Hakaret davaları klinik vaka!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret iddiasıyla açılan davalara ilişkin bir köşe yazısı kaleme alan Anayasa Mahkemesi eski raportörü Ali Rıza Aydın, "Cumhurbaşkanına hakaret konusu, hem siyasetin hem de hukuk ve yargının içinde bulunduğu durumu anlatma yönünden 'klinik vaka' haline geldi" diyor.

Haber Merkezi

Hemen her gün yeni bir "Cumhurbaşkanına hakaret" davası açılırken yakın zamanda "Gerçekler Erdoğan'dan güçlüdür" başlıklı bir metinle Erdoğan'a hakaret davalarına karşı önemli bir mücadele başlatılmıştı.

Metnin imzacılarından olan hukukçu Ali Rıza Aydın, bugünkü köşe yazısında "Gerçeklerin gücü hakaret midir?" diye sorarken "Cumhurbaşkanına hakaret konusu, hem siyasetin hem de hukuk ve yargının içinde bulunduğu durumu anlatma yönünden 'klinik vaka' haline geldi. AKP’nin Türkiye’yi getirdiği durumun yansıması oldu" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'a hakaret iddiasıyla açılan davaların gerekçeli kararlarından ilginç örnekler aktaran Aydın, "Kendi yaptıklarına 'siyaset' diyenler, karşı siyasete 'hakaret' dedikleri an iki yüzlülüğe ve siyaset yanılsamasına sığınan kişiler olurlar ki, kendilerine bunu anımsatmak da bir siyasettir" diyor.

Aydın'ın aktardığı  beraat kararlarından biri şöyle:

Hırsız", "katil" ve "diktatör" sözlerinin “bu bağlamda ifade, düşünce ve düşünceyi açıklama, yayma özgürlüğü kapsamında kaldığı, olay tarihinde gerçekleşen toplantıda herhangi bir şiddet veya kişileri kin ve nefrete sürükleme unsurunun da bulunmadığı” belirtilen kararlarda, “mağdurun, Cumhurbaşkanı olduktan sonraki birtakım davranışları ve sözlerinin, toplumun bazı kesimlerinde halen iktidarda bulunan partinin genel başkanı gibi hareket ettiği, eski partisi ile bağlarını kopartmadığı algısını oluşturduğu ve halen siyasi kişilik taşıdığı düşünülerek protestolara konu olduğu” belirtilerek sanıklar hakkında beraat hükmü veriliyor.

Bunlar yargının gerekçeli kararlarında yazıyor. “Yargı kararlarını tekrarlamak ve paylaşmak” diye bir suç yok.

Yazının tamamı: