Erdoğan: Hala 'Esed ile bir araya gelelim' diyen zavallılar var

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Hala 'Esed ile bir araya gelelim' diyen zavallılar var. Yahu, 1 milyon vatandaşını katleden böyle bir katille siz neyi düzelteceksiniz, neyi ayağa kaldıracaksınız?" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tosyalı Spor Salonu'nda düzenlenen partisinin 6. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, "Vatanı, ezanı, bağımsızlığı için bir gül bahçesine girercesine şehadete yürüyen tüm Osmaniyeli yiğitlere Allah'tan rahmet dilediğini" söyledi.

Erdoğan'ın konuşması şöyle:

"Rabbim onlardan razı olsun. Yüce Mevlam şehitlerimizi sevgili Peygamberimize komşu eylesin. Şu an itibariyle Afrin'de etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısı devamlı artıyor. Şimdi son rakamı aldım, 1951. Mehmedimiz dağ taş demiyor, evelallah. Bir taraftan F-16'lar, bir taraftan SİHA ve İHA ile tanklarla, toplarla, kar kış, bora fırtına, yürüyor. Gençliğimizde öyle derdik. O zaman değişikti, ben şimdi değiştiriyorum. 'Kar bora fırtına sükun bulacak, sana bu teröristler selam duracak. Durduruyor muyuz? Durduruyoruz. O ne tüneller açmışlar öyle. Bu tünellerin paraları nereden geldi? Bu tünellerin beton mikserleri, çimentolar nerelerden geldi? Biliyoruz, biliyoruz. O bilmiyoruz zannedenler, vakti, saati geldiğinde bütün bu video kayıtlarıyla bunları onlara gösteriyoruz ve göstereceğiz. Bizler, onların (şehitlerin) emanetlerine gözümüz gibi bakacak, bu vatanı ite kopuğa kesinlikle teslim etmeyeceğiz. Şehitlerimizin kanlarını döken alçaklardan, işledikleri cinayetlerin hesabını tek tek soracağız."

MHP İLE İTTİFAK

"Temennim şudur; ya Rab, bu birlikteliğimizi daim eyle. Bu birlikteliğimizi inşallah güçlenerek ülkemizin geleceğine taşımaya vesile eyle. O malum çevreler, bu ittifakın ne olduğunu da iyi görsünler, iyi anlasınlar. İnşallah bu ittifakla birlikte Türkiye yeni bir dönemin tohumlarını atıyor.Ülke genelinde, başta Sayın Bahçeli olmak üzere, bu ittifakla birlikte güçlenerek çıktığımız bu yolda, hamdolsun çok daha büyük bir sinerjiyi elde edeceğiz. Bu sinerji, siyasette inşallah ülkemizde bir örnek olacaktır. İlk olacağı gibi de ülkemizin geleceğine yönelik yeni temellerin atılmasına vesile olacaktır."

'BİRÇOK ÜLKE İSTİKRARSIZLIK İÇİNDE KIVRANIYOR'

"Suriye'den Irak'a, Yemen'den Libya'ya, Filistin'e kadar tarihi kardeşlik bağlarımızın olduğu birçok ülke istikrarsızlık içinde kıvranıyor. Coğrafyamızda minarelerden yükselen o davudi ezan seslerinin yerini anaların yüreklerimizi dağlayan feryatları aldı. Bilinçli, kasıtlı bir şekilde bizi köklerimize bağlayan ne varsa teker teker silmeye çalışıyorlar. Her biri medeniyetimizin asırlık şaheserleriyle ilmek ilmek dokunmuş olan İslam şehirleninin çoğu, enkaz yığınlarına döndü. İşte Halep bunlardan bir tanesi, işte Musul bunlardan bir tanesi, Şam bunlardan bir tanesi. Bunlar nasıl yeniden ayağa kalkacak? Bunlar nasıl abad edilecek? İşte Afrin bunlardan bir tanesi. Kütüphanelerimiz yağmalandı, camilerimiz bombalandı, kadim mirasımız vahşice talan edildi. Sadece komşumuz Suriye'de tüm dünyanın gözü önünde bir milyon kardeşimiz devlet terörünün kurbanı oldu. Hala 'Esed ile bir araya gelelim' diyen zavallılar var. 'Esed ile bu işi toparlayalım' diyen zavallılar var. Yahu bir milyon vatandaşını katleden böyle bir katille siz neyi düzelteceksiniz, neyi ayağa kaldıracaksınız?"

'DOĞU GUTA'DA ÖLDÜRÜLENLER NEY? ASKER Mİ?'

"Tutturmuşlar bir şey, 'Kimyasal silah kullananlara gereğini yapalım.' Arkadaş, kimyasal silah kullanırken bin kişi, bin 500 kişi ölüyor. Peki, konvansiyonel silah kullanmayı bir kenara niye atıyorsun? Bu bir milyon, bu konvansiyonel silahlarla öldürüldü, varil bombalarıyla öldürüldü, tanklarla, toplarla öldürüldü. Bir milyon. Önemli olan sebep midir, yoksa netice midir? Sen neticeye bak. Konvansiyonel silahla öldürüldüğü zaman meşru, kimyasal silahlarla öldürüldüğü zaman gayrimeşru. Böyle sapıklık olur mu? Günlerdir Doğu Guta'da devam eden vahşete şöyle ciddi tepki gösteren bir ülke gördünüz mü, duydunuz mu? 'Sivil sivil sivil' diyorlar. Peki, kardeşim Doğu Guta'da öldürülenler ney, asker mi?" ifadesini kullandı.

'TÜRKİYE'DE TEDAVİ ETTİRELİM'

"Doğu Guta'dakileri bize verin" dediklerini, Türkiye'deki hastanelerde tedavi ettirmek istediklerini aktaran Erdoğan, Doğu Gutalıları Şam'a götürüldüklerini, "Şam'da da akıbetlerinin meçhul olduğunu" öne sürdü.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şu gerçeğe her gün yeniden şahit oluyoruz, tıpkı bir asır önce olduğu gibi bölgemiz yeniden belli güçlerin rant ve çıkar kavgasına kurban edilmek isteniyor. Petrol kokusu almış emperyalistler, bunlar tarafından coğrafyamızın sınırları kan ve yeniden gözyaşlarıyla çizilmeye çalışılıyor ancak bu kanlı planlarının önündeki en büyük engel yüz yıl öncesinde olduğu gibi yine Türkiye. Bugün bölgede emperyalistlerin en büyük korkusu, unutmayın, Türk milletidir. Çünkü Türkiye demek, bölgede barış, huzur ve istikrarın devam etmesi demektir. Türkiye demek sadece kendi vatandaşlarına değil tüm mazlum ve mağdurlara umut olan ülke demektir. Türkiye 780 bin kilometrekareye sığdırılamayacak kadar büyük bir ülkedir."