarını kamuoyunda düşürücü” ifadeler kullanarak, “bazı öğrencileri de işin içine katarak, asılsız mesnetsiz iddialarla, öğrenciler ve öğretmenler arasında ayrışmaya yol açan kaos ortamı yaratmak", “okul idaresinin otoritesini zedelemeye çalışmak”, ve “okulun huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak” ile suçlanıyor.

Fatih İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, 15 Ocak 2015 günü Akyol’dan savunmasını istedi. Akyol’un yedi gün içerisinde savunmasını yazması gerekiyor.

Akyol'un  soruşturma getiren haberin metni şöyle;

Bu eğitim öğretim yılında Anadolu olan Fatih Davutpaşa Anadolu Lisesi’nde son zamanlarda öğrencilere yönelik kılık-kıyafet baskısı yaşanıyor. Geçen dönem Okul Müdürü Ahmet Semih Tabbikha tarafından, “Öğretmen Arkadaşlarıma” başlıklı, öğretmenlere hitaben, öğrencilerin kılık kıyafetiyle ilgili uygulanacak kısıtlamaları hatırlatan bir yazı yayımlandı. Bu belgede Milli Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’in ilgili bölümleri hatırlatılıyor ve öğretmenlerin, birlik beraberlik içinde bunları uygulamaları isteniyordu. İşin ilginç yanı bu belgede kot yasağı ya da forma zorunluluğu gibi şeyler yazmıyordu. Aksine kısıtlamalar, “yırtık veya delikli kıyafetler; şeffaf kıyafetler; vücut hatlarını belli eden şort, tayt gibi kıyafetler; diz üstü etek, derin yırtmaçlı etek; kısa pantolon; kolsuz tişört ve kolsuz gömlek”le sınırlıydı. Bu yazıdan cesaret alan bazı öğrenciler okula daha rahat gelmeye başlayınca kızılca kıyamet koptu. Her sabah oklun kapısında bekleyen idareci ve öğretmenler, okulun forması dışında kıyafetle okula gelenleri geri çevirmeye, okula almamaya başladılar. Bu durumda olan yine, kılık kıyafet yönetmeliğinin getirdiği özgürlüğün rüzgârına kapılarak kendini iyi hissettiği gibi okula gelen öğrencilere oldu. Mağdur öğrencilerden 12. sınıf öğrencisi Emrecan Yaşman’ın anlattığına göre, 12 Şubat’ta okula kotla geldiği için kendisini dersten atmışlar. Yine bir başka mağdur öğrenci Ezgi Öztürk ise, 10 Şubat’ta kotla geldiği için okula alınmadığını, söylüyor. Dünyada insanların, başka gezegenlerde koloni kurmayı tartıştığı bir zamanda kendilerine reva görülen bu katı, baskıcı ve hoşgörüsüz tutuma isyan eden öğrenciler, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın sorunlarına çözüm bulamasını bekliyorlar.