TRT Haber ekranlarında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
"AMACIMIZ ALDIĞIMIZ YETKİYİ SONUNA KADAR KULLANMAK"
Başkanlık sistemine dair görüşleri sorulan Erdoğan, “Bu konu hakkında çok fazla spekülasyonlar yapılıyor. Özellikle birçok alışkanlıkları değiştirmeye yönelik adımlar atıldığında bu tür şeyler oluyor. G20 içerisindeki ülkelerin 10’u başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Birçok lider bu sistemin faydalı olacağını dile getiriyor. Nasıl muasır medeniyetler seviyesine çıkarız? Bunun derdindeyiz. Türkiye bu süreci milletvekilleriyle işleyecek. Denetimsiz bir anlayışın olması çok sıkıntılar doğurur. Başkanlık sisteminde denetleme olacak. Eğer yaşayarak bir şeyi yapıyorsanız netice almanız daha kolaydır." dedi.
“Bizim önümüz birçok kez tıkanmıştır. Eğer bizde başkanlık sistemi olsaydı çok daha ileride olurduk. Yargıyla sürekli bir sürtüşme içinde olursanız ülke yönetiminde sorunlar yaşanır. Başkanlık sisteminde bu sorunlar tamamen ortadan kalkmış olacak."
"Şimdi kararlar alırken birini atarken bile 3 kişiden onay geçmesi gerekiyor ve sürekli engelliyor. Bizde yargı engelliyor. Böyle ülke yönetilmez ki… Benim için parlamenter sistemin en büyük eksikliğidir."
"ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ŞART"
“Başkanlık sistemiyle ilgili asıl konu şudur. Nasuhi Güngör’e bakın mesela. TRT’deki görevi için kendisi hükümet tarafından kaç kere atandı, en az 2-3 kere. Çünkü siz atama yapıyorsunuz, mahkeme iptal ediyor, peşinden hükümet bir kez daha atama yapıyor. O sırada kurumu düşünün. Kurum içi hiyerarşi alt üst oluyor. Tabii bu değişiklik için Anayasa değişikliği şart. Bizim hukuku zorlama noktasından sıyrılmamız için başkanlık sistemine ihtiyacımız var. Halkımızın bu tür sistemleri tanıması isabetli olur."
“Dünyada en ileri demokrasi dendiği zaman ABD söyleniyor bu açık ve net. Onlar bu konuları bir hukuk sistemine oturttu. Bizim de bunu hukuk sistemine oturtma imkanımız var. Amerika gelenek ve görenek çerçevesinde bu sistemi oluşturduysa biz de bu şekilde sistemimizi oluşturacağız. Biz hukuk sistemini oluştururken bunları göz ardı etmeyeceğiz.
"MUHALEFETİN KALKINMA GİBİ BİR DERDİ YOK"
“Amerika, Brezilya, Güney Kore, Meksika olunca padişahlık olmuyor, yani Türkiye’de böyle bir tez ileri sürülünce niye padişahlık oluyor? Eğer biz şu 12 seneyi bu kadar zor şartlarda yürüttüysek bu da demek ki gördüğümüz bazı şeyler var. İstiyoruz ki daha ileri gidelim, halkımızın yaşam standardını daha yüksek seviyelere çıkartalım. Muhalefet biz nediysek tam tersini dedi beyaz dediğimize siyah, evet dediğimize hayır dedi. Bizim ülkemizde muhalefetin kalkınma gibi bir derdi yok."
“Bu sistemler oluyor ama bu sistemlerin işleyişinde başkanın belli bir yere kadar yetkisi oluyor. Başbakan, bu defa başbakan olarak değil başkan birinci yardımcısı, ikincisi yardımcısı olarak görev alanlar var. Onların muadilleri, hükümet başkanlarının olduğu ülkelerde başbakanlar. Bu demek değildir ki başkan, başbakanlarla görüşemez. Onlarla da görüşür. Sistemin omurgaları vardır. O omurgalarla lüzumsuz olanlar varsa onları zaten koyarsınız bir kenara. Olması gerekenler varsa onlarla beraber zaten yola devam edilir."
"ERMENİLER KENDİNE GÖRE KARAR ÇIKARIYOR"
"Ermeni diasporası Türkiye ile bir kavganın içerisinde süreci işletmeye çalılıyor. Biz diyoruz ki samimiyseniz eğer, açalım arşivlerimizi bırakalım tarihçilerimiz tartışsın, raporlarını bize sunsunlar ve siyasiler olarak oturup konuşalım. Eğer ödememiz gereken bir bedel varsa biz bunu ödeyeceğiz fakat buna yanaşmıyorlar. Hiç alakası olmayan ülkere gidip kendilerine göre karar çıkartıyorlar. Sorsanız haritada Ermenistan'ın yerini gösteremez fakat parlamentoda Ermenistan ile ilgili karar çıkarıyorlar."
"TOKİ KOBANİ'YE GİRMEZ"
"DAEŞ'in oradan çekilmesi yeterli değildir. Kobani'nin inşaası kimler tarafından yapılacak? Ben sorarım nerede bu bombalayanlar. DAEŞ attığı adımlarla çirkin emellerinde yürümüştür ve buna karşı verilen cevaplar doğru değildir. Sadece hava harekatlarıyla bu meseleyi çözemezsiniz demiştim. Tek söyledikleri şey Eğit-Donat konusuydu. Esad rejimi Halep'i bombalarken birileri sessiz kalıyor."
"Diyorlar ki gelsin TOKİ Kobani'yi inşaa etsin diyorlar. Kusura bakmasınlar da sevsinler sizi. Böyle bir saldırı sonrası TOKİ o bölgeye girmez."
ÇÖZÜM SÜRECİ
"Bugüne kadar bu arkadaşların samimi olduğunu görmedim. Eğer olsalar 6-7 Eylül olayları meydana gelmezdi. Samimi olsalar, Hakkari'deki havaalanı bitmiş olacaktı. Cizre'de açılan hendekleri görüyorsunuz... Burada zarar gören halk değil midir? Uygulamalar ve yaklaşım tarzları samimi olmadıklarının göstergesi fakat biz bize düşen kısımda kararlı şekilde devam edeceğiz. Çözüm sürecini kardeşlik süreci olarak başlattık.
"Yeni yeni örgüt isimleri çıkıyor ortaya hedef saptırmak için. İç Güvenlik paketi ile çözüm sürecinde önemli bir mesafe alınacağını düşünüyorum. Çünkü halk huzur istiyor. Bu adımların atılmasıyla birlikte benim Kürt kardeşlerim rahata kavuşacaklar."
PARALEL YAPI MGK'DA KAYDA ALINDI
"MGK'da, legal görünüm altındaki illegal faaliyetleri yürüten örgütler diyerek biz paralel devlet yapılanmasını kayda girdik. Bunu tavsiye kararı olarak hükümete gönderdik. Hükümet de buna uyarak burayla ilgili Bakanlar Kurulu kararını çıkardı. Bu, şu demektir, 2015 Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nin içinde PDY veya PY olarak yerini almıştır. Nedir? Legal görünüm altında bir illegal örgüt."