Türkiye hızla baskın seçime giderken düzen partileri arasında görüşmeler, ittifaklar, pazarlıklar, hamleler sürüyor. Burjuva siyasetinde kartlar her saat dakika yeniden karılıyor, formüller yeniden gözden geçirilip masaya yatırılıyor. Türkiye siyasetini "proje ittifak"la belirlemeye çalışan aktörler çeşitli hamleler yaparken, siyaset dışı bırakılan emekçi, işçi, çalışan milyonlarca yurttaş ne olup bittiğini algılamaya çalışıyor.
İyi Parti'nin seçime sokulmama olasılığına karşı 15 CHP'li milletvekilinin genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatıyla istifa edip İyi Parti'ye geçmeleri ve böylece İyi Parti'nin TBMM'de grup kurmasının sağlanarak seçime katılmasının garanti altına alınması, dün gerçekleşen son hamle oldu. Böylece CHP-İyi Parti ittifakının fiili olarak önü açılmış oldu. Bugün "proje ittifak"a Saadet Partisi'nin dahil olacağı da netleşti.
15 CHP'li vekilin, kadroları ve yöneticileri sağcı gelenekten gelen İyi Parti'ye tereddütsüz geçmeleri akıllara kimi soruları da getirdi: Bu 15 isim nasıl belirlendi? İyi Parti ile CHP arasında ideolojik bir fark görüyorlar mı? Neden bu karara uyma ihtiyacı hissettiler? İyi Parti'de mi kalacaklar CHPye mi dönecekler? Başka bir partiye de geç denilse yine geçerler miydi?
Tüm bu soruları CHP'den İyi Parti'ye geçen üç vekile, Niğde milletvekili Ömer Fethi Gürer, İzmir milletvekili Tacettin Bayır, Bursa milletvekili Erkan Aydın'a sorduk... Aldığımız yanıtlar aşağıda yer alıyor:
Sizin de içinde bulunduğunuz bu 15 isim nasıl belirlendi, kriterler nelerdi, neden bu 15 isim de, başka bir 15 isim değil?
İyi Parti Niğde milletvekili Ömer Fethi Gürer: Bu 15 isim alanda aktif olarak çalışan, Meclis'e düzenli devam eden isimler. Genel başkanımız tarafından görevlendirilince, bu görevi demokrasi adına üstlenmiş olduk. Bu 15 isimden üçü aynı zamanda genel başkanımızın danışmanıydı. Kriter olarak, özellikle verilecek görevi yerine getirecek olan arkadaşlar diye düşünüyorum.
İyi Parti İzmir milletvekili Tacettin Bayır: Bunu ben de merak ettim. Bir kere bu 15 kişinin seçildiğinden kendilerinin haberi yoktu. Biz bir gece önce öğrendik. Ankara'ya davet edildik ve bize neden davet edildiğimiz söylenmedi. Bu bir parti görevlendirmesi. Ama ben bu 15 kişiye baktığımda şu an partide resmi görevi olmayan isimler seçilmiş görünüyor. İkincisi hepsi ön seçimden gelen isimler, halkın arasından seçilip gelen isimler. Üçüncüsü de İyi Parti'nin oy oranının yüksek olabileceği bölgelerden milletvekilleri belirlenmiş. Bu üç kriteri tespit edebildim ben.
İyi Parti Bursa milletvekili Erkan Aydın: Biz 15 kişi genel başkanın takdiriyle seçilmiş olabiliriz ama bu görev 130 CHP'li vekilden kime gitse seve seve kabul ederdi. Tüm arkadaşlarımız bu sorumluluğu hiç düşünmeden alırlardı. Genel başkanımıza sunulan bir taslak var. Genel başkanımız bu taslaktan sayıyı 15'e indiriyor. Ama haritaya baktığımızda İyi Parti'nin yükselişte olduğu ve olası bir ittifakta sinerjinin iki kere iki dört değil de, iki kere iki beş yapabileceği yerlerden milletvekilleri seçilmiş. İyi Parti ile CHP ittifakının çarpan etkisinin yüksek olacağı bölgelerden vekiller seçilmiş.
