GSÜ'de restorasyon yılan hikayesine döndü

Galatasaray Üniversitesi restorasyon projesinin başına atanan mimar Sinan Genim geçtiğimiz hafta beklenmedik biçimde istifasını sundu. Koç ailesiyle ve iktidar çevreleriyle yakın ilişki içinde olduğu bilinen Genim'in istifasının kişisel bir karar doğrultusunda gerçekleşmediği ve süreci tıkama amacı taşıdığı iddia ediliyor.

Haber Merkezi

GSÜ restorasyon projesinin başına atanan mimar Sinan Genim geçtiğimiz hafta beklenmedik biçimde istifasını sundu. Koç ailesiyle ve iktidar çevreleriyle yakın ilişki içinde olduğu bilinen Genim'in istifasının kişisel bir karar doğrultusunda gerçekleşmediği ve süreci tıkama amacı taşıdığı iddia edildi.

22 Ocak 2013'te Galatasaray Üniversitesi Saray Binası'nda gerçekleşen yangının ardından tarihi yapı kullanılamaz durma gelmiş, üzerinden geçen iki yıl içindeyse enkaz tam anlamıyla çürümeye bırakılmıştı. Yangını ayakta atlatan iskeleti korumaya yönelik hiçbir adım atılmamasında bilinçli bir seçim olduğu konusunda paylaşılan yargı kendisini yangının ikinci yıldönümünde gerçekleştirilen eylemde ve başlatılan #gsüyükoru çalışmasında dışavurmuştu.

Yangın sonrasında rektörlüğün bütün sorumluluğu Galatasaray Eğitim Vakfı'na (GEV) devretmesiyle GEV Başkanı İnan Kıraç'ın yaptığı ilk iş, oluşturulmuş Danışma Kurulu'na son vermek ve projenin başına Sinan Genim'i atamak olmuştu. Sicilinde tartışmalı kentsel dönüşüm projeleri ve 2009 seçimlerinde AKP'den Kadıköy belediye başkan adaylığı bulunan Genim'in Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na sunduğu betonarme projeler iki yıl boyunca geri çevrilince gözler bu mimarın üzerine çevrilmişti.

22 Ocak 2015'te gerçekleştirilen eylemde “rantsal dönüşümcüleri GSÜ'de istemiyoruz. AKP'nin taşeronu Sinan Genim'i Kovala!" pankartı çevresinde toplanılmış, gsuyukoru.com adresi üzerinden “tartışmalı biri olduğu su götürmez olan Sinan Genim'in projeden elini çekmesi” için imza kampanyası başlatılmıştı.

Geçtiğimiz hafta okul kamuoyuna duyurulan bir mektupla birlikte süreçle ilgili önemli gelişmeler öğrenilmiş oldu:

“Değerli Galatasaraylılar,
İstanbul III No.lu Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ile yaptığımız toplantılarda belirlenen ilke kararlarına ilişkin olarak 8 Haziran 2015 günü Sayın Rektör ve yardımcılarının da katılımıyla, anılan Kurul'da nihai bir istişare toplantısı yapılmıştı.

O toplantıda varılan mutabakata göre, projeler üzerinde bazı son düzenlemeler yapılarak Kurul’a sunulması ve böylece restorasyon projesinin iki gün önce (16 Haziran 2015 günü) Kurul’un binamız için yapacağı özel gündemli toplantıda onaylanması bekleniyordu.

Projeler için Galatasaray Eğitim Vakfı tarafından görevlendirilmiş olan mimar Sinan Genim, onaya  birkaç gün kala anlaşılmaz acı bir sürprizle, Kurul'a, revize projeler yerine noter kanalıyla -projenin geleceğini de kilitleyecek bir metinle- istifasını göndermiş. Sözün bittiği yerdeyiz."

İSTİFA NE ANLAMA GELİYOR?
Birçok kentsel dönüşüm alanında imzası bulunan ve Kanal İstanbul projesinin fikir babası sayılan mimarın Koç ailesiyle ve AKP dönemi iktidar çevreleriyle olan yakınlığı biliniyor. Dolayısıyla İnan Kıraç'ın kimseye danışmadan işin başına atadığı Sinan Genim'in projeden istifasının kişisel bir karara dayanması olası gözükmüyor.

Genim'in tarihi yapının yangından ayakta çıkmayı başarmış iskeletini yıkmak istediği ve binanın tarihi özüne aykırı olduğundan defalarca geri çevrildiğini bilmesine karşın Koruma Kurulu'na ısrarla betonarme bir proje sunduğu biliniyor. Öte yandan kampüsün üniversite kullanımı için yeterli olmadığı ve kampüs içinde yaşanan yer sıkıntısı da sıkça dillendirilen bir gerçek. Bütün bu tartışmalar sürerken binadan arta kalan yapının üzerinin bile örtülmeyip çürümeye bırakılması akıllara tek bir şeyi getiriyor: Restorasyon konusunda GEV'in kaygısı Saray Binası'nı üniversiteye geri kazandırmaktansa buradan rant sağlamak yönünde. 

Genim'le benzer bir ilişki yumağının içinde bulunan rektör Ethem Tolga'nın AKP saflarında TBMM'ye gönderilmesi de kişisel bir kararın ötesinde değerlendiriliyor. 11 Mart 2015'te Galatasaraylılar Derneği'nde gerçekleşen toplantıda Kıraç “vergiden düşme fırsatını” kaçırdıklarını söylemiş ve camia içinde huzursuzluk yarattığını öne sürdüğü okul kamuoyunu suçlamıştı. Buradan çıkan sonuç, İnan Kıraç'ın restorasyonu kendisi için en karlı biçimde gerçekleştirmeyi düşündüğü ve çevresindekilerin kariyer olanaklarını bu uğurda kullandığı. Buna karşın GSÜ Eğitim-Sen 12 Mayıs 2015'te üniversite rektörlüğüyle gerçekleştirdiği toplantı sonrasında Danışma Kurulu'nun yeniden oluşturulduğu, betonarme projeden vazgeçildiği ve üniversitenin taşınması gibi bir gündem olmadığı yönünde olumlu gelişmeler duyurmuştu.

PROJE YILAN HİKAYESİNE DÖNDÜ
Yılan hikayesine dönen GSÜ restorasyonunun kirli bir çıkar ilişkileri yumağına dolandığını söyleyebiliriz. Galatasaraylılar bu yaşananlara tarihi yapının üniversiteye geri kazandırılması adına tepki gösterirken GEV'in planlarının bu yönde olmadığı ve Ethem Tolga'nın milletvekilliğinin İnan Kıraç'ın elini güçlendirebileceği görülüyor. Süreç tam da olumlu bir çözüme doğru yol alırken Sinan Genim'in son anda istifasını sunması ve henüz içeriğini bilmediğimiz bir mektupla süreci bir kez daha yokuşa sürmesiyse Kıraç'ın zaman kazanma adına “kendi adamını yedirtmek”ten başka çaresinin kalmadığını ve gelişiyle gidişiyle büyük tartışmalara neden olan şaibeli mimarını işin içinden çekmek zorunda kaldığını gösteriyor.