İstanbul'da Çin lokantasının camlarını kırıp Uygur Türkü aşçıya saldırdılar

İstanbul Tophane'de bulunan Çin lokantasının camlarını kıran bir grup, işletme sahibine ve Uygur Türkü aşçıya saldırdı.

İstanbul Tophane'deki Boğazkesen Caddesi’nde altı ay önce açılan Happy China isimli Çin lokantası, öğlen saatlerinde bir grup tarafından saldırıya uğradı.

Lokantanın işletmecisi eski turist rehberi Cihan Yavuz ve Uygur Türkü aşçıya, "burada Çin lokantası istemiyoruz. Defolup gidin" diye bağıran 5-6 kişilik grup, işyerinin camlarını kırdıktan sonra yaya olarak uzaklaştı. Çevre sakinlerinin ihbarı ile polis, olay yerine geldi. İşletmeci Cihan Yavuz şikâyetçi olmayacaklarını söyleyince, polis olay yerinden ayrıldı.

ÇOĞU ASPARAGAS

DHA'nın haberine göre işletmeci Cihan Yavuz, "burası bir lokanta. Aşçımız Uygur Türkü. Bizler Türküz. Doğu Türkistan’da olan olaylara biz de karşıyız. Uygur Türklerine yapılan zulme biz de tepkiliyiz ama çoğunun da asparagas olduğunu öğrendik. Biz burada sadece ekmek parası için uğraşıyoruz. Burası bizim için ekmek kapısı. Demek ki olmayacakmış. Buraya kadarmış. Bundan sonra yapacak bir şey yok. Artık dükkanı kapatıp gideceğim" şeklinde tepki verdi.

'ŞİKAYET ETSEK NE OLACAK Kİ'

25 yıl turist rehberliği yaparak biriktirdiği parayla Çin lokantası açtığını söyleyen Cihan Yavuz, şöyle konuştu:

"Artık dükkanı kapatıp gideceğim. Genelde müşterilerimiz Endonezyalı Müslüman gruplar. Uzak Doğulu gruplarla çalışıyoruz. Bize Çinli müşteri çok az gelir. İçki satışı yapmıyoruz. Müslüman gruplara çalıştığımız halde, başımıza böyle bir olay geldi. Kırılmaz camlarımızı kırdılar. Biz de kepengi kapatıp bekledik. Polis geldi. Şikâyetçi olmadım. Olsam ne olacak ki? Ben şikâyetçi olmayacağımı söyledim. Yapılacak bir şey yok. Daha önce uyarı almadık. Zaten lokantayı açalı altı ay oldu. Zar zor geçinmeye çalışıyorduk. Şimdi o da bitti. Artık kapatıp gideceğiz. Yeni bir gelecek bakacağız. Başka şansım yok. Ufak bir birikimim vardı. Onu da buraya harcadım. Ayrıca dükkanın borçları da var. Artık her şey bitti. Ne diyeyim. Bizimki sadece ekmek kapısıydı. Sadece yemek verip, yemek satıyorduk. Amacımız burayı kendimize ekmek kapısı yapmaktı. Bu tip politik olaylara kurban gitmek çok gücüme gitti. Onlara teşekkür ediyorum."