Onur Yürüyüşü öncesi Taksim’de polis ablukası

Taksim’de, Onur Yürüyüşü'nü engellemek için sokak başları polisler tarafından tutuldu.

Taksim’de, İstanbul Valiliği’nin yasakladığını duyurduğu Onur Yürüyüşü için sokak başları polisler tarafından tutuldu.

T24'ün haberine göre polisler, İstiklâl Caddesi’ne çıkan tüm sokaklarda kontrol yapıyor.

Ellerinde gökkuşağı renklerini taşıyan vatandaşlar caddeye alınmazken, LGBTİ derneklerinin kapılarında polis minibüsleri bekliyor.

İstiklal Caddesi’ne girmek isteyen 2 kişinin gözaltına alındığı duyuruldu. Onur Yürüyüşü için bekleyiş sürerken bir grup LGBTİ'lere saldırmak istedi. Saldırganlar arasında gözaltına alınanlar oldu.

Kriz Masası'na ulaşan rakamlara göre, 17.35 itibarıyla gözaltına alınan Onur Yürüyüşçüsü sayısı 22 olarak açıklandı.

Polis müdahalesini görüntülemeye çalışan Associated Press (AP) kameramanı Bram Janssen yanında pasaportu olmadığı iddiasıyla gözaltına alındı. Kameraman ekipmanlarıyla birlikte polisler tarafından gözaltı aracına götürüldü.

BBC muhabirinin fotoğrafladığı karede; Polisin, bir vatandaşın üzerindeki gökkuşaklı tişörtü çıkarttırdığı görülüyor:

Onur Haftası Komitesi, Fransız Kültür önünden gözaltına alınanlara, polis aracında Kuran dinletildiğini aktardı.

Öte yandan komite, yurttaşlardan caddede bulundukları yerden sosyal medya aracılığıyla canlı yayın yaparak hazırlanan basın açıklamasını okumalarını istedi.

Basın açıklaması şöyle:

"15’ncisini bugün kutlayacak olduğumuz, özlediğimiz İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’müz, İstanbul Valiliği tarafından bir kez daha yasaklandı.

25’inci İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi olarak, bundan 20 gün önce İstanbul Valiliği’ne yürüyüşümüzün yer ve tarihini bildirip görüşmeyi talep etmemize rağmen bir karşılık alamadık.

Valilik bir açıklama yaparak en demokratik hakkımız olan yürüyüşümüzü, planlandığımız günden bir gün önce, itiraz hakkımızı da engelleyerek yasakladığını ilan etti. Türkiye’de 25 yıldır Haziran’ın son haftasının İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası olarak kutlandığını ve 15 yıldır da Haziran’ın son pazarı gerçekleşen Onur Yürüyüşü’nü yedi cihan bilmektedir. Basın açıklaması haktır, protesto haktır, örgütlenme, itiraz ve mücadele etme haktır; izne tabii tutulamaz.

Valiliğin yasak açıklamasında gösterdiği nedenler, tam da bizim bu yürüyüşü yapma sebeplerimizdir. Evet yaptığımız çağrıya ‘toplumun farklı kesimlerinden çok ciddi tepki gösterildiği görülmektedir’, ancak 12 yıl boyunca coşkuyla gerçekleşen barışçıl bir yürüyüşe tepki gösterilmesinin asıl nedeni nefrettir. Bu bahsedilen kesimlerin başlattığı linç ve savurduğu tehditler, ‘ciddi bir tepki’ değil, kamuya karşı işlenmiş bir suçtur. Toplumun farklı kesimleri tepki göstermiştir, toplumun kendisi ise haftalardır bu yürüyüşe katılmayı beklemektedir. İstanbul Valiliği verdiği yasak kararıyla toplumun değil, suçluların yanında durduğunu göstermiştir.

Valilik ‘başta katılımcılar olmak üzere vatandaşlarımızın ve gezi amacıyla bölgede bulunacak olan turistlerin güvenliği ve kamu düzeni’ bahanesiyle yürüyüşümüzü yasaklamıştır. Bizleri dört duvar arasına hapsederek, gizlenmemizi isteyerek, örgütlenmemiz ve görünür olmamız engellenerek ve bizi tehdit edenlere cesaret vererek güvenliğimiz sağlanamaz. Bizlerin güvenliği, ne kadar güçlü, ne kadar kalabalık, ne kadar cesur olduğumuzu göstermekle sağlanacaktır. Güvenliğimiz insan haklarının, ayrım gözetmeksizin tüm insanların haklarının ve toplumsal barışın korumasıyla sağlanacaktır. Güvenliğimiz anayasada tanınmamızla, adaletin sağlanmasıyla, eşitlik ve özgürlükle sağlanacaktır. Güvenliğimiz, LGBTİ+ Onur Yürüyüşlerinin gerçekleştiği bir ülkede yaşamamızla sağlanacaktır.

Bizler korkmuyoruz, bizler buradayız, bizler değişmeyeceğiz. Siz korkuyorsunuz, siz değişecek, siz alışacaksınız. Bizler 12 yıl boyunca bu caddeyi gökkuşağı renklerine boyadık, özgürlüğün sözünü söyledik, beraber yaşamanın, yürümenin güzelliğini tüm dünyaya gösterdik. Yine buradayız, şimdi de onurumuz için kararlılıkla mücadele edeceğimizi gösteriyoruz.

Bizler aşkın ve cinsiyetin devrimini ilan edenleriz. Bizler dışlanan, görmezden gelinen, yılmayanlarız. Bizler yalnız değiliz, yanlış değiliz, vazgeçmiş hiç değiliz. Valilikler, hükümetler, devletler değişir, biz kalırız. Tehditler, yasaklar, baskılar vız gelir bize vız. Yürüyüşümüzü özlüyoruz, yürüyüşümüzden vazgeçmiyoruz. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası’nın 25’nci yılını kutluyoruz, gurur duyuyoruz. Kudurun ayol!”