Samsun'da Aydınlanma Hareketi'nden güçlü 'Hayır' etkinliği

Türkiye referanduma giderken Samsun'da Aydınlanma Hareketi'nin çağrısıyla ''Gerici Çete Düzenine Hayır'' başlıklı bir toplantı düzenlendi. Atakum ilçesindeki Türk-iş Eğitim Tesisleri'nde gerçekleşen etkinliğe soL yazarları Serpil Güvenç ve Mehmet Kuzulugil konuşmacı olarak katıldılar.

soL - Samsun

Aydınlanma Hareketi, referandum öncesi "Hayır" çalışmalarını sürdürüyor. Samsun Atakum'daki Türk-iş Eğitim Tesisleri'nde soL yazarları Serpil Güvenç ve Mehmet Kuzulugil'in katılımıyla güçlü bir "Hayır" buluşması gerçekleştirildi. Aynı saatlerde AKP'li İlkadım Belediyesi'nin 2016'da kapattığı Gazi Sahnesi'nin tiyatro emekçileri tarafından yeniden açılışı için kent merkezinde yapılmakta olan tören kürsüden selamladı. Etkinlik sırasında tiyatro emekçileri de Aydınlanma Hareketi'ne selamlama mesajlarını gönderdiler.

'YASALAR DEĞİL SINIF MÜCADELESİ BELİRLER'

İlk konuşmayı yapan yazar ve çevirmen Serpil Güvenç, anayasaların ve yasaların tarihsel anlamına değinerek “Hukuk başta olmak üzere Anayasa da yasalar da sınıfsaldır, yani bir sınıfın egemenliğinin üst yapıdaki yansımalarıdır. Burjuvazinin egemenliği altında hukuk, genel olarak burjuvazinin çıkarlarını korur. Bu anlamda burjuva demokrasisi burjuva diktatörlüğüdür. Sınıfların mücadelesinde sınıfların gücü yasalarla da kendini gösterir” dedi.

Güvenç sözlerine şöyle devam etti:

“AKP'nin 15 yıllık iktidarında greve çıkan işçi sayısı onda bire düştü. Laiklik, işçi sınıfına karşı bir ideolojik tutumdur. Kadercilik sermayenin her yaptığını meşrulaştıran bir dini kavramdır. Laiklik ve aydınlanma işçi sınıfının mücadelesini kolaylaştırır, onu kulluktan yurttaşlığa götürür ve daha da ötesi kendisi için sınıf olma yolunu açar.”

Kadınlara yönelik baskı ve saldırganlığa örnekler veren Güvenç, başkanlığa Güler Sabancı gelse de bu düzenin süreceğine işaret etti. Güvenç, bu nedenle hayır demenin yetmediğini, emekçi halkın kendi iktidarının hedeflenmesi gerektiğini söyledi. 

'16 NİSAN BİR BİTİŞ DEĞİL BAŞLANGIÇ OLACAK'

Boyun Eğme dergisi Genel Yayın Yönetmeni  Mehmet Kuzulugil, sadece Türkiye'nin değil dünyanın da bu şekilde yönetilmeye devam etmesinin mümkün olmadığı bir döneme girildiğini belirterek sözlerine başladı. Emperyalist dostlarının  Tayyip Erdoğan'ı indirmesini beklemenin büyük bir hata olacağına değinen Kuzulugil, Boyun Eğme dergisinde bu hafta işaret edildiği gibi halkın kendi hayırını dile getirmenin hayati olduğuna dikkat çekti. Referandumda AKP tarafının tek geçerli argümanının Meclis muhalefeti için “bunlar mı yönetecek?” demesi olduğunu anlatan Kuzulugil, buna karşılık Serpil Güvenç'in işaret ettiği gibi bu ülkenin emekçiler eliyle yeniden kurulması gerektiğini vurguladı. 
Mehmet Kuzulugil konuşmasına şöyle devam etti: 

“Felaketi ya yaşayacağız ya durduracağız.16 Nisan karar anı değildir, iyi bir başlangıç ya da kötü bir başlangıç olacak. Evet ile kötü bir başlangıç olursa yeni bir direniş başlayacak, hayır çıkarsa her şey çok güzel olmayacak, son saldırının geri püskürtülmesinin ardından yeni bir mücadele başlamış olacak. Ne olursa olsun zor bir süreç yaşayacağız ve örgütlü hareket etmek zorundayız. 16 Nisan'da evimize girmemeli, sandık başında olmalıyız. 16'sı gecesini uyanık geçirmeliyiz.   Mesele sadece sandık başında olup hileleri tespit etmek değil, varlığımızı hissettirmek ve bunlara cesaret etmelerine izin vermemek ve asıl izleyen günler için hazırlıklı olmak, gücünü hazırlamak. '' 

Soru-cevap bölümünde, evet diyen insanları hayıra “ikna” etmenin zorluklarının dile getirilmesi üzerine bu tür girişimlerin sonuçlarına güvenmek yerine örgütlü hayırı güçlendirmek üzere çalışmak gerektiği görüşü dile getirildi. 

Toplantı sonunda opera sanatçısı Dinçer Gökçe ve Hakan Ünal bir dinleti verdi.