Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çin ziyareti öncesi yaptığı açıklamada "süreç başlamıştır, bu süreç rehavete fırsat vermeden devam edecektir" dedi.
Erdoğan'ın Çin ziyareti öncesi yaptığı basın toplantısından başlıklar şöyle:
Türkiye Cumhuriyeti teröristlerden de destek veren sözde siyasetçi ve aydından da şehitlerin kanının hesabını sorma gücüne sahiptir.
Bu bir süreçtir ve bu aynı kararlılıkla devam edecektir. Gerek kırsalda gerek şehirde elinde silah, molotof olan herkes önce güvenlik güçlerinden hem de adli makamlardan gereken cevabı alacaktır.
Devletimizin yönetim kademelerindeki ilgili tüm sorumluların üzerine düşenleri yerine getireceğine inanıyorum.
Türkiye adı ve amacı ne olursa olsun ülkesine karşı ihanet içine giren her türlü paralel devlet yapılanmasıyla mücadele etme dirayetine sahiptir.
Bazı istismarlar yapılmaktadır. Bu istismarlar Türkiye'nin şu an Güney'de verdiği mücadele, gerek Kandil'de ve içeride verdiği mücadele sıradan bir mücadele değildir.
Eş zamanlı olarak gerek DEAŞ'la gerek diğer terör örgütleriyle verdiği mücadele sadece ve sadece devletin üzerine düşen görevi yerine getirmesidir. Bunu sonuna kadar devam ettireceğiz.
Şehirlerde çıkardığımız son iç güvenlik yasasıyla, içeriğinde ne varsa bunlar yasal bir düzenlemenin kitaplar arasında kalması için yapılmadı, bunlar uygulamaya girecektir.
Süreç başlamıştır, bu süreç rehavete fırsat vermeden devam edecektir.
Türkiye'nin terör örgütleri arasında ayrıma gittiği şeklindeki yakıştırmalara dezenformasyondur. Bazı dostlarımız işin farkındadır. Bu günler dostlarımızı tanımanın da günleridir. Bizler tüm devlet ve hükümet başkanlarıyla, kurduğumuz diplomasiyle kendilerine çok açık net anlatıyoruz.
Bugün bildiğiniz gibi NATO'nun da bu konuda toplantısı var. Burada da NATO üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu beyan edecektir.
En önemli olan Güney'de ve Kandil'de ve içeride attığımız, atacağımız adımlardır.
Bugünlerde yapılanlar bu iş bitmiştir anlamına gelmesin, devam edecek. Vatanşdaşlarımız ellerindeki bilgi ve belgeleri güvenlik güçlerine iletmeli.
SORU-CEVAP
Güvenli bölge konusunda detaylı bilgi verebilir misiniz?
Şu an ilk adım bu güvenli bölgenin alt yapısını oluşturmak. Obama ile yaptığımız görüşmede bunu etraflıca ele aldık, bakanlık yetkililerinin devam eden görüşmelerinde DEAŞ'la Kuzey Suriye'de verilen mücadele önem arz ediyor. Ulusal güvenliğimize tehdit oluşturan malum unsurlar var. Bizler için ikmal bölgesi olarak tanımlanan bu bölgede güvenli bölge oluşturulması, bizdeki 1 milyon 700 bin Suriyeli vatandaşlar için de geri dönme imkanı oluşturacak. İlk etapta buranın arındırılması, temizlenmesi, daha sonra da güvenli hale getirilmesinden sonra güvenli bölge tanımı yapılacak.
Türkiye'nin NATO'dan beklentisi nedir?
NATO üyesi bir ülkenin saldırıya uğraması durumunda 4. madde uygulamadadır. Saldırıya uğramış olan Türkiye, kendini koruma hakkını kullanmaktadır, sonuna kadar da kullanacaktır. NATO'ya da düşen görev olabilir, NATO'nun da bu göreve hazır olması gerekir. ABD, PKK de terör örgütüdür açıklaması yaptı, işte mesele bu. Türkiye'de terör örgütünün uzantısı olan partinin bu örgüte karşı herhangi bir açıklamasını duydunuz mu? Tam tersine sahipleniyorlar.
Çözüm Süreci devam edecek mi?
Demokratik açılım olarak biz bu süreci başlattık. Bu adımı attığımız andan itibaren akil insanlar çalışmasını başlattık, Anadolu'nun nabzını tuttuk. 30 Mart'ta seçim sürecine giderken çözüm sürecinin istismar edildiğini gördük. Milli birliğimize ve kardeşliğimize kast edenlerle çözüm sürecini devam ettirmemiz zannediyorum mümkün değil
Bahçeli'nin HDP ile ilgili Yargıtay'a çağrısı var. HDP'nin kapatılması konusundaki açıklamalara siz nasıl bakıyorsunuz?
Ben parti kapatılması olayını doğru bulmuyorum fakat bu partinin yöneticilerinin bu işin bedelini ödemeleri gerekir. Anayasa'nın 14. maddesi çok şeyler sağlıyor, dokunulmazlık zırhı kaldırılabilir bu olmazsa. Dokunulmazlık zırhının kalkması suretiyle bunun bedeli ödenmeli. Parlamento gereğini yapmalı.