Anayasaya uyum için çıkarılan KHK'ler Anayasaya aykırı

Son KHK'ler iki açıdan dikkat çekiyor. Öncelikle kanunla düzenlenmesi gereken bazı konuların Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenmesinin önü açıldı. İkinci nokta da daha ilk dakikadan CB kararnamelerini yıpratmamak, tepki çekebilecek konularda sorumluluğu eski meclis ve artık olmayan Bakanlar Kurulu'nu atma çabasının belirgin olması. Anayasaya uyum için çıkarılan KHK'ler bu…

Kadir Sev

Anayasayı değiştiren 6771 sayılı Yasayla, Anayasaya Geçici 21’nci madde eklenmişti. Maddede; “Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren en geç altı ay içinde Türkiye Büyük Millet Meclisi, bu Kanunla yapılan değişikliklerin gerektirdiği Meclis İçtüzüğü değişikliği ile diğer kanuni düzenlemeleri yapar” deniliyordu.

6771 sayılı Yasa Resmi Gazetede 11 Şubat 2017 tarihinde yayımlandı. Uyum yasalarının en geç Ağustos 2017 tarihine kadar çıkarılması gerekiyordu. Nedense çıkarmadılar.

Seçimlerin erkene alınmasına karar vermelerinin hemen ardından, Meclisin kapatılmasına 5 gün kala Mayıs 2018’te bir yasa çıkarıp yetkiyi Bakanlar Kuruluna bıraktılar.

EL ÇABUKLUĞUYLA KANUN MADDESİ ŞARTININ YANINA CBK DE EKLENDİ

Uyum gerekçesiyle ilk yayımladıkları 700 sayılı KHK’da kıdem tazminatı fonuna ilişkin bir düzenleme yer alıyordu. 2547 sayılı eski İş yasasının, yürürlükte bırakılan tek maddesi olan 14. maddesinde “Fon tesisiyle ilgili hususlar kanunla düzenlenir” yazıyordu. 700 sayılı KHK ile bu maddeye “veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle” sözlerini eklediler.

Bunun şöyle bir anlamı var: Anayasanın değiştirilen 104’ncü maddesinde kişi hakları, temel haklar ile “Anayasada münhasıran kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz” kuralı konulmuştu. Kanunla düzenlendiği için bu konuda Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin çıkarılabilmesine olanak yoktu.

Maddeye “CB kararnamesi” eklendiği için artık yetkisi var: Bir sabah kalktığımızda bakacağız ki “Kıdem Tazminatı Fonu” kurulmuş. Patronlar, yaklaşık yarım yüzyıldır özlemini duyuyor, ancak tepkiler nedeniyle bir türlü gerçekleştirilemiyordu. Düşleri gerçek oluyor.

CBK'LERLE YAPABİLECEKLERİ DÜZENLEMELERİ NEDEN KHK'LERLE YAPTILAR?

Dün yayımlanan 702 sayılı KHK’da Anayasaya uyum ile hiç ilgisi olmayan Nükleer Düzenleme Kurulu kurulmasının öngörüldüğü bir kurala yer verildi.

Pazar akşam saatlerine doğru yayımlanan 238 maddeden oluşan 703 sayılı KHK’da ise Anayasaya uyum ile ilgisi kurulamayacak çok sayıda düzenleme yapıldığı görülüyor.

Sözgelişi, Hazine ile Maliye Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Aile Bakanlığı, EÜAŞ ile TETAŞ birleştirilmiş, yeni bakanlıklar kurulmuş, bir bölümü kapatılmış, bir bölümünün adı değiştirilmiş.

Bunların Anayasanın geçici 21’nci maddesiyle öngörülen “…bu kanunla yapılan değişikliklerin gerektirdiği…kanuni düzenlemelerle…” hiç ilgisi yok. Anayasaya aykırı ve başvurulursa, Anayasa Mahkemesi büyük bir olasılıkla iptal etmekten kaçınamaz.

İptal edilip edilmemesini bir yana bırakalım. İşin bir başka boyutu daha var: Yeni Anayasa, Cumhurbaşkanı’na kararnamelerle kamu örgütünü yeniden yapılandırma yetkisi veriyor.

Öyleyse neden KHK ile düzenleme yoluna başvurdular?

Belki de CB Kararnamelerini fazla yıpratmamak, tepki çekebilecek düzenlemelerin bir bölümünü KHK ile yaparak sorumluluğunu eski meclise ve artık olmayan Bakanlar Kuruluna atmak gibi bir amaç güdüyorlardır.