Sinop ve Akkuyu'da AKP neyi gizliyor: İşte oyunun perde arkası

Yeni torba yasa tasarısına nükleer santral yatırımları için 'devlet desteklerinden yararlandırılır' maddesi konuldu. Nükleer santrallar zaten devlet desteklerinden yararlandırılıyor. Öyleyse neden torba yasaya yeni bir madde konulmasına gerek duydular? Neyi gizliyor olabilirler?

Kadir Sev

Meclise 2 Şubat 2018 tarihinde sunulan Torba Yasa tasarısında, Akkuyu ve Japonlarca yüklenilmesi planlanan Sinop Nükleer Enerji projelerini ilgilendiren bir maddeye de yer verilmiş.

75’inci maddesinde, iki projenin adı belirtiliyor ve "Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar ile öngörülen Devlet desteklerinden yararlandırılır" deniliyor.

Garip bir durum: bunun için yasa çıkarılmasına gerek yok. Zaten yararlandırılıyor.

Demek ki; gizli bir amaçları var!

Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkındaki Kararın 17’nci maddesine 3 Mayıs 2017 tarihinde bir bent eklendi ve nükleer enerji santralları; “öncelikli yatırım konuları” kapsamına alındı. Buna dayanarak, 17.11.2017 tarihinde, Akkuyu Nükleer Santralı için 76 milyar lira proje bedeli üzerinden teşvik belgesi verildi. Projenin sektör, firma, tutar ve başka belirgin özelliklerini 22 Aralık 2017 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan yatırım teşvik belgeleri listesinin 418’inci sırasında görebilirsiniz.

Aslında öncesi de var; Ağustos 2016’da nükleer yatırımlar “stratejik yatırım” statüsüne alınarak teşviklerden yararlandırılması sağlanmıştı.

Torba yasa tasarısına hiç de gerekli olmayan bir kuralın neden konulduğunu, gerekçesinden öğrenemiyoruz. Yalnızca; “…teşviklerden yararlandırılması amaçlanmıştır” denilip geçiştirilmiş.

Bakan Naci Ağbal, geçen hafta bir açıklama yaptı. Açıklamadan da bir şey anlaşılmıyor. Basına şöyle yansıdı; “Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararda stratejik yatırımlar için öngörülen teşvik ve desteklerden yararlandırılması öngörülmüştür.”

Son günlerde Akkuyu nükleer santral projesinde kimsenin anlam veremediği gelişmeler oluyor. Gelişmeleri torba yasa tasarısına konulan bu düzenleme ile birlikte ele alıp yorumlarsak, belki kimi ipuçlarına ulaşabiliriz.

Önce kısa bir ön bilgi gerekiyor:

Sözleşmede, Rus şirketinin yüzde 49 payının Türk şirketlerince satın alınması öngörülüyor. Bu payları AKP’nin üç ası; Cengiz, Kolin, Kalyon’un kurduğu konsorsiyum, önce satın aldığını söyledi, ardından da vazgeçtiğini… Zaten almamıştık, dedi.

Şimdi ise bu hisseleri bir kamu şirketi olan EÜAŞ’ın, vergi cenneti olarak ünlenen Jersey kanal adalarında Sinop Nükleer santralı için kurduğu EUAS International ICC şirketinin satın alacağı söylentilerini işitiyoruz. Vergi cennetinde kurulmuş ama tamamı kamunun.

Nükleer projesinde Türk şirketlerinin ortak olarak değil, yüklenici ve tedarikçi sıfatıyla yer almayı daha uygun buldukları anlaşılıyor. Çünkü kimsenin yeterli parası yok. Belirsizlikler de çok. Çevre halkının direnişlerini bir türlü çözemiyorlar. Böyle olunca da bizim patronlar, tedarikçi olmayı tercih ediyor. Bu tercihlerini, TOBB’un geçtiğimiz günlerde düzenlediği "Nükleer Sektörde Kalite Yönetim Sistemi, Standartlar ve Nükleer Güvenlik Kültürü" konulu seminerde başkanlık divanı üyesi Faik Yavuz dile getirdi. Özetle şunları söyledi; santrallar, Türk şirketlerinin tedarikçi olabilmelerine zemin hazırlayacaktır, bu projelerde yer alarak tecrübe kazanmaları çok önemlidir.

Patronlar şunu hedefliyor: Nükleer projesi riskini kamu şirketi olan EUAS’a yıkmak, işi yüklenici sıfatıyla üslenip kâr da etse zarar da etse para kazanmak.

Belki Varlık Fonunu da bu işe bulaştırmayı düşünüyorlardır, kim bilir?

Yeri gelmişken Sinop’tan da söz edelim: Bugünlerde “Japon uzmanlar” Fransız-Japon ortak tasarımı dört reaktör kurmak için Sinop’a keşif gezileri düzenliyor.

Asıl sorumuza gelelim: Nükleer santrallar zaten devlet desteklerinden yararlandırılıyor. Üstelik AKP, bunun yasal ortamını hazırladığı için yasalara aykırı olduğu da söylenemiyor.

Öyleyse neden nükleer santral yatırımları için gereksiz bir madde konulmasına gerek duydular? Ne tür bir gereksinmeyi karşılayacak?

Neyi gizliyor olabilirler?

Yanıtın özü şu:

Devlet desteklerinden yararlanılabilmek için Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar ve Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’de kurallar öngörülüyor. Yasada; “nükleer santrallar devlet desteklerinden yararlandırılır” derseniz, Karar ve Tebliğde yazılan kurallara uymanız gerekmez. Çünkü yasada, hiçbir koşul istenmiyor, yalnızca desteklenir deniliyor. Koşullara uymuyor gerekçesini öne sürüp desteklemezseniz yasaya aykırı davranmış olursunuz.

Yasayla böyle bir dayatma öngördüklerine göre demek ki, destekleyecekleri projelerin tutarlılığı konusunda kuşkuları var ve bunun sorgulanmasını/denetlenmesini istemiyorlar.

Çok örnek verilebilir ama şu yeter sanırım. Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Kararın 7’nci maddesinde şöyle bir kural var; “Yatırımların bu Karar kapsamındaki destek unsurlarından yararlanabilmesi için, makroekonomik programlar ve arz-talep dengesi dikkate alınarak yapılacak sektörel, malî ve teknik değerlendirmeler çerçevesinde projenin uygun görülmesi ve teşvik belgesi düzenlenmesi gerekir”.

Belgeyi, projeyi, ÇED raporunu boş ver diyorlar. Ve bunu gizlemeye çalışıyorlar.

Haksızlar mı?