Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nden (GOSB) yer alan Flormar fabrikasının önünde 18 gündür süren işçi direnişi bugün Kadıköy'de yankılandı. Süreyya Operası önünde buluşan yüzlerce kişi, sendikalı oldukları gerekçesiyle işten atılan Flormar işçilerine ses verdi. Direnişçi işçiler, Bu Düzen Değişmeli Platformu'nun bağımsız milletvekili adayları da eylemin katılımcıları ve konuşmacıları arasındaydı.
Eylem öncesinde Flormar direnişcileriyle dayanışma amacıyla, bazı katılımcılar Flormar'ın ana hissedarı Yves Rocher'nin Bahariye'deki iki mağazasına giderek çalışanlara ve müşterilere süreci anlattılar ve destek istediler.
Türkiye Komünist Partisi'nin girişimiyle kurulan Bu Düzen Değişmeli Platformu'nun çağrısıyla gerçekleşen eylemde "Flormar işçisi direnişin simgesi", "Boyun eğme bu düzeni değiştir", "siz orada biz burada omuz omuza", "bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları atıldı.
HÜKÜMET YETKİLİLERİNE YANIT
Eylemde TKP Merkez Komitesi adına açılış konuşmasını yapan Gülçin Uz, "insanın insanı sömürmediği, işsizliğin son bulduğu bir Türkiye istiyoruz" diyerek, "Flormar önünde direnen 124 işçiyle, bu düzeni değiştirmek isteyenlerin kaderinin ortak olduğunu" vurguladı.
"Bugün buradayız çünkü Flormar adlı şirketin işçileri 18 gündür direnişteler" diyerek söze başlayan Gülçin Uz, konuşmasında 24 Haziran sonrasında Türkiye'nin dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi içerisinde yer alacağını iddia eden hükümet yetkililerine yanıt verdi:
"Bizim sesimiz Flormar işçilerinin sesiyle ortak. Daha iki gün önce hükümet yetkililerinden biri çıkıp şunu söyleyebiliyor: 24 Haziran'dan sonra ülkemizin ekonomisi dünyanın en büyük ilk on ekonomisinin içerisine girecek. Biz zaten yıllardır dünyanın ilk onunun içine sokulduk. Türkiye yıllardır işsizlikte, yoksullukta, çocuk işçilikte, sigortasız çalışmada ilk onun içerisinde."
'İŞÇİDEN İSTENEN BOYUN EĞMESİ'
"İşçiden daima susmasının ve kendine verilenle yetinmesinin istendiğini" belirten Gülçin Uz, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
"Kendini bilmez demeyelim, çünkü kendini gayet iyi bilen, kendi çıkarlarının farkında olan, ait olduğu sınıfın çıkarları uğruna, sadece sendikalı oldukları için 124 işçiyi işinden çıkaran bir patronu bugün mahkum etmek için de buradayız. Flormar işçisi arkadaşlarımız daha bugün yeni bir provokasyonla karşı karşıya kaldılar. Ancak bunlar bizim alışık olduğumuz şeyler. İşçiler, emekçiler ne zaman bir hak arama mücadelesine girişseler, ne zaman haklarını aramak için ayağa kalksalar patronların korkulu rüyası haline gelirler.
Bugün böyle bir Türkiye istemiyoruz dememizin bir karşılığı var. İşçilerden daima istenen şey şudur: Ses çıkarmamaları, kendilerine verilenle yetinmeleri, susmaları ve bu düzenin devam etmesi için boyunlarını bükerek çalışmaya devam etmeleri."
'İNSANIN İNSANI SÖMÜRMEDİĞİ BİR TÜRKİYE'
"Bu düzen değişmeli" diyenlerle Flormar işçisinin mücadelesinin ortak olduğunu ifade eden Gülçin Uz, konuşmasını şu sözlerle noktaladı:
"Peki biz ne istiyoruz? İnsanın insanı sömürmediği, yoksulluğun son bulduğu, işsizliğin son bulduğu, iş cinayetlerinin son bulduğu, doğanın ve tarihin korunduğu, kayıt dışılığın ve çocuk işçiliğinin ortadan kaldırıldığı bir Türkiye istiyoruz. Ve bunun için bu düzeni değiştirmek istiyoruz. Bu düzeni değiştirmek isteyenlerle, 18 gündür Flormar önünde direnişe geçen 124 işçinin mücadelesi ortaktır, kaderi ortaktır. Bu düzen değişmeli söylemimizin onlar için de bir karşılığı var.
Hep birlikte Flormar işçilerinin sesini sesimize katarak ve bu düzen değişmeli diyenlerin sesini de onların işçilerinin sesine katarak büyüyeceğiz, örgütleneceğiz ve mutlaka bu düzeni değiştireceğiz."
