Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Kendi şahsında Kuran’ın yerinin ne olduğu malum

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sayın Kılıçdaroğlu, ben Kuran ile büyüdüm, Kuran ile yaşıyorum. Onu sen kendine söyle. Kendi şahsında Kuran’ın yerinin ne olduğu malum" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Siirt’te gündeme ilişkin açıklamalarda bulunuyor. Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu'nun, “Kenan Evren gibi Kur'an'ın istismarını yapıyor” sözlerine çok ağır cevap verdi. Erdoğan, "Sayın Kılıçdaroğlu, ben Kuran ile büyüdüm, Kuran ile yaşıyorum. Onu sen kendine söyle. Kendi şahsında Kuran’ın yerinin ne olduğu malum" dedi.

İşte Erdoğan’ın konuşmasından bölümler:

Ana muhalefetin başındaki zat benimle ilgili dün bir ifade kullanmış. Cevap vermeye değmez ama Siirt'ten Kayseri'ye Kayserili kardeşlerim cumhurbaşkanlarını iyi tanır.

Diyor ki nerede ne konuşacağını da bilmiyor. Cumhurbaşkanı diyor, “Evren gibi Kur'an'ın istismarını yapıyor” diyor. Sayın Kılıçdaroğlu, ben Kur'an ile büyüdüm, Kuran ile yaşıyorum. Onu sen kendine söyle. Kendi şahsında Kur'an’ın yerinin ne olduğu malum.

Beyefendi nereden buraya geldi? Hani ben dedim ya, diyanet işleri başkanlığı Kürtçe kuran meali yayınladı dedim ya, bundan beyefendi rahatsız olmuş. Bu bir istismar mı? Biz ülkemizde her dilde inşallah diyanet işleri başkanlığımız biraz sonra anlatacağım, bu da Kürtçe kuran meali. Bunu da niye söylüyorum. Malum terörün beslediği siyasi parti ne diyor? maalesef çok ilgin. "Diyanet işlerini kapatacağız" diyor.

Yahu bunlar maalesef cami duvarına pislemeye başladılar. İstismarsa istismarını yapıyorlar. Her türlü yol bunlarda var. Ve birisi ana muhalefet diyor ki imam hatipleri kapatacağım. Dün Kayseri'de diyor ki hayır ben öyle demedim.

Ne dedin? 1+8+4. Bir cumhurbaşkanı olarak bana yanlışları düzeltmek düşer. Bir defa o yetkiyi sen nereden alıyorsun? Milletin verdiği yetkiyle bu parlamentodan 12 yıllık zorunlu eğitim geçti ve imam hatiplerin meslek liselerinin önündeki engeller kaldırıldı. Siz orta kısmı kapattınız ve imam hatiplerin sayısı öğrenci sayısı 60 bine düşmüştü, şimdi bir milyona çıkınca rahatsız oldular.

Hani özgürlüklerden yanaydınız? Niye rahatsız oluyorsunuz? Anne baba nereye gönderirse bırak göndersin, karışma. Terör destekli olan siyasi parti, benim inançlı Kürt kardeşlerimi istismar ediyor. Şimdi ben buradan inançlı inançsız Kürt kardeşlerime sesleniyorum, 7 Haziran’da bu oyunu bozun. Çıkmış ne diyor, bakın çok enteresan.

“Taksim bizim Kâbe’mizdir” diyor. Bizim Kâbemiz bellidir. Kabe, Arap’ın olsun bize taksim yeter diyorlar. Bunlara ders gerekmiyor mu? Bizim dersimiz sandıkta, tarafım ama ben milletin tarafındayım.

Milletin inancına eğitimine hatta kılığına kıyafetine düşman bir anlayış bu millete yıllarca kan kusturdu.

70 yıl önce ne dayatılıyordu? Kabe Arabın olsun bize Çankaya yeter deniyordu. Zihniyet aynı. Bunlar aynı faşist kafanın farklı tezahürleri. İnanın aralarında zerre kadar fark yok. Tek parti CHP’si bu milleti inancından medeniyetinden kopartıp, kendi ideolojik saplantılarına uygun toplum inşa etmeye çalışıyordu. Onun taklitçisi parti de benim Kürt kardeşlerimi inancından medeniyetinden kopartıp, kendi saplantılarının esiri haline dönüştürmek istiyor. Bölgede pek çok imam, din görevlisi bölücü örgüt tarafından saldırıya uğradı.  Kuran kursuna saldırdılar, okulları yaktılar, pansiyonları yaktılar. Bunların yandaşları istanbul’da sırf sakalından dolayı insanlara saldırdı. İş yerlerini araçlarını taşladı. Kendilerinin kimsenin inancına kesinlikle saygı diye bir derdi yoktur.

Geçenlerde bir muhtarımızı öldürdüler değil mi? Buyurun, şu anda her şey tespit edilmiş vaziyette. Yardım yataklık yapanlar belli. İş takip ediliyor. Hani sen Kürttün? Niye bir Kürt muhtar kardeşimizi vuruyorsun, öldürüyorsun? Soruyorum.