HDP: Vekilimizin hedef gösterilmesi ağır bir provokasyon girişimi

HDP Eş Genel Başkanları, Erbil'de Türkiye Başkonsolosluğu çalışanlarına yönelik saldırının bir an önce aydınlatılmasını istedi. HDP, 'Bu saldırı gerekçe gösterilerek, kardeşinin adı üzerinden bir milletvekilimizin hedef haline getirilmesi de ağır bir provokasyon girişimidir' dedi.

HDP Eş Genel Başkanları, Erbil'de Türk diplomatlara yönelik saldırıya ilişkin açıklamada bulundu.

 "Erbil’deki (Hewlêr) karanlık saldırı bir an önce aydınlatılmalıdır" başlıklı açıklamada, "Beklentimiz, bu karanlık ve pek çok soru işaretini barındıran olayın bir an önce ve herhangi bir şüpheye yer bırakılmayacak şekilde aydınlatılması, faillerinin bulunması yönündedir" denildi. 
 
HDP Eş Genel Başkanları imzasıyla yayımlanan açıklama şöyle:
 
“Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkenti Erbil’de 17 Temmuz tarihinde Türkiye’nin diplomatik misyon temsilcisine yönelik silahlı saldırıyı sert biçimde kınıyoruz. 
 
Yaygınlaştırılan çatışma siyasetinin sivil yaşam alanlarına taşırılmasını, nerede olursa olsun konsolosluk çalışanlarının hedef alınması asla kabul edilemez. Kimden gelirse gelsin, partimiz bu vahim saldırının karşısındadır. 
Beklentimiz, bu karanlık ve pek çok soru işaretini barındıran olayın bir an önce ve herhangi bir şüpheye yer bırakılmayacak şekilde aydınlatılması, faillerinin bulunması yönündedir. 
 
Öte yandan bu saldırı gerekçe gösterilerek, kardeşinin adı üzerinden bir milletvekilimizin hedef haline getirilmesi de ağır bir provokasyon girişimidir ve asla kabul edilemez. 
  
Meselenin buraya vardırılmış olması da bu saldırıya ilişkin kaygı ve kuşkularımızı derinleştirmektedir. Bir kez daha vurgulayalım ki, partimiz herhangi bir şiddet olayı ile ilişkilendirilemez. Şiddet, çatışma ve savaşların karşısında barış siyasetimiz, sorunları diyalog ile çözme anlayışımız çok açık ve nettir. Kim hangi hesabı güdüyor olursa olsun, HDP barış ve çözüm siyasetinden asla vazgeçmeyecektir. 
 
Bu olay üzerinden hedef alınan, HDP’nin barış siyasetidir. Yapılmak istenen savaş ve şiddetin yaygınlaştırılmasıdır. Bu vesileyle bir kez daha şiddet, çatışma ve savaşın tahribatlarının derinleştirilmemesi ve Ortadoğu coğrafyasında demokratik müzakere arayışlarının güçlendirilmesi yönündeki çağrımızı yineliyoruz."