CHP ile İyi Parti arasında ideolojik, siyasi olarak fark görüyor musunuz?
Ömer Fethi Gürer: CHP emeğin partisi, Cumhuriyetin kurucu partisi, Mustafa Kemal Atatürk'ün genel başkanlığını yaptığı parti. Sosyal sorunlara duyarlılık, insanları acılarına karşı hassasiyet çok daha yüksek. Demokrasiye ve cumhuriyetin değerlerine bakış üst düzeyde. Olaya, ülkenin içinde bulunduğu koşulları dikkate alarak yaklaşmak ve bakmak lazım. Bu seçim Türkiye'nin kader seçimi. Bu olay bana göre iktidar partisinin dengesini bozdu ve Türkiye'de demokrasi için önemli bir adım atıldı. Farklı bir iklim oluştu. İnsanların çok olumlu yaklaşımları var.
Tacettin Bayır: Olaya salt bu isimlerin parti değiştirmesi olarak bakmak insafsızlık olur. Biz parti değiştirmedik. Vatan için, demokrasiye kurulan bir tuzağa karşı bu 15 arkadaş zırh olduk. Bir anlamda CHP'li 15 isim kendini feda etti. Bir oyun oynanıyordu AKP tarafından, seçme ve seçilme hakkına uygulanan bir gasp vardı. Bu tuzaklara karşı biz de oynanan oyunu bozmuş olduk. Bir anlamda bu 15 kişi siper oldu.
Erkan Aydın: Emin olun olay şuraya geldi: Söz konusu vatansa gerisi teferruattır. O moddayız. İyi Partililer açısından da CHP'liler açısından da, sade vatandaş açısından da böyle. Aldığımız telefonlarda insanlar ağlıyorlar. Kimse artık iki parti arasında siyasi, ideolojik farklılıklara bakmıyor, ülkenin demokrasinini tıkanması, ülkenin önünün açılması için yapılan bir hareket olduğunun herkes farkında. O dediğiniz iki parti arasında ideolojik farklar falan kimsenin aklına gelmiyor. Herkes "Umutlarımız tükeniyordu, karamsarlık basmıştı, umudumuzu yeşerttiniz" diyor.
'CHP'YE DÖNERİZ AMA NE ZAMAN DÖNERİZ BELLİ DEĞİL'
CHP'ye dönecek misiniz, İyi Parti'de kalacak mısınız?
Ömer Fethi Gürer: Duygu, inanç, düşünce olarak aklım erdiği günden beri sosyal demokrat düşüncenin insanıyım.
Tacettin Bayır: Tabii ki döneceğiz. BU 15 CHP'linin ortak özelliklerinden biri de eski partili olmaları. Ben 36 yıllık CHP'liyim, eski İzmir il başkanıyım. Özellikle istifa mektuplarını öyle çok kolay imzalayamadık, hepimizin eli ayağı titredi, gözlerimiz doldu.
Erkan Aydın: Tabii döneceğiz ama bu nasıl bir takvimde olur, ne zaman olur onu bilemeyiz şimdiden.
'İYİ PARTİ YERİNE BAŞKA PARTİ AYNI DURUMDA OLSA YİNE AYNISINI YAPARDIK'
Bu durumda İyi Parti değil de herhangi başka bir parti olsaydı ve size yine "şu partiye geçin" denilseydi geçer miydiniz?
Ömer Fethi Gürer: Genel başkanımız görev verirse, ben görevden kaçmam. Çünkü ben parti kültüründen geliyorum. O dokudan gelen bir insanım. Gençlik kollarında siyasete başladım. DİSK'te görev aldım. Parti bir görevlendirme yapıyorsa, bunun altı üstü, sağı solu görülerek yapılan bir değerlendirmeyse, orda partim için her türlü fedakarlığı her zaman yaparım.
Tacettin Bayır: Yine aynı şey yapılırdı. İyi Parti yerine başka bir parti olsaydı, yine aynısı yapılırdı. Türkiye'de demokrat, sağ, liberal kesimin, eski Demokrat Parti-Adalet Partisi geleneğinden gelenlerin bir kısmı AKP'ye oy veriyordu, Ege, Marmara, Akdeniz gibi bölgelerde bir kısmı CHP'ye oy veriyordu. Ama çaresizlikten AKP'ye oy veren bir kesim vardı. İyi Parti bu boşluğu doldurdu. Demokrasi ve cumhuriyetimiz açısında bakıldığında ihtiyaç duyulan bir parti İyi Parti. Ben CHP'liyim. Ömrümü de CHP'de tamamlarım. Asla başka partiye gitmem, bize de yakışmaz bu saatten sonra. Herhangi bir çıkarımız yok, herhangi bir teklif almadık. Biz demokrasi uğruna geçtik İyi Parti'ye.
Erkan Aydın: Aynı şey yine yapılırdı. Çünkü bu bir partiyi seçimlere sokmamak üzerinden yapılan bir siyasi vesayetin, baskının sonucudur. Bizim dün yaptığımız hamleyle YSK hemen açıklama yaptı, İyi Parti seçime katılabilir diye. Biz burada hem oyunu bozduk hem de yeni bir oyun kurduk.
Yapılan kimi değerlendirmelerde bu ittifakın daha çok İyi Parti'ye yarayacağı ifade ediliyor. Buna katılıyor musunuz?
Ömer Fethi Gürer: Biliyorsunuz Tayyip Erdoğan'ın bugünkü siyasette var olmasının yolunu, o zamanki CHP'nin aldığı karar açtı. Şöyle bir şey yapılabilir mi: Hem ben demokrasiden yanayım diyeceksiniz, hem de her türlü ayak oyunun döndüğü bir süreçte yarın ne olacağım kaygısıyla hareket edeceksiniz. Bu olmaz. Bizim bu hareketimiz Türkiye'de bir umut gibi oldu.
Tacettin Bayır: Sorunuzdaki saptamaya katılmıyorum. Ama hiçbir oy kaymaz diye bir şey yok. İyi Parti CHP'den ne alırsa AKP'den üç katını alır. İyi Parti bizden iki oy alırsa, AKP'den altı-yedi alır. Böyle düşünüyorum. Biz bir kumpası bozduk. Bunu ancak CHP yapabilirdi. CHP varsa, herkes için var.
Erkan Aydın: İşaret ettiğiniz saptamaya katılmıyorum. Bizim kendi seçmenimiz kendi partisine oy verir. Çünkü ittifakta baraj sorunu kalkıyor. Bizim seçmenimiz bazen şu parti baraj altında kalmasın diye o partilere can suyu verebiliyordu. Ama bu durumda böyle bir şey yok. Yarattığımız sinerjiye AKP'den bile oy gelir.
Bu olayı siyasi kulislerde Güneş Motel olayına benzetenler de oldu, bu konudaki değerlendirmeniz nedir?
Ömer Fethi Gürer: O benzetmeyi yapmak bir alçaklık. Güneş Motel'le mukayese edilebilecek bir olay değil. Biz parti görevlendirmesiyle, genel başkanın talimatıyla İyi Parti'ye geçtik. Genel başkanımızın bilgisinin dışında bir iş yapmadık ki. Güneş Motel olayında bir parti kararı yoktu.
Erkan Aydın: Güneş Motel olayını hepimiz biliyoruz. Orada pazarlıklar, bakanlıklar alınıp verildi. Bizim hiçbirimizin ne milletvekili pazarlığı var ne de 24 Haziran'da ne olacağımız belli. Bu bir parti görevlendirmesi. Biz bunu bir seferberlik görev emri olarak aldık, kabul ettik.