FLORMAR İŞÇİSİ: DAHA ÇOK KENETLENDİK
"Faşo Flormar", "Bu düzen değişecek, Flormar işçisi kazanacak" yazılı dövizlerin taşındığı eylemde konuşan Flormar işçisi direnişe giden süreci anlatarak, "baskılarla mücadelemizi durdurabileceklerini zannettiler ama biz daha çok kenetlendik" diye konuştu.
Flormar işçileri adına söz alan işçi konuşmasında şu ifadelere yer verildi:
"Bizler yıl başından bu yana Petrol-İş'te sendikalaşma sürecine girdik. İki aylık bir süreçte yasal çoğunluğu elde ettik. Bakanlık ve sendika tarafından bu saptandı ve iş yerine iletildi. Ancak baskılar başladı. İlk önce 12 arkadaşımız işten çıkarıldı. Böylece sendikalaşma mücadelemizi durdurabileceklerini zannettiler. Ancak onlar bu şekilde hareket ettikçe, biz daha fazla kenetlenerek, üye sayımızı arttırarak direnişimizi devam ettiriyoruz.
Arkadaşlarımız da mola saatlerinde alkışlar ve ıslıklarla bize destek olmak istediler ve bu yüzden yönetim onları da işten çıkardı. Bugün arkadaşlarımız işe giderken servislerden bir tanesi arkadaşlarımızın üzerine araç sürdü. Bu da yetmiyormuş gibi direnişteki arkadaşlarımıza bıçak çekti. İki arkadaşımız yaralandı. İçerideki arkadaşlarımızla yan yana gelmeyelim diye ellerinden geleni yapıyorlar ama engelleyemeyecekler. Biz çok bir şey istemedik, kaynayan çorbamızın yanına bir parça et istedik.
Buradan şahsım, sendikam ve direnişteki bütün arkadaşlarım adına sesimize ses olduğunuz için, dileklerimize, duygularımıza tercüman olduğunuz için hepinize teşekkür ediyorum."
MİLLETVEKİLİ ADAYLARINDAN DESTEK
Kadıköy'de gerçekleştirilen eyleme Bu Düzen Değişmeli Platformu İstanbul 2. Bölge Milletvekili Adayı Orhan Aydın, 1. Bölge Milletvekili Adayı Aydemir Güler ve Kocaeli Milletvekili Adayı Mustafa Tozkoparan da katıldı. Platform'un İstanbul 3. Bölge Milletvekili Adayı Atakan Boyoğlu'nın ise aynı saatlerde Avcılar Belediyesi işçilerinin direnişine ziyarette bulunduğu için eyleme katılamadığı bildirildi.
Flormar işçisinin ardından söz alan İstanbul 2. Bölge Bağımsız Milletvekili Adayı Orhan Aydın şu şekilde konuştu:
"Dört gün önce Flormar işçisiyle fabrikanın önündeydik. yağmura inat oyunlar oynayıpp, şarkılar, şiirler okuyarak Flormar işçisinin yalnız olmadığını haykırdık. Fabrikadan anayola, işçi kardeşlerimin direndiği yola bakan yalnızca korkak gözler gördük. Çünkü onlar da biliyorlar ki dayanışan, birleşen, yan yana gelen işçiler kazanacak, onlar kaybedecekler.
Orada kurduğumuz eşitlik halayında birbirimize verdiğimiz söz şuydu: Siz haklısınız, siz kazanacaksınız ve bu fabrikadan içeriye yine şarkılar, şiirler okuyarak sizinle birlikte gireceğiz. Bu sözü yalnızca orada direnen işçi kardeşlerim için değil, bu coğrafyada hakları ve özgürlükleri için mücadele eden bütün işçi kardeşlerimiz için verdik. Birlikte bu hırsızlık, talan, yalan, işkence dolu bu düzeni çöpe süpüreceğiz, çöpe. Bu düzen bitecek ve emeğin iktidarı kurulacak."
AYDIN: HAZİRAN DİRENİŞİNİ SELAMLIYORUM
Konuşmasına beş yıl önce Türkiye'yi sarsan Haziran Direnişi'ni selamlayarak devam eden Orhan Aydın, Haziran Direnişi'nde yaşamını kaybedenlerin isimlerini sayarak "katillerinden hesap soracağız" dedi. Orhan Aydın şöyle konuştu:
"Bugün aynı zamanda 2013'te ayağa kalkıp onurlarını birleştiren insanların haziran direnişinin 5. yılı. Burada, beş sene önce Anadolunun dört bir yanında ayağa kalkan insanlığı alkışlarla selamlıyorum. Haziran direnişi sırasında hayatlarını yitiren kardeşlerimizi sevgiyle ve saygıyla anıyoruz. Katillerinizi biliyoruz, tanıyoruz ve mutlaka ama mutlaka hesap soracağız."
GÜLER: ON MİLYON KİŞİ BUHARLAŞMADI
Orhan Aydın'ın ardından söz alan Bu Düzen Değişmeli Platformu 1. Bölge Milletvekili Adayı Aydemir Güler de Haziran Direnişi'ni selamlayarak konuşmasına başladı.
Aydemir Güler konuşmasında eyleme katılanlara şöyle seslendi:
"Gezi'de başlayan, bütün ülkeye yayılan o büyük halk hareketinin üzerinden beş yıl geçti. Şimdi konuşuyoruz, tartışıyoruz: Bitti mi? Geri mi çekildi? Buharlaştı mı? On milyon, on beş milyon kişinin buharlaştığı tairhin hangi anında görülmüş, mümkün mü böyle şey?
Ama bazen sosyal mücadeleler ileri atılır, bazen de durağanlaşır.Neden durağanlaşır biliyor musunuz? O on beş milyon örgütsüzse halk hareketi durağanlaşmaya mahkumdur. Geri gelmesi için örgüt gerekir. Biliyoruz ki örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez. Beş yıl önce Türkiye ayağa kalktı ve beş yıl önce Türkiye işçi sınıfının örgütlülüğü zayıftı."
'BEŞ YIL ÖNCE EKSİK OLANI YERİNE KOYMAK İÇİN'
"Bizim seçime katılmamız başkalarınınkine benzemez" diyerek sözlerini sürdüren Aydemir Güler, "beş yıl önce Haziran Direnişi'nde eksik olan işçi sınıfı örgütlülüğünü yerine koymak için seçime katılıyoruz" diye konuştu.
Aydemir Güler konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Bugün, beş yıl sonra, Haziran Direnişi'nin yıl dönümünde yaptığımız sadece bir seçime katılmak değildir. Bu Düzen Değişmeli Platformu'nun komünist milletvekili adayları bu seçime katılıyorlar ama, bizim seçimekatılmamız başkalarınınkine benzemez. 'Bu düzen değişmeli' diyenlerin seçim çalışmasıyla, 'aman bu düzene bir şey olmasın' diyenlerin çalışması birbirinin taban tabana zıttıdır.
Biz seçime katılıyoruz, oy istiyoruz. Biz beş yıl önce eksik olan şeyi yerine koymak için seçime katılıyoruz.bize verilecek her oy, beş yıl önce eksik olan işçi sınıfının örgütlülüğünün ilerletilmesi için verilecek bir omuzdur, uzatılan bir eldir. Kendi adımıza değil, alacağımız oy miktarı için de değil; o ayağa kalkan, mücadele eden, Türkiye'nin çehresini birkaç ay boyunca değiştiren o 15 milyon için oy istiyoruz, Flormar işçileri için istiyoruz, öldürülen kadınlar için istiyoruz.
Türkiye yaşanası bir ülkedir ve öyle olduğunu bir kez bütün benliğimizle daha hissedeceğiz. Kapının önüne konan işçi kardeşlerimiz fabrikalarına dönerken bunu hissedeceğiz. Kadın katliamını engellerken bunu yeniden hissedeceğiz. Bunun için oy istiyoruz.
Selam olsun Haziran Direnişi'ne, selam olsun mücadele eden örgütlü Flormar işçisine."
METAL İŞÇİSİ ADAY DA DESTEK VERDİ
Bu DÜzen Değişmeli Platformu'nun metal işçisi milletvekili adayı Mustafa Tozkoparan da eyleme destek verenler arasındaydı. Aydemir Güler'den sonra konuşma yapan Tozkoparan, "Ben gebze bölgesinde 20 yıldır işçilik yapıyorum. Flormar direnişi, ne ilk oldu ne son olacak. Ne zaman son olacak? İşçiler ayağa kalktığında kendi iktidarını kurduğunda" dedi.
Mustafa Tozkoparan söze şu şekilde devam etti:
"Bu Düzen Değişmeli Platformu adaylarının bu ülkede tek bir hedefi var: İşçi sınıfının iktidarını kurmak. Bir daha Flormar'da olduğu gibi işçiler işten atılmasın diye bu düzen değişmeli. Bizler kavel direnişinden geliyoruz, 15-16 Haziran'dan geliyoruz, büyük madenci yürüyüşünden, tekel direnişinden geliyoruz. Hepimize kolay gelsin."
Eylem, konuşmaların ardından, "Fabrikalar, tarlalar, siyasi iktidar, her şey emeğin olacak", "Boyun eğme bu düzeni değiştir", "örgütlü bir halkı, hiçbi kuvvet yenemez" sloganlarıyla son buldu.
Eylem videosu için:
