İstanbul'un çevre raporu: Ekolojik yıkımın ana merkezi, katil projelerin odağı

Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul şubesi, İstanbul Çevre Durum Raporu'nu açıkladı. Raporda İstanbul'un 'ekolojik yıkımın merkezi' ve 'katil projelerin odağı' haline getirildiği vurgulandı.

Haber Merkezi

Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul şubesi, 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle İstanbul Çevre Durum Raporu'nu açıkladı.

Raporda İstanbul'un "ekolojik yıkımın merkezi" ve "katil projelerin odağı" haline getirildiği vurgulandı. 

Hava kirliliği, su ve atık su, toprak kirliliği, gürültü kirliliği ve Kanal İstanbul projesi olmak üzere beş bölümden oluşan raporun tanıtımı şöyle yapıldı: 

  • Son 15 yıldır ekolojik yıkımın ana merkezlerinden biri haline gelen İstanbul, katil projelerin odağı olmuş durumda. Katil projelerin kıskacındaki su kaynakları ve havzalar yok edilirken, İstanbul‘un ciğerleri olan Kuzey Ormanları orman vasfından çıkarılıp imara açılıyor. Bir yanda suyun tasarruflu kullanılması üzerine nutuk atanlar, İstanbul‘un su ihtiyacının yüzde 20‘sinden fazlasını rant projeleri uğruna gözden çıkarıyor. Katil projelerin planlandığı bölgelerde yaşayan halkın temel geçim kaynağı olan tarım ve mera alanları imara açılıp, bölge halkına yaşam alanlarını terk etmek dışında bir seçenek bırakılmıyor. İstanbul hava kirliliği kritik bir noktadayken, katil Kanal İstanbul projesi hem İstanbul‘un ciğerlerini yerinden söküyor hem de proje yapımında ortaya çıkacak hafriyatların şehre rüzgarlar ile taşınmasını öngörüyor.
  • İstanbul‘un hava kirliliği karnesinin kötü olduğu kesin olarak ifade ediliyor. Ancak amacı hava kirliliği ölçümü olan istasyonların ölçüm yapmadığı gün sayısının yüksek olması, İstanbul halkının nasıl bir hava soluduğunu bilmemizi dahi engelliyor. Sadece kirlilik limitlerini aşan günlere baktığımızda bile İstanbul‘un havasının solunabilir olmadığı görülüyor.
  • İstanbul‘un atık sularının neredeyse tamamının arıtıldığını söyleyenler, halkı kandırmaya devam ediyor. Sadece ön arıtmaya tabi tutularak Marmara Denizine verilen atık sular, Marmara Denizi üzerindeki baskıyı inanılmaz derecede artırıyor ve deniz ekosistemini yok ediyor.
  • İstanbul‘da yoğun bir şekilde sanayi kaynaklı toprak kirliliği görülüyor. Çoğu tarım arazisi kara yollarına, apartmanlara, havaalanlarına, alışveriş merkezlerine, sanayi alanlarına ve tesislere dönüştürülüyor ve tesislerin çoğu atıklarını gelişigüzel bir şekilde toprağa bırakıyor. 
  • Kanal İstanbul Projesi, 3. havalimanı projesi, kentsel dönüşüm projeleri ve benzeri yaşamı katledecek mega projelerin ivedilikle durdurulması, iptal edilmesi, bu projelerin tehdidi altında olan Küçükçekmece Lagün Havzasının ekolojik yapısının, biyoçeşitliliğin, yaşam belleğinin korunması, yaşamın sürmesi için zorunluluktur. 

İŞTE O RAPOR

Raporun tamamına buradan ulaşılabilir.