TEOG apar topar niye kaldırıldı? İşte madde madde yanıtları...

TEOG'un apar topar kaldırılması, "gerici müfredat" tartışmalarını gölgede bıraktı. Herkesin aklında "Bu acele niye, TEOG neden kaldırıldı" sorusu belirdi... Gericiliğe Karşı Aydınlanma Hareketi çalışmasından eğitim bilimci Dr. Onur Seçkin, TEOG'un kaldırılmasının arka planını soL'a yazdı...

Dr. Onur Seçkin

Yeni eğitim-öğretim yılı cihatçı müfredat tartışmalarıyla açılırken buna bir de TEOG’un kaldırılması eklendi. TEOG, belli ki henüz yerine ne koyulacağı karar verilmeden, Erdoğan’ın konuya ilişkin açıklamalarının ya da talimatının ardından alelacele kaldırılırken, bu gündemin müfredat tartışmalarının üstünü de belli ölçüde örttüğü görülüyor.

TEOG’un kaldırılmasında iktidarın öne çıkardığı söylem, çocukların sınav merkezli bir sistemden, yarış atı olmaktan kurtarılması olsa da, AKP’nin 15 yıllık pratiği bu söylemin sadece bir makyaj olduğunu ortaya koyuyor. Bunu bir kenara bırakıp gerçek nedenleri anlamaya çalıştığımızda ise birkaç noktanın öne çıktığı görülüyor...

1- AKP ZİHNİYETİNİN NİTELİKLİ OKULLARA MÜDAHALESİ

Bunlardan birincisi, nitelikli liselere yönelik AKP’nin yıllardır yaptığı müdahalelerde yeni bir dalga olarak düşünülebilir. Bugüne kadar AKP yandaşı olan yönetici değişiklikleriyle, "pilot okul", "proje okul" gibi adlarla yapılan projelerle, öğretmen kadrolarına yapılan müdahalelerle bu yönde önemli adımlar atılmıştı. Ancak buralardaki öğrenci profili ve niteliği, onlarla beraber velilerin ve mezunların profili, AKP’nin buralarda istenildiği ölçüde kökleşmesine hep önemli bir ket vurdu.

TEOG’un kaldırılmasıyla gündeme getirilen "Her okul kendi sınavını yapabilir" yönteminin, torpilin öne çıkmasına neden olacağı AKP yandaşları tarafından bile dile getiriliyor. Dolayısıyla TEOG’un yerine böyle bir sistem gelirse, buralarda AKP’nin öğrenciler düzeyinde bir derinleşme sağlaması beklenebilir. Son TEOG’da örneğin İstanbul’daki liselerin taban puanlarına göre sıralamasına bakılması, bu noktayı daha anlaşılır kılacaktır. Listede ilk 10’a baktığınızda, bu okulların aynı zamanda AKP’nin her türlü müdahalesine karşın, öğrenciler nezdinde bir türlü kendisini kabul ettiremediği okullar olduğunu görmek şaşırtıcı olmayacaktır.

2- İMAM HATİPLEŞTİRME DALGASININ YÜKSELTİLMESİ

TEOG’un kaldırılmasında akla gelen bir diğer nokta ise elbette imam hatipleştirme dalgasının yükseltilmesi hedefi olmaktadır. TEOG’un kaldırılmasının ardından getirilecek yeni sisteme ilişkin değerlendirmelerde "adrese dayalı kayıt" sisteminin bir seçenek olarak söylenmektedir. Bu adım MEB’in geçtiğimiz günlerde yayımladığı “Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği” ile de birlikte düşünüldüğünde daha da anlaşılır olmaktadır. MEB bu yönetmelikle bir çok ilçede gidilebilecek tek lise türü olarak imam hatiplerin olmasının önünü açmıştır. Sınav da yoksa, yani kazanılıp gidilecek bir okul da yoksa, adrese bağlı kayıt yöntemiyle imam hatip liselerinin çocuklar için tek adres olarak gösterilmesinin isteneceği açıktır.

3- İMAM HATİP ORTAOKULLARININ TEOG BAŞARISIZLIĞI

Son olarak, TEOG’un kaldırılmasının arkasındaki bir neden de, AKP’nin imam hatip ortaokullarının (İHO) normal ortaokullara göre daha başarısız olduğu ya da başarısız olacağı değerlendirmesi olabilir. Nihayetinde işin varacağı yer TEOG’da imam hatip ortaokullarının başarısız olduğunun görünür olması olabilir, bu da imam hatip ortaokulları için bir prestij kaybı anlamına gelecektir. TEOG sonuçlarının ardından MEB tarafından yayımlanan istatistiklerde okul türüne göre ayrımları, yani normal ortaokullarla İHO’lar arasında başarı açısından bir karşılaştırmayı göremiyoruz. Bilindiği gibi 2017 üniversite sınavı sonuçları ardından yayımlanan istatistikler, İHL’lerin büyük yatırımlara ve teşviklere rağmen halen başarı gösteremediğini, her beş İHL’liden sadece 1’inin üniversiteye yerleştiğini ortaya koymuştu.

Tablo ortaokul düzeyinde de benzer ise, Erdoğan’ın talimat olarak algılanan "TEOG’u kaldıralım" sözlerinin arkasında elbette bunun da bir gerekçe olarak yer alması mümkündür.