Genel Sağlık-İş'ten açıklama: Bütçe şehir hastanelerine ayrılıyor, cepten sağlık harcamaları artıyor

Genel Sağlık-İş, Sağlık Bakanlığı'nn 2019'da şehir hastanelerine ayırdığı bütçeye ve artan cepten sağlık harcamalarına dair açıklama yaptı. Açıklamada AKP'nin sağlık politikaları için 'ulusal gelirden olabilecek en büyük payı uluslararası sağlık tekellerine aktarmaktır' denildi.

Genel Sağlık-İş, şehir hastanelerine ilişkin açıklama yaparak, bakanlık bütçesinin şehir hastanelerine ayrıldığını, cepten sağlık harcamalarının arttığını duyurdu.

Yapılan açıklamada "AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından beri uygulamaya koyduğu Sağlıkta Dönüşüm Sisteminin amacı sağlık harcamalarını olabildiğince arttırarak, ulusal gelirden olabilecek en büyük payı uluslararası sağlık tekellerine aktarmaktır" denildi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bu hastanelerin müşterisi inşallah çok daha artacak” dediği,  hastanın “müşteri” olarak görüldüğü şehir hastaneleri için Sağlık Bakanlığı’nın 2019 bütçesinde kira bedeli olarak 3 milyar 680 milyon, hizmet bedeli olarak 2 milyar 470 milyon TL ayrıldı. Toplam 6 milyar 150 milyon TL, 48 milyar 783 milyon TL olarak planlanan Sağlık Bakanlığı bütçesinin yüzde 12,7’sine karşılık gelmektedir. Yeni Şehir Hastaneleri devreye alındıkça bu oranın yıllar içinde artacağı düşünüldüğünde; vatandaşın sağlık harcamalarını cebinden karşılayacağı ortadadır.

Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından yayınlanan Sağlık Harcamaları İstatistikleri, 2017 verileri bu gerçeği doğrular niteliktedir. 2017 yılında sağlık harcamalarının %17,1’i hane halkları tarafından karşılanmıştır.

Hane halkları tarafından tedavi, ilaç vb. amaçlı yapılan cepten sağlık harcaması, 2017 yılında %22,7 artarak 24 milyar 4 milyon TL oldu. Hane halkları tarafından cepten yapılan sağlık harcamalarının toplam sağlık harcaması içindeki payı, 2017 yılında %17,1 olarak gerçekleşti. Kişi başı sağlık harcaması, 2016 yılında 1 511 TL iken, 2017 yılında %15,9 artarak, 1 751 TL’ye yükseldi.

Yaptığımız tüm açıklamalarda Şehir Hastanelerinin gerçek faturasını halkın ödeyeceğini söyledik, söylemeye de devam ediyoruz. Hane halkı tarafından cepten yapılan sağlık harcamasındaki %22,7’lik artış sadece bunun küçük bir örneğidir.

AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından beri uygulamaya koyduğu Sağlıkta Dönüşüm Sisteminin amacı sağlık harcamalarını olabildiğince arttırarak, ulusal gelirden olabilecek en büyük payı uluslararası sağlık tekellerine aktarmaktır. Finansmanı yurtdışı bankalardan sağlanan, devletin bu borçlara garantör olduğu Şehir Hastaneleri de tam da bu amaca hizmet etmektedir.

Sağlık Bakanlığı bütçesinden Şehir Hastaneleri için ayrılan rakamlar; siyasi iktidarın öve öve bitiremediği Türkiye’nin sağlık harcamalarındaki artışın nereye gittiğini gözler önüne sermektedir. Siyasi iktidar, şehir hastaneleri için harcadığı parayı koruyucu sağlık hizmetlerine harcamış olsa; toplumun sağlık düzeyinin yükseltilmesini ve yaşam standardının iyileşmesini sağlamış olacaktır. Sağlık politikalarının başarı düzeyi de ancak bu şekilde ölçülebilir.

Siyasi iktidar içinde bulunulan kriz ortamında bir çıkış arıyor ise; dövize dayalı sözleşme ve garantileri olan, ülkenin geleceğini ipotek altına alan, kira bedelleri milyar dolarları bulan Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) Şehir Hastaneleri sistemine son vermelidir.

Genel Sağlık-İş olarak siyasi iktidarı sağlıkta piyasalaşmaya son vermeye, Atatürk’ün başlattığı ulusal, kamucu ve halkçı sağlık politikalarını uygulamaya çağırıyoruz."