Soma işçi katliamı davasında kritik duruşma başladı

Manisa'nın Soma ilçesinde 301 işçinin hayatını kaybettiği maden katliamına ilişkin Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ceza davasının 15. duruşması başladı. Bir hafta sürmesi beklenen duruşmada, ölen işçilerin avukatları, sanıkların alacakları cezayla ilgili taleplerini bildirecek. Maden patronu Can Gürkan adına yapılan savunma sırasında aileler “Yeter artık bıktık yalanlarınızdan”…

Soma maden katliamıyla ilgili açılan ceza davasının 15. duruşması bu sabah Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlandı. 

Sabah saatlerinde istasyon mevkiinde toplanan maden katliamında hayatını kaybeden işçilerin aileleri, kitle örgütlerinin ve siyasi partilerin temsilcileri, solganlar ve pankartlar eşliğinde Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi önüne kadar yürüdü.

15. duruşma öncesi 301 madencinin yaşamını yitirdiği katliamla ilgili olarak Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'nin de aralarında bulunduğu şirketlerin sahibi Alp Gürkan ve 4 yönetici hakkında açılan davanın ana dosyayla birleştirilmesi kabul görmüştü. Duruşmada Alp Gürkan ve 4 yönetici hakkında da mahkemenin karar vermesi beklenirken mağdur avukatlarının tutuklama kararı isteyeceği bildirildi. 

Birleştirilen davanın ilk oturumu olma özelliği de taşıyan bugünkü duruşmada ailelerin avukatları davaya ilişkin esas hakkındaki görüşlerini ve talep ettikleri cezaları açıklayacak. 

Bilirkişi raporunda da dikkat çekilmesine rağmen, katliamın kamu ayağındaki sorumluların yargılanması hakkında Bakanlıkların yargılamaya izin vermemesi nedeniyle bir adım atılabilmiş değil. 

Oysa bilirkişi raporunda, madeni denetleyen, raporlarda imzası bulunan kamu çalışanları ile bunların bağlı olduğu TKİ, MİGEM, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına da sorumluluk atfedilmişti. 

DURUŞMA BİR HAFTA SÜRECEK

Bugün başlayan duruşmaya ilişkin konuşan işçi ailelerin avukatlarından Sercan Aran, davada çok önemli bir aşamaya gelindiğini belirtti.

Aran, “Avukatlar olarak esasa ilişkin beyanımızı sunacağız. Sanıkların genel sorumluluğu, hangi suçtan dolayı niçin cezalandırılmaları gerektiğini tek tek açıklayıp görüşlerimizi sunacağız. Mahkeme iki haftalık bir duruşma periyodu koymuş. İki hafta sürmez belki ama en az bir hafta sürecek gibi görünüyor” dedi. 

Aile avukatlarının esas hakkındaki görüşünün ardından yani bu duruşmadan sonra savcının mütalaasını vermesini yani kendi görüşünü açıklayacağını ifade eden Aran, daha sonra da sanıklar ve sanık avukatlarının yine esasa ilişkin son savunmalarını yapacaklarını ve dosyanın karara çıkacağını ifade etti. Davanın iki-üç duruşma sonra sonlanacağını dile getirdi.

"DAYIBAŞLARI DA YARGILANMALIYIDI"

Aran, “Biz davanın başından beri bu ‘dayıbaşı’ denilen kişilerin de yargılanmasını istiyorduk. Yani ‘hadi hadi’cilerin, yeri geldiğinde döven, hakaret eden, işverenin sopası konumunda olan bu insanların da yargılanması gerektiğini söylemiştik ama bu reddedildi. Onu bir eksiklik olarak nitelendirebiliriz. Onun dışında olması gerekenler, kamudan sorumlular hariç dava kapsamında diyebiliriz” dedi.

AİLELER SALONU TERK ETTİ

Duruşmada ilk olarak davası ana davayla birleştirilen dört sanığın ifadeleri okundu ve ardından bir saat ara verildi.

Aranın ardından Soma A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’ın bilirkişi raporuna dair karşı beyanlarıyla duruşmaya devam edildi. Can Gürkan’ın karşı beyanlarının ardından avukatı Av. Kadir Çekin beyanda bulunduğu sırada aileler tepki gösterdi.

“Yeter artık bıktık yalanlarınızdan kendi kendinize konuşun biz çıkıyoruz” diyen  aileler salonu terk etti. Duruşmaya tekrar ara verildi.

SANIK PATRON KENDİNİ SAVUNMAK İÇİN YİNE "FETÖ"YE SARILDI

Patron Can Gürkan ve avukatı konuyu "FETÖ"ye getirince, aileler tepki gösterdi.

Sanık Can Gürkan, ifadesinde metan yangını iddiasını kuvvetlendirmek için "FETÖ"yü dile getirerek, “Ülkemiz FETÖ, PKK tarafından saldırı altındayken bu davaya daha dikkatli bakmak lazım dedim. Demiyorum illa bir terör saldırısı olmuştur. Sadece bunun metan yangını olmadığı araştırılsın" dedi. 

Gürkan’ın ardından konuşan avukatı Kadir Çekin de aynı söylemi devam ettirerek, metan gazı iddiasının kurgu olduğunu söyledi. Av. Selçuk Kozağaçlı’nın yalan beyanda bulunduğuna dair ithamlarda bulundu.