Dengir Mir Fırat: ‘Seferberlik altında silah altına alınmış gibiyim’

AKP kurucularından Dengir Mir Mehmet Fırat, AKP’den “anadilde eğitim” nedeniyle koptuğunu savundu. AKP’nin başkanlık sistemi önerilerini de eleştiren Fırat, siyasete bu nedenle geri döndüğünü söyledi.

HDP Mersin milletvekili adayları Çilem Öz ve Dengir Mir Mehmet Fırat, Yenişehir İlçesi Şahintepe Mahallesi’nde bir halk toplantısı düzenledi. Konuşmasında AKP’yi kurarken tüm halklara demokrasi, özgürlük ve eşitlik getireceklerine inandığını söyleyen Fırat, istifasında Kürtlerin anadilde eğitim talebine karşı çıkılmasının etkili olduğunu söyledi.

Fırat, "Ben 'Kürtlere anadilinde okul açmak gerekir' dediğimde Başbakan Erdoğan bana, 'Onların devleti mi var ki anadillerinde okul açalım?' diye yanıt verdi. Özgürlükçülüğü ve demokrasi anlayışı bir anda tersine dönmüştü. Yine söz alarak, 'Sayın Başbakan, dil ile devlet arasında ilişki kurmanız mantıken yanlış' dedim. 'Çünkü bugün dünya üzerinde yaklaşık 200 ülke var. Ama dünyada 5 bin dil konuşuluyor. Velev ki devlet ile dil arasında herhangi bir ilişki yoktur' dedim. Başbakan'a, '70 Kürt milletvekiliniz var. Siz aynı zamanda Kürtlerin de başbakanısınız. Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Kürtlerin de devletidir. Kürtlerle kurtarılmış ve kurulmuştur' dedim. 'Fakültelerde ölü dilleri okutuyorsunuz ama 20 milyonluk nüfusa sahip Kürtlerin yaşayan dilini öğretmiyorsunuz. Ben bu ülkenin bir vatandaşı olarak çocuklarımın Kürtçe öğrenmesini istiyorum' dedim. 1-2 Kürt vekil dışında kimseden beni destekleyen bir ses çıkmadı. Başbakan ise bana hiç cevap vermedi" diye konuştu.

‘BUNUN ADI BAŞKANLIK SİSTEMİ DEĞİL, DİKTATÖRLÜKTÜR’

Fırat, AKP’nin başkanlık sistemi önerisini de eleştirerek, siyasete geri dönme gerekçesinin bu tartışma olduğunu ifade etti. HDP Mersin adayı, "Bu haksız uygulamalardan ve ciddi fikir ayrılığından sonra AKP'den istifa ettim ve siyasete noktayı koydum. Siyasete geri dönmemin nedeni ise Başkanlık sistemi tartışmasında kaynaklıdır. Türkiye'ye 'Türk tipi Başkanlık' sistemi getirilerek, halklar ayrıştırılmak isteniyor. Bunun adı başkanlık sistemi değil, diktatörlüktür. Tıpkı Irak, Suriye, Libya'daki gibi. Bu nedenle HDP saflarında siyasete yeniden dönme gereği duydum. Ben emekliliğe ayrılmış, fakat seferberlik halinde silah altına alınmış biri gibiyim" dedi.