HDP'li Faysal Sarıyıldız, Cizre olaylarını Sputnik Haber Ajansı'na değerlendirdi. Cizre'deki kavganın HDP çevresi ile Hüda-Par çevresi arasında yaşanmadığını vurgulayan Sarıyıldız, olayların çözüm sürecini baltalamak isteyenlerin bir tezgahı olduğunu kaydetti.
Cizre'de yaşanan olaylarla ilgili "Paralelin mahareti olabilir ama hükümetin de hesabına geldi" diyen HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Cizre'deki olaylarda ölenlerin hepsinin polis kurşunuyla olduğunu düşündüklerini söyledi. Sarıyıldız, "Orada insanlar yaşamını yitirdi. Gerçekçi bir soruşturma başlatsın" dedi.
'HÜKÜMETİN CİDDİ ÇABASI OLMADI'
HDP'li Faysal Sarıyıldız, Cizre'nin birkaç gün öncesine göre şu anda biraz daha sakin olduğunu vurgulayarak, özellikle KCK ve Abdullah Öcalan'ın yaptığı çağrıların etkisinin görüldüğünü söyledi. "Açıkçası oradaki durumun sakinleşmesi açısından hükümetin şu ana kadar ciddi bir çabası olmadı" diyen Sarıyıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:
'AMAÇ KÜRT SİYASİ HAREKETİNİN ELİNİ ZAYIFLATMAK'
Cizre'de son 20 gün içerisinde 6 insan yaşamını yitirdi, bunların 4'ü çocuktu. Hepsinin polis kurşunuyla yaşamını yitirdiğini düşünüyoruz ve elimizde ciddi emareler var. Şu ana kadar tek bir olaya ilişkin ciddi bir soruşturma başlatılmadı. Hiçbir polise el çektirilmedi görevinden. Bir de şu var, bunu yapanlar açıkçası bu süreçte Kürt siyasi hareketinin elini zayıflatmak istiyorlardı, güç durumda bırakmak istiyorlardı. Halkımızda yani yaşananlar aslında acı şeyler olmasına rağmen bunun farkında. O açıdan bundan sonra biraz daha durumun yatışacağına inanıyoruz.
'KAVGA HDP İLE HÜDA-PAR ARASINDA DEĞİLDİR'
Sarıyıldız, tedavüle sokulduğu gibi Cizre'deki kavganın HDP çevresi ile Hüda-Par çevresi arasında yaşanmadığını ifade ederek, "Bu aslında bin manipülasyon olup bitenleri çarpıtmadır. Ya da, onun üzerinden bir şeyler umuldu, ama tutmadı oyun. Çünkü ikinci günden itibaren çevre illerden yüzlerce polis, onlarca yeni zırhlı araç aktarıldı Cizre'ye. Çoğunun plakası yoktu ve bunlar açık bir şekilde ifade edebilirim terör estirdiler. En son 12 yaşındaki bir çocuğu yine gaz kapsülü ile öldürdüler. Bu da çarpıtıldı. Hem Valilik hem İçişleri ve Başbakanlıktan yapılan açıklamalarda gaz kullanılmadığı, kurşun kullanılmadığı ifade edildi. Oysa değil. Bu geçtiğimiz 20 gün içerisinde binlerce kurşun kullanıldı, yüzlerce gaz bombası kullanıldı" diye konuştu. Cizre'de yaşanan gerilimin nedeniyle ilgili soru üzerine de HDP'li Sarıyıldız, şöyle konuştu:
Dediğim gibi oradaki gerilim HDP ile Hüda-Par arasında değildi. Ya şöyle olabilir, devletin içerisinde, emniyetin içerisinde —çünkü ölümler polis eliyle gerçekleştiği için söylüyorum- bir klik olabilir. Ya da paralel tabir edilen çevre olabilir. Bunların kimi provokasyon çabaları olabilir. Ama bunun önüne geçilebilirdi, AKP önüne geçmedi. Bilakis açıklamaları ile destek oldu. Bir gazetenin birinci sayfasından verdiği bir haberde, olmayan bir şeyi oldurmuş gibi çalıştı. O çok tehlikeli bir yaklaşımdı. Güya ben ve il valisi biraraya gelmişiz, bizim görüşmemizden sonra, Hüda-Par'a yönelik bir saldırı gerçekleşmiş. Oysa ne valilin öyle bir yaklaşımı oldu ne bizim öyle bir yaklaşımımız oldu, ne ifade edilen tarzda bir görüşme yaşandı. Bu uyduruldu ve ondan bir medet umuldu. Çok tehlikeli oynadılar. Cemaat de o günlerde aynı dili kullanıyordu. Aynı argümanları kullanıyordu.
'HÜKÜMET AÇIKLAMASINI REVİZE ETMELİ'
Hükümetin bu sürece biraz ciddi yaklaşmasını istediklerini vurgulayan HDP'li Sarıyıldız, "Orada insanlar yaşamını yitirdi. Gerçekçi bir soruşturma başlatsın. Bizim baskımızdan sonra iki müfettiş gitti ama sadece en son yaşamını yitiren çocuğun durumuyla ilgili yapıldı. Onun da aslında av tüfeği ile olduğu bekleniyordu ve o şekilde tescil edilecekti ama öyle olmadığı görüldü. Ben daha raporu görmedim ama raporda polisin kusuru bulunmuş. Ama orada 5-6 insan yaşamını yitirdi, ona ilişkin hükümet açıklamasını yapmış, o açıklamasını revize etmesi gerekir, yeni bilgiler ışığında değiştirmesi gerekir. Yoksa olay, bu kamuoyunun kafasında hep Türkiye halkının kafasında çarpıtıldı, öyle sunuldu" dedi.
HDP'li Sarıyıldız, Cizre'nin aslında son 20 gündür değil 3-4 aydır çok gergin olduğunu vurgulayarak, bunun gerekçesinin de Hükümet'in hem çözüm sürecine ilişkin politikaları hem de Kobani'ye ilişkin politikaları olduğunu söyledi. Sarıyıldız, Cizre'nin geçmişten beri özel bir yer olduğunu, 90'lı yıllarda da çok ön plana çıktığını belirterek, "Bir çok konuda duyarlılığı yüksek bir yerdir. Ama şu anlamda değil, yani kesinlikle son olup bitenleri tasvip etmek anlamında söylemiyoruz. Son olup bitenler aslında bu süreci baltalamak isteyenlerin bir tezgahıdır, öyle diyelim ve ölenler bu halkın çocuklarıydı, herkes bunun farkında" diye konuştu.
'PARALELİN MAHARETİ OLABİLİR AMA..'
PKK'nin Cizre'de kendisi gibi düşünmeyenleri ötekileştirdiği, oradan göndermeye çalıştığı yönündeki iddiaları da değerlendiren Sarıyıldız, şöyle konuştu: "Bu Arınç'ın (Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç) açıklamasıydı, açık bir şekilde ifade edeyim ahlaksızca bir ithamdı. Sözüm ona, ilk günlerde şöyle yansıtıldı. PKK dindar olan bir mahalleyi ateşe verdi. Oysa asıl bu açıklamadan sonra orası biraz kızışmaya başladı. Dediğim gibi Kürt siyasi hareketiyle ifade edilen çevre arasında bir gerilim geliştirmek, tırmandırmak, hatta ölümlerle sonuçlanacak bir süreç başlatılmak istendi. Şöyle çarpıtılmasın lütfen, bu iş paralelin işidir, biz hükümeti bundan muaf tutmuyoruz, hükümetin hesabına geldi. Paralelin mahareti olabilir ama hükümetin hesabına geldi, üzerine yattı."