Orman Genel Müdürlüğü, saray adı verilen ucubenin yapılması için yerinden edildi. Bugün biri diğerinden kilometrelerce uzak beş ayrı binada hizmet vermeye çalışıyor. Bir bölümü Orman Bakanlığı’nın Eskişehir yolu üzerindeki binasına, deyim yerindeyse, tıkıştırıldı. Kalan birimleri için dört ayrı bina kiralandı. Bunların ikisi Konya yoluna yakın yerlerde. Bu iki binaya rayiçlerin çok üzerinde kiralar ödendiği söyleniyor. Ödenen kira tutarı ise sır gibi saklanıyor. Milletvekillerinden biri sorsa, ticari sır olduğu için söyleyemeyiz diyebilirler. Hizmet birimlerinin bir bölümü de TOBB’un Eskişehir yolu üzerindeki ikiz kuleler olarak adlandırılan binasının birkaç katı kiralanarak yerleştirildi.
Bu binalara yalnızca kira ödenmiyor. Genel Müdürlüğün hizmet görebilmesi için tefriş edildi, donanımları yenilendi. Bu amaçla yaptıkları harcamaları da öğrenebilirsek sarayın maliyetinin çok daha ağır olduğu gerçeğini öğreniriz.
AKP’nin TOBB ile ilişkileri oldukça güçlü ve eskiye dayanıyor. Orman Genel Müdürlüğü’nün 39 fidanlığı 2005 yılında kapatıldı ve topraklarının satılmasına girişildi. Ankara’daki fidanlık arazisi ile tamirhane müdürlüğü TOBB’a satılmıştı. Bugün üzerinde TOBB- ETÜ Üniversitesi hizmet binaları ile öğrenci yurtları yükseliyor.
Atatürk’ün kolibası (kulübe) ise AKP Genel Merkezinin hemen arkasında kaybolmuş gibi, terk edilmiş, yıkılmayı bekliyor. Kolibanın hemen yanında Ankaralıların mesire yeri olarak kullandıkları alan var, birilerine peşkeş çekilmek üzere yıllardır kapalı tutuluyor.
Orman Genel Müdürlüğü’nün lojmanları da boşaltıldı. Bilebildiğimiz kadarıyla lojmanların olduğu bölgenin Ak Saray projesiyle ilgisi yok. Ama saydamlık sözcüğünü dillerden düşürmeyen AKP’lilerin ne düşündüklerini önceden kestirebilmek olanaksız. Sarayın daha yarısının bittiği söyleniyor. Belki bu bölge de saray projesi içinde. Söylenmiyor.
Sarayın esas olarak Orman Genel Müdürlüğü toprakları üzerine yapıldığını vurgulayıp kendilerini aklamaya çalışıyorlar. Bu sözlerinin bir bölümü yanlış değil. Üzerine saray yapmak üzere yıktıkları Orman Genel Müdürlüğü’nün binası 1954 yılında Genel Müdürlüğün araştırma enstitüsü olarak kurulmuş, zaman içinde bütün birimleri buraya yerleştirilmişti. AOÇ topraklarının yanı başına zaten saray değil, Orman Genel Müdürlüğü yakışırdı.
Orman Genel Müdürlüğü topraklarını kullandıklarını söyleseler de Atatürk Orman Çiftliği topraklarının bir bölümüne de el attılar. Bu bir suçtur. Çünkü AOÇ Yasasının 9 maddesinde; “Müdürlüğe ait gayrimenkuller, Müdürlük adına tapuya tescil edilir”; 10. Maddesinde ise gerçek ve tüzel kişilere devir ve temliki ve kamulaştırılması özel bir yasa ile izin alınmasına bağlıdır denilmektedir. Oluşacak tepkileri göğüslemeyi göze alamadıklarından olsa gerek, özel bir yasa çıkarma yoluna gitmediler. Gerçeği yavaş yavaş ve zorda kaldıklarında söylüyorlar. Önce AOÇ topraklarına el koydular. Gerekirse Yasayı çıkaracaklar.
Sarayın, AOÇ toprakları üzerindeki rant iştahlarını kışkırtacağı çok açık bir gerçektir. Böylelikle, bırakın tarihi, kentin nefes alanlarından en önemlisi de yok edilmiş olacaktır.
İhanetin bedeli parayla ödenmiyor.