Gümüşhane Üniversitesi yalnız değil: Dalkavukluk yarışında can çekişen üniversiteler

Gümüşhane Üniversitesi, neredeyse tek bir kişinin "üniversite yönetimi"ni doldurmasıyla gündem oldu. Ancak Türkiye'deki "üniversite"lerin büyük bir bölümü "dekor" olsun diye kurulmuş, vekaleten yönetiliyor.

Galip Munzam

"Vahşi Batı" filmlerinde kullanılan dekorları bilirsiniz. Önden bakıldığında kasabanın ahşap yapılarını yan yana dizilmiş şekilde görürsünüz. Şerifin ofisi, bar, kilise, levazımatçı, banka… Hepsi oradadır. Ama köşeyi dönüp de binanın arkasına bakarsanız binaların yüzlerini dik tutmak için onlara iliştirilmiş tahta desteklerden başka bir şey göremezsiniz. "Film icabı" tek boyutlu bir gerçeklik yaratılmıştır… Binaların tahta yüzlerinin arkasına dönüp bakmadıkça, o binaların içinde ne olduğunu merak etmedikçe gerçek sanırsınız…

Türkiye'deki üniversitelerin çok büyük bölümü de böyle… Dekor olsun diye kondurulan derme çatma binalar, içine figüran olarak doldurulan öğrenciler…

Üniversitelerin bir ikisi dışında isimleri akademik başarılarla değil ByLock operasyonlarıyla, kadrolaşma skandallarıyla, intihal rezaletleriyle gündeme geliyor… Konulan kriterlere göre "başarılı" kabul edilenlerse, bilimi ve öğrencilerini halkın yararına değil, tekellere sunma derdinde…

Sesini çıkaranın kapının önüne konduğu üniversitelerin internet siteleri "milli irade"ye bağlılık yeminleri, rektörlerin demokrasi nöbetlerindeki selfileri, hamaset dolu ilanlarla dolu…   

Üniversitelerin bu hali bugün sosyal medyada paylaşılmaya başlanan Gümüşhane Üniversitesi'nin yönetim kurulu listesi ile gündeme geldi.

"Gelişen ve Geliştiren Üniversite" sloganlı Gümüşhane Üniversitesi'nin dört fakültesi Rektör İhsan Günaydın'ın uhdesine verilmişti. Üniversitenin resmi sayfası için değil de Forbes dergisine kapak fotoğrafı çektirircesine poz veren ve fona Recep Tayyip Erdoğan'ı almayı ihmal etmeyen Rektör Günaydın, üniversitenin yedi fakültesinden dördüne vekaleten dekanlık yapıyordu. Kalan üç fakültenin de dekanları yine vekaleten atanmıştı.

Yani izlediğiniz Vahşi Batı filminde, kasabanın şerifi şapkasını çıkarıp barda barmenlik yapıyor, bir bakıyorsunuz sahneye fırlamış kankan dansı yapmaya başlamış, sonra koşa koşa kiliseye yetişiyor Pazar ayinini yönetiyor…

VEKALETEN ÜNİVERSİTE

Ülkedeki işsizliği gizlemek dışında bir işe yaramayan her şehre kondurulan üniversiteler dosyasını daha detaylıca açmak gerekiyor ancak bu amaç bu yazının sınırlarını aşıyor. Burada bizim amacımız Gümüşhane Üniversitesi'nin "yalnız" olmadığını göstermek… Üniversitelerin websitelerinde yaptığımız gezinti sonucunda devlet üniversitelerinden 40'tan fazlasının benzer şekilde yönetildiği görülüyor.

Örneğin, Artvin Çoruh Üniversitesi'nde de durum aşağıdaki resimde görüldüğü gibi. Rektör Mehmet Duman, Eğitim Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Fen Edebiyat Fakültesi ve Hopa İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve İlahiyat Fakültesi'ne dekanlık yapıyor. Bu üniversitede de tüm dekanlar vekaleten atanmış…

Pamukkale Üniversitesi'nde Rektör Hüseyin Bağ'ın haline biz üzüldük açıkçası… Yaklaşık 60 bin öğrencinin ve 2 bin öğretim üyesinin bulunduğu üniversitede rektör aşağıda liste olarak verdiğimiz görevleri asli işine ek olarak vekaleten yürütüyor:

  • DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • EĞİTİM FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • HUKUK FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • İLAHİYAT FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • İLETİŞİM FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • MİMARLIK VE TASARIM FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • MÜZİK VE SAHNE SANATLARI FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • TEKNİK EĞİTİM FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • TEKNOLOJİ FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • TIP FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • TURİZM FAKÜLTESİ-DEKAN V.
  • DENİZLİ SAĞLIK YÜKSEKOKULU-YÜKSEKOKUL MÜDÜRÜ V.
  • SPOR BİLİMLERİ VE TEKNOLOJİSİ YÜKSEKOKULU-YÜKSEKOKUL MÜDÜRÜ V.
  • TURİZM İŞLETMECİLİĞİ VE OTELCİLİK YÜKSEKOKULU-YÜKSEKOKUL MÜDÜRÜ V.
  • İSLAMİ İLİMLER ENSTİTÜSÜ-ENSTİTÜ MÜDÜRÜ V.

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ -ENSTİTÜ MÜDÜRÜ V.

Benzer şekilde Mardin Artuklu Üniversitesi'nin nur yüzlü rektörü Ahmet Ağırakça da İslami İlimler, Mühendislik - Mimarlık, Edebiyat, İktisadi ve İdari Bilimler ve Fen Fakültesi'ne vekaleten bakıyor. Zaten bunlar dışında üniversitenin bir de Güzel Sanatlar Fakültesi var… Ona da Veysel Kılıç vekaleten dekan olarak atanmış…

Giresun Üniversitesi'nin Yönetim Kurulu tablosu da resimleri ters çevirip aynı resimleri bulmaya çalıştığınız hafıza oyunlarına benzer türden. Bu üniversitemizde de Rektör Cevdet Coşkun Bey, yedi fakülteye vekaleten dekanlık yapıyor. Rektör yardımcıları olan Serkan Soylu ve Mustafa Cin aynı zamanda birer fakültenin dekan vekili konumundalar.  

 

Kafkas Üniversitesi gibi örneklerde ise kimi fakültelere isimsiz Prof. Dr.'lar dekanlık yapıyor. Tabii ki vekaleten…  

Kimi örneklerde ise vekaleten atanmış rektörler başka fakültelere vekaleten dekan olarak bakıyorlar. Hakkari Üniversitesi bunlardan biri. İlahiyat Fakültesi dekanı Ömer Pakiş üniversiteye vekaleten rektör olarak atanmış. Kendisi aynı zamanda İktisadi ve İdari Bilimler ve Eğitim fakültelerine vekaleten dekanlık yapıyor. Mehmet Nuri Bodur ise Güzel Sanatlar ve Mühendislik Fakülteleri'nin dekan vekili.

DEKANLAR, BİZİM DEKANLARIMIZ…

Üniversitelerde yeri rektörümüzden sonra gelen dekanlarımıza burada uzun uzadıya bakamayacağız ancak popüler bir dekan portresi vermekte fayda var.

Bugünlerde CNNTürk'teki tartışma programlarını izleyenler Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ergün Yıldırım'ı mutlaka görmüşlerdir. Canhıraş şekilde hükümeti savunan, FETÖ'yü ve muhalefeti "derin" sosyolojik tespitleriyle mahkum eden Ergün Yıldırım'dan bahsediyoruz…

Ergün Yıldırım, Yusuf Devran'dan dekanlık koltuğunu devraldığı 2015'ten bu yana en az selefi kadar tartışılan bir isim. İsmi ilk başta "adrese teslim kadro ilanı" iddiaları ile gündeme gelmişti. Marmara İletişim Mezunları Derneği (İLMED), üniversite dışından bir dekan atanma hazırlıklarına karşı çıkmış ve YÖK tarafından açılan akademik kadronun Yıldırım'ı fakülteye alarak dekan atatmak için özel olarak hazırlandığını iddia etmişti.

Şirin Payzın'ın AKP'yi savunması, AKP ile FETÖ arasındaki bağı silikleştirmesi için hemen her gece televizyona çıkardığı Yıldırım'a henüz bir kişi de "Hocam 2011'de siz Ak Parti ve Cemaat Yeni Türkiye'nin Yeni Aktörleri diye bir kitap yazmışsınız. Bu kitabın yarısı AKP yarısı Cemaat övgüsü. Bu iş nedir?" diye sormadı. Biz önümüzdeki günlerde bu soruyu etraflıca soracağız...

DALKAVUKLUK YARIŞI

Üniversitelerde bir dalkavukluk yarışı olduğunu söylemiştik… Üniversitelerin hali MFÖ'nün Ali Desidero şarkısını anımsatıyor. Hepsi işi gücü bırakmış en milli iradeci biziz, en çok demokrasi nöbetine biz katıldık, en çok tankın önüne biz dikildik ilanı vermekten başka bir iş yapmaz oldular.

Üniversite ve akademi sözcüklerinin anlamından zerre kadar haberleri yok. Örneğin, Çankırı Karatekin Üniversitesi kendisine "dünyaya açılan yerli ve milli üniversite" sloganını uygun görmüş. Adı Universitas sözcüğünden gelen bir kurumun kendisini "yerli ve milli" olarak tarifi...  

Bu haberi hazırlarken gezdiğimiz üniversite websiteleri içinde birinin yeri ise apayrı…

Adıyaman Üniversitesi…

Adıyaman Üniversitesi Rektörü, bu dalkavukluk yarışında ipi göğüslemek peşinde… Rektör Bey, örneğin, yememiş içmemiş Kemal Unakıtan için taziye mesajı yayımlamış. Üniversitenin sitesinde benzer nitelikte başka bir taziye mesajı yok. Zamanında Unakıtan'la çektirmiş olduğu fotoğraflarını da mesajına eklemiş "derin teessür içindeki" Rektör Bey…

Ancak Rektör Bey'in dikkatimizi çeken özelliği bu değil. Bu haberin ilk başında Gümüşhane Üniversitesi rektörünün Erdoğan fonlu fotoğrafını paylaşmıştık. Tıpkı İhsan Günaydın gibi, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Mustafa Talha Gönüllü de makamında bir fotoğraf paylaşmış. Artık oraya makam odası mı yoksa RTE Fan Club mı denir takdiri size bırakıyoruz.

Yaranmayı bırakıp işe yaramak istiyorsa, Rektör Bey'e naçizane tavsiyemiz Akademi Adıyaman adıyla Türkçe-İngilizce çıkarmış oldukları popüler üniversite yayının dilinin (Türkçe ve İngilizce) neden bu kadar bozuk olduğu üzerine kafa yormasıdır.  

Rektör Bey'in makamındaki ufak dekorasyon değişikliği de dikkatimizi çekmedi değil. Onu da ekleyip bu yazıyı burada noktalıyoruz.