Müjdat Gezen yazdı: 'Gel şu yatağa sırtüstü yatalım cesedimizi bulanlar korktuğumuzu anlamasınlar'

Sanatçı Müjdat Gezen, Aziz Nesin'in 2 Temmuz'da yaşadıklarını kendisine anlattığını belirterek "oda arkadaşı demiş ki, 'gel şu yatağa sırtüstü yatalım cesedimizi bulanlar korktuğumuzu anlamasınlar'. Tüylerim diken diken olmuştu bunu Aziz Nesin’den dinlediğimde..." ifadelerini kullandı.

Müjdat Gezen, Kafa Dergisi’nin bu ayki sayısında, 2 Temmuz'u yazdı.

İşte Müjdat Gezen'in yazdıkları:

Aziz Nesin’e çok tehdit gelirdi. Konuşurduk, “korkmuyor musun” filan diye... Aziz Abi de “oğlum bizim korku duvarını çoktan aştık” derdi. Sivas Madımak olayında çok endişelendim. Saatlerce telefonla arayıp, ulaşmaya çalıştım. En sonunda Ankara’daki evinde buldum. “Abi korktun mu” dedim. “Korktum” dedi ve çok can acıtıcı bir söz söyledi: “Yakılarak ölmekten korktum Müjdat...” Ve sonra o gün yaşadıklarını anlatmıştı. Madımak’taki oda arkadaşıyla birlikte üstlerini ıslatmışlar. Oda arkadaşı demiş ki, “gel şu yatağa sırtüstü yatalım cesedimizi bulanlar korktuğumuzu anlamasınlar”. Tüylerim diken diken olmuştu bunu Aziz Nesin’den dinlediğimde...

Aziz Nesin, öldüğünde gömüldüğü yerin bilinmesini istemiyordu. Böyle bir vasiyeti vardı. Nedeni ise kabir ziyaretine karşı olmasıydı. O yüzden öldüğünde onu gömmeden bir gece önce 7 tane çukur kazdırdık. O çukurlardan bir tanesine gömülecek, kimse de hangisi olduğunu bilmeyecekti. Oğulları Ali ile Ahmet basını meşgul ederken ben arkada ambulanstan naaşı indirdim ve gömeceğimiz yere doğru ilerlemeye başladım. O sırada bir baktım uzaktan helikopter sesi geliyor. Hemen oradaki görevli çocuğa “çabuk bulunduğumuz yere göm üstünü de greyderle kapa...” dedim. Apar topar gömdük. Biz de aynı anda bütün çukurları kapatmaya başladık. Böylece helikopterden film çekenler Aziz Nesin’in naaşının hangi çukurda olduğunu anlayamadılar. Sadece ailesine ve çok merak eden birkaç yakın dostumuza “buraya gömdük bilginiz olsun” dedim, onlar dışında da kimse bilmedi, bilmeyecek nereye gömüldüğünü... Ara sıra gittiğim zaman onu ziyaret ediyorum. Orada yatıyor, şimdi üzerinde de çocuklar oynuyor.