Haluk Koç: Rusya'nın Suriye'de hava harekatına girişmesi Türkiye'yi zora soktu

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, “Rusya’nın Suriye’de hava harekatına girişmesi ve rejime muhalif olan ve Türkiye’nin de desteği bulunan grupları öncelikle bombalaması, Suriye rejimine alan temizliği yapması tabi Türkiye’yi epey zorda bıraktı” dedi.

NTV canlı yayınınq katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Rusya’nın Türk hava sahasını ihlal etmesiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

CHP’nin başından beri Suriye politikasının yanlışlığını dile getirdiğini ifade eden Koç, “Üzülerek söylüyorum mezhep eksenli tercihler, dünyanın bu coğrafi bölgesinde dünyanın en büyük siyasi aktörlerinin kendilerine dönük ittifaklarla rol aldığı bu coğrafyada, maalesef Türkiye şuanda otobüs durağına bırakılmış çocuk gibi yalnız kaldı” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da daha önceki tezleriyle şimdi gelinen durumu zor izah edebildiğini söyleyen Koç, şöyle devam etti:

“Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndaki görüşmelerden ve Obama ve Putin’in hem kendi aralarında, hem Dışişleri bakanlarının kendi aralarında yaptıkları görüşmelerden sonra Rusya’nın Suriye’de hava harekatına girişmesi ve rejime muhalif olan ve Türkiye’nin de desteği bulunan grupları öncelikle bombalaması… Yani bir şekilde Suriye rejimine alan temizliği yapması tabi Türkiye’yi epey zorda bıraktı. Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye’nin Suriye’deki iç çatışmayı taraf olabilecek şekilde körüklediklerini hepimiz biliyoruz. Yani bunu yadsımak, reddetmek, bunu söylememek mümkün değil. Bunlar belgeli, kanıtlı. Tır olaylarından tutun değişik görüntülere kadar bütün bunların açık kanıtları var. Ve şimdi Rusya hiç dikkate alınmadı. ‘Rusya’nın ne işi var diyor’ Sayın Cumhurbaşkanı. Bir Cumhurbaşkanı bunu söylerken bu olayın başından itibaren orada ABD’nin, Fransa’nın ya da sınır birlikteliği olmayan diğer bir takım güçlerinin ‘orada ne işi var’ sorusunu herhalde sormaktan imtina ediyor.”

Türkiye’nin Suriye konusunda hamasi söylemlerle, hayallerle bir politika belirleyerek sürdürmeye çalıştığını ifade eden Koç, “Şu anda birçok faktörün işin içinde olduğu ve Türkiye’nin bundan sonrasında ne yapacağını bilmediği bir süreçle karşı karşıyayız” dedi.

Türkiye için risklerden birinin de oradaki çeşitli silahlı grupların doğurabileceği sorunların olduğunu dile getiren Koç, “Bu olmayacak bir durum değil. Bunun örneklerini yaşadık biliyorsunuz Gaziantep’te, Ceylanpınar’da, Reyhanlı’da. Yani bunun daha da artarak olabilme riski var. Bir yandan PKK terörüne karşı şu ana kadar bırakılan güvenlik açıklarının başımıza getirdikleri ortada, bir yandan da Suriye’de bu maceraperest, hayalperest, geçmişe dönük bir takım özlemleri yansıtan politikaların Türkiye’ye maliyetini bundan sonrada hesaplamak gerekiyor. Ve çok açık söyleyeyim Türkiye’nin şuanda mevcut Cumhurbaşkanıyla, mevcut Hillary Clinton’ın dediği gibi ‘bıktırıcı tarih dersleri anlatmaktan öteye gitmeyen’ Başbakanın tutumuyla Türkiye bu denklemin içerisinde kendisine sıkıntı çıkartacak sonuçlarla bundan sonrada karşı karşıya kalabilir” ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin sınır komşularınındaki kargaşayı körüklemesinin yanlış olduğunu ifade eden Koç, “Bundan özenle kaçındılar. Diğer süreçleri de kötü yönettiler ve eleştiride kabul etmiyorlar. Bunları görüşmeler sırasında da ifade ettik. Dış politikalarının çok doğru olduğunu söylüyorlar. Artık doğru olup olmadığının Türkiye’ye çıkacak faturayla birlikte değerlendirilmesi lazım. Umarım ülkemize, insanlarımıza zarar getirecek sonuçlar önümüzdeki günlerde katlanarak karşımıza çıkmaz” dedi.

BİLDİRGE ÜZERİNDEN YÜKLENDİ: EY DAVUTOĞLU ELİNİ, KOLUNU TUTAN MI VARDI?
Koç, AKP’yi seçim bildirgeleri üzerinden de eleştirerek “Şimdi bakıyoruz adeta bizim bildirgemizle yarışıyor. Sormak lazım hani kaynak yoktu? ‘Ey’ lafını biliyorsunuz birisi çok sık kullanıyor biz de oradan kopya edelim; Ey Sayın Davutoğlu, sen 13 yıldır iktidarda olan bir siyasi partinin son 15 aydır Genel Başkanısın ve Başbakanlık görevini şu anda kaçak maçak da olsa sürdürüyorsun. Peki senin elini, kolunu tutan mı vardı? Niye yapmadın şimdiye kadar?” dedi.

'DAVUTOĞLU TEDAVÜLDEN KALKACAK'
AKP’nin seçim beyannamesinde Başkanlık sisteminin önerildiğini de kaydeden Koç, “Yurttaşlarımızın sorması lazım, ‘Sayın Davutoğlu kendini ıskartaya çıkartmak için, rejimi bir şekilde değiştirebilmek için, buna araç olmak için sen benden niye oy istiyorsun?’ Yani baştan itibaren açmaz içinde. Başarıyı sağlayamaz. Sağlayamaz gibi de gözüküyor gelen bütün anketlerde bu şekilde. O zaman da tedavülden kalkacak Sayın Davutoğlu” diye konuştu.

'BAHÇELİ BİR ANLAMDA ÖZÜR DİLİYOR'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “HDP dışında, tüm partilerle koalisyon” yapabilecekleri yönündeki açıklamasıyla ilgili de Koç, “pişmanlık yansıması” yorumunu yaptı. Koç, “Demek ki 7 Haziran sonrasında ‘yolu tıkayanlardan bir tanesi de benim’ diyor Sayın Bahçeli. ‘7 Haziran’da oluşan milli iradenin parlamentoya yansıması sonucu çıkan aritmetikten bir hükümet doğmamasının nedenlerinden biri de benim. Bu konuda eleştiri aldım, bu konuda zayıflatıldım. Bir daha böyle olmayacak’ diyor, yani bir özür dileme var burada. Çünkü 1 Kasım’da yapılacak olan seçimler tek kişinin isteği üzerine yapılıyor. Milli iradenin üzerine çıkan tek kişi iradesiyle yapılıyor. O tek kişinin korkuları yüzünden yapılıyor. O tek kişinin tedirginlikleri, endişeleri yüzünden yapılıyor. Milletimiz bunu bilsin. Çok açık ve hiçbir zaman o korkuları yenemeyecekleri bir sonuç çıkacak” dedi.