NATO Genel Sekreteri: Türkiye SSCB'ye karşı anahtar ülkeydi

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Türkiye'nin Soğuk Savaş sırasında Sovyetler Birliği'nin caydırılmasında anahtar ülke olduğunu belirterek, Türkiye'nin yeni görevini açıkladı. Stoltenberg, Türkiye'nin NATO'nun Çok Yüksek Hazırlık Seviyeli Müşterek Görev Gücü'nden (VJTF) sorumlu olacağını söyledi.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Türkiye'de gerçekleştirdiği temasları değerlendirdi. 

Stoltenberg, "Irak'taki eğitim misyonunu umarım temmuzdaki NATO zirvesinde başlatabileceğiz. Ayrıntılar henüz kararlaştırılmadı. Şu anda Iraklı subayların ve askerlerin eğitilmesini sağlayacak bir eğitim misyonu üzerinde çalışıyoruz. Yapılmak istenen askeri okullar ve akademiler kurulmasıyla Irak'ın kendi kendine yardım edebilmesi için eğitimcilerin eğitilmesi. Bunun yanında kendi savunma ve güvenlik kurumlarını oluşturmalarına yardımcı olmak istiyoruz. Henüz karar verilmiş bir şey yok. Irak ile bunun üzerinde çalışmalarımız sürüyor. Türkiye devam eden çalışmalara destek vereceğini bildirdi. Türkiye'nin aynı zamanda eğitimciler ve personelle katkıda bulunmak istemesini de memnuniyetle karşılıyoruz" diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN ÖZEL BİR ROLÜ VAR"

Stoltenberg, Türkiye'nin bölgede özel bir rolü bulunduğunu, bölgeyi iyi tanıdığını söyledi. Türkiye'nin ayrıca daha önce de Bağdat hükümeti ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile yakın çalışma içinde olduğunu hatırlatan Stoltenberg, "Bütün bunlar Türkiye'ye NATO eğitim misyonunda faydalı olacak tecrübe ve bilgi sağlıyor" dedi.

"TÜRKİYE ÖNEMLİ BİR SORUMLULUK DAHA ÜSTLENECEK"

Türkiye'nin onlarca yıldır ittifakın parçası olduğunu hatırlatan Stoltenberg, Türkiye'nin Soğuk Savaş sırasında Sovyetler Birliği'nin caydırılmasında anahtar ülke olduğunu, Soğuk Savaş sonrasında da NATO sınırlarının ötesinde istikrarın sağlanması ve krizlerin yönetilmesinde önemli roller oynadığını vurguladı.

Stoltenberg, NATO'nun sınırlarının ötesine istikrar götürebilmesi ve terörle mücadeleye devam edebilmesi gerektiğini söyledi. Aynı zamanda Avrupa'da toplu savunmanın güçlendirilmesi gerektiğine işaret eden Stoltenberg, Türkiye'nin önemli bir sorumluluk daha üstleneceğini aktardı.

Stoltenberg, "Türkiye, birkaç yıl içinde NATO'nun çok kısa sürelerde görevlendirmesine hazır olacak Çok Yüksek Hazırlık Seviyeli Müşterek Görev Gücü'nden (VJTF) sorumlu olacak. Bunu da memnuniyetle karşılıyoruz. Bu bizim daha belirsiz ve öngörülemeyen durumlara karşı adaptasyonumuzun bir parçası" diye konuştu.

VJTF'nin, 2014 Galler Zirvesi'nden sonra Rusya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan gelebilecek risklere ve tehditlere karşı kabiliyetlerinin geliştirilmesi kararlaştırılan NATO Mukabele Kuvveti (NRF) bünyesinde kurulmasına karar verilmişti.

VJTF'nin yaklaşık 5 bin askerden oluşan çok uluslu bir birlik olması, hava, deniz ve özel kuvvetlerce desteklenen 5 tabur içermesi planlanıyor. Tam olarak operasyonel hale geldiğinde VJTF'nin büyük krizler oluşması durumunda hızlı takviye görevi görecek iki ek birlik tarafından desteklenmesi öngörülüyor.

VJTF etkin hale geldiğinde henüz kriz başlamadan ilk uyarı veya belirtilerden hemen sonra olası tehditlere karşı caydırıcı bir güç olarak görev yapacak.

"NATO İLE TÜRKİYE'NİN BİRBİRİNE KATKILARI VAR"

Türkiye'nin NATO'ya katkıları gibi NATO'nun da Türkiye'ye katkıları olduğunu belirten Stoltenberg, bunlara örnek olarak AWACS izleme uçağının Konya'da bulunmasını, NATO gemilerinin Türkiye'de daha fazla liman ziyareti ve tatbikatlar yapmasını, ayrıca istihbarat, keşif ve gözetleme faaliyetlerini gösterdi.

İtalya ve İspanya'nın gönderdiği hava savunma bataryalarının Türkiye'de konuşlu olduğunu hatırlatan Stoltenberg, "Bunlar Türkiye'ye yapılmış önemli katkılar. Ayrıca yıllardır Türkiye'ye devam eden destekler bulunuyor. Yıllar içinde milyarlarca dolarlık radar, havaalanı, iletişim sistemleri gibi altyapı yatırımları oldu" dedi.