'Süleyman Soylu ile Berat Albayrak birbirine girdi, kavga Erdoğan'a gitti'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun veda olarak yorumlanan konuşmasının ardından yeni iddialar gündeme gelmeye devam ediyor.

Uzun süredir damat Berat Albayrak'ın hedef aldığı isim olduğu belirtilen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada veda sinyali vermişti.

Soylu'nun açıklamasının ardındaki gerçeğin Berat Albayrak'la yaşadığı gerilim olduğu ileri sürülürken, bu gerilime ilişkin yeni bir iddia gündeme getirildi.

Buna göre Süleyman Soylu ile Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya tartıştı, Kaya bunun üzerine Soylu'yu Berat Albayrak'a şikayet etti. Bunun üzerine Albayrak'ın Soylu'yu sert sözlerle hedef aldığı ileri sürülürken, Soylu'nun konuyu Erdoğan'a taşıdığı ancak karşılık bulamadığı ifade edildi.

Yeniçağ'dan Ahmet Takan'ın konuya ilişkin iddiaları kaleme aldığı yazısından bir bölüm şöyle:

Saray kazanı epeydir fena halde kaynıyordu. Pazar gününün rehavetini ve sakinliğini İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Trabzon'da yaptığı konuşma bozdu. Hemşerilerinden helallik istedi Soylu. Yaptığı konuşma "veda sinyali", "istifa sinyali" olarak yorumlandı. Hepsi aynı kapıya çıkar!.. Çok kere yazdım ADSIZ'dan Süleyman Soylu ile ilgili... Özellikle Damat Berat Albayrak ile kapışmalarını... Kabine revizyonunda koltuğunu kaybedecek Bakanlar arasında ismi geçiyordu. Kabine revizyonu an meselesi de gideceğini anlayan Soylu onun için mi bu çıkışı yaptı? Kâhin değilim!.. En iyisi mi ben o veda konuşmasının perde arkasını sizlere aktarayım da kararınızı ona göre verin...

Hani o gazetelerde çıkan, "Erdoğan'ın katılacağı bir grup toplantısı öncesinde Soylu ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın danışmanları arasında yer tutma kavgası yaşandı. Soylu'nun danışmanını fırçalayan Kaya, danışmanı kaldırıp yerine kendi oturdu" haberleri var ya...  Sadece işin magazin bölümü. Geçtiğimiz günlerde Süleyman Soylu, Kaya'yı telefonla arar ve der ki, "Sayın Bakan, Afrin konusunda yaptığınız açıklamalar bizi sıkıntıya sokuyor. Bir daha bu konuda açıklama yapmayın." Bakan Kaya sorar; "Neden, buna siz mi karar vereceksiniz." Süleyman Soylu hiddetlenir; "Yaptığınız yerli yersiz açıklamalar bizi zora sokuyor, boşa düşürüyor. Kamuoyunda çelişkilere sebep oluyor. Bu işin sahibi benim. Cumhurbaşkanı açıklama yapar, Başbakan açıklama yapar, ben yaparım. Size ne oluyor? Sizin yetki ve sorumluluk alanınızda değil" diye karşılık verir. Telefonda iki Bakan arasındaki kapışma tatsız bir şekilde sona erer. Süleyman Soylu'nun bu hareketine çok sinirlenen ve içerleyen Fatma Betül Sayan Kaya, aralarındaki çok özel hukuka güvenerek rahatsızlığını ve de telefon görüşmesini damat Enerji Bakanı Berat Albayrak'a aynen iletir. Damat Bey de duruma çok öfkelenir. Bir gün, Süleyman Soylu'nun telefonu çalar, karşısındaki Berat Albayrak başlar saydırmaya... Hesap sorar bir tavır içinde, Süleyman Soylu'ya o sözleri söyleyip söylemediğini sorgular... Bakan Soylu "Evet söyledim. Ben bu ülkenin İçişleri Bakanı'yım. Benim sorumluluk saham" der. Albayrak, "sizin haddinize mi" diye sert bir karşılık verir. Soylu, kısa bir savunmanın ardından, "benim haddime, peki sizin ne haddinize" diye karşı çıkış yapınca telefon görüşmesi sert bir kavgayla sona erer. Süleyman Soylu bu görüşmenin ardından sarayın yolunu tutar, olup bitenleri R. Erdoğan'a aktarır. AKP Genel Başkanı R. Erdoğan, pek umursamaz bir tavır içinde "ilgilenirim" diyip Soylu'yu gönderir. Soylu "ilgilenilmesini" bekleer durur!.. Gün gelir 25 Şubat Pazar'a... Süleyman Soylu, Pazartesi günü (dün) vermek üzere istifa mektubunu, basına yazılı açıklamasını cebine koyar ve Trabzon'daki o malum konuşmayı yapar. Şu satırların kaleme alındığı an itibarıyla Bakan Soylu'dan herhangi bir ses seda çıkmamıştı.