Erdoğan: Yardımcı doçentlik falan yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Yardımcı doçentlikle ilgili çeşitli şikayetler vardı. Bu ara unvanı ortadan kaldırıp doktoradan doğrudan doçentliğe geçilebilecek bir çalışma yapalım' dedi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Marmara Üniversitesi 135. Kuruluş Yıl Dönümü Programı"nda konuşuyor.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

''Maltepe ve Göztepe'deki külliyelerimizle ilgili çalışmaları yakından takip ediyorum. Hele hele Maltepe 2 bin 200 - 2 bin 300 dönüm civarında bir arazi üzerinde şu anda projenin son halini de kendilerinden göreceğim bakacağız. Maltepe'deki yer bittiği zaman Marmara Denizi'ne nazır ve külliye olarak bütün birimlerini büyük ölçüde bir araya toplayan üniversitesi olması bakımından bir külliye meydana gelmiş olacaktır. Bütün mezunlarımızın da seferber olması lazım. Türkiye'nin dünyanın en iyi 500 üniversitesi listesine onlarca kurumla girmesi lazımdır. Maltepe bittiği andan itibaren Marmara Üniversitesi dünyadaki ilkler arasındaki yerini de alacaktır. Türkiye'nin geçtiğimiz 15 yılda yaşadığı büyük dönüşüm tarihi reformların en müşahhaz örneklerini görebileceğimiz alanlardan biri de yükseköğretimdir.

Dershaneleri ele geçiren FETÖ zihniyeti bu şekilde en parlak öğrencileri devşirebileceği bir zemin oluşturdu. Yıllar boyunca her Milli Eğitim Bakanına ilk talimatım dershaneleri kapatın olmuştur. Buna rağmen dershanelerin varlığının sürdürmesi sağlanmıştır. Türkiye'nin 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişimlerine giden yolu dershane tartışmaları üzerinden takip etmek mümkündür. FETÖ bu yolla geleceğimizi çalmış ve bu ümmeti parçalamıştır.

DOKTORADAN SONRA YARDIMCI DOÇENTLİK OLMAYACAK

Yardımcı doçentlikle ilgili çeşitli şikayetler vardı. Yakın çevremde ahbaplarım, akrabalarım var. Dinlediğimde ben de tatmin olmazdım. Yardımcı doçentliğin siyasi bir karar olduğunu bilirdim. Gönül almak. Bunun için yapıldığı belliydi. Bu ara unvanı ortadan kaldırıp doktoradan doğrudan doçentliğe geçilebilecek bir çalışma yapalım. YÖK Başkanına bu talimatı verdik. Önümüzdeki hafta parlamentoya gönderilecek ve böylece bu sorunu da çözeceğiz. Artık doktoradan sonra yardımcı doçentlik olmayacak. Doktoradan kazanan doçenliğe gidecek.

YÖK, kalite kurulu, misyon farklılaşması programları ile bu konularda ilk adımları atmıştır. Üniversitelerimizden de benzer anlayışla kendi projelerini hayata geçirmelerini planlıyoruz. Türkiye her alanda milletimizin değerlerinden, halka rağmen halk için anlayışı ile hareket eden, söylemi sosyalist, zihniyeti faşist kadroların tasallutu altında kalmıştır. Üniversitemiz de bu alanda kalmıştır. Benim oyumla çobanın oyu bir olabilir mi diyen bir zihniyetin olduğu yerde demokrasiden söz edilemez. Hezeyanlar saçan bir zihniyetin olduğu yerde millilikten söz edilemez. 

'PROFESÖR DE OLSAN HİÇSİN'

Pensilvanya'nın emrine her yanı ile cehalet kokan bir adamın emrine her şeyinizi teslim etmişseniz profesör de olsan hiçsin, çok farklı reklamın da olsa bir hiçsin. Kapınızdaki tabelada öyle yazıyor olmasının bir önemi yoktur. Ben demiyorum ki bütün bilim insanları bizim için düşünecek. Ben aklımı bu tür adamların emrine kiraya verenler için söylüyorum. Bizim isteğimiz objektiflikten uzaklaşılmadan hareket edilmesidir. Cumhuriyet tarihinde bilimle, bilimsel çalışmalarla, araştırmayla, gelişmeyle en yakından ilgilenen Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın ben şahsım olduğunu iddia ediyorum. Olmaya da devam edeceğim. 

Geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Üniversitesinde de ifade ettim, milletin değerlerine saygılı olmakla bilimde en üst seviyelere çıkmak birbirinin alternatifi, zıttı değildir